Fenerbahçe'nin anlaşmaya vardığı Jose Mourinho, kariyerinde birçok kupalar kazandı ama kupayla eşdeğer birçok maç da kazandı. Futbol tarihine geçen Mourinho'nun kariyerinden 5 ikonik maçı sıralıyoruz.
Jose Mourinho'nun kariyerinin belki de en önemli “dünyaya karşı biz” maçı olan 2013/14 şampiyonluk yarışı, Chelsea'nin büyük ölçüde ikinci planda kalan takımının klasik bir kontratak oyunuyla belirlendi. Liverpool şampiyonluk yarışındaki rakiplerinden Manchester City'nin gerisindeyken, Jose Liverpool'un çöküşünün mimarıydı. Jose, Şampiyonlar Ligi yarı final karşılaşması için takımın büyük çoğunluğunu dinlendiren çaresiz Liverpool'u hüsrana uğratmak için derin bir savunma yapısı kurdu. Anfield, Steven Gerrard'ın akıl almaz hatasıyla Demba Ba'nın büyük ölçüde oyunun akışına aykırı bir gol atmasıyla sessizliğe gömüldü. Willian, kontrataktan bir gol daha atarak Anfield'a soğuk duş etkisi yaratırken, Mourinho Chelsea kulüp armasını Anfield'a göstererek kutlama yaptı.
Jose'nin Porto'su, Sir Alex Ferguson'un liderliğindeki güçlü Manchester United'a karşı cesur bir sürpriz takım olarak oynarken, Mourinho'yu dünyaya yeni asi teknik direktör olarak ilan eden maç. Ev sahibi olduğu maçı bir gol farkla kazanan Mourinho'nun Ricardo Carvalho, Deco ve Benni McCarthy gibi isimlerden oluşan ikonik Porto takımı büyük bir sürprize imza attı. Manchester United, o sezon Porto'nun beklenmedik Şampiyonlar Ligi zaferine giden yolunda durdu ve Paul Scholes'un rövanş maçının 32. dakika golünün ardından, Mourinho'nun takımı deplasman golüyle tur atladı. Her şeye rağmen (ve Tim Howard'ın meşhur kalecilik hatasına rağmen), Porto'lu Costinha 90. dakikada bir gol atarak Old Trafford taç çizgisinde kargaşaya ve çılgın kutlamalara yol açtı. Porto, Şampiyonlar Ligi'ni kazanmaya devam edecekti ama Jose Efsanesi tam da bu anda ve o koşuyla doğdu.
Pep Guardiola'nın en belirgin düşmanı olan Jose, Baröa hakimiyetini yıkmak için Santiago Bernabeu'ya gitti. Onun meydan okuyan “anti tiki taka” tarzı, tek ama unutulmaz bir Lig şampiyonluğu kazanırken karışık bir başarı elde etti. Ancak ilk kupası, 2010-11 sezonundaki beş El Clasico'dan biri olan 2011 Kral Kupası'ydı. İlk karşılaşmalarında 5-0 kaybetmişlerdi ve Barcelona karşısında başarılı olmaları için üzerlerinde baskı vardı. Klasik Mourinho tarzında Pepe, Xabi Alonso ve Sami Khedira, Leo Messi'ye karşı orta sahada yok edici bir üçlü olarak sahaya sürüldü. Penaltılara doğru gitymesi beklenen sert bir karşılaşma, Angel Di Maria'nın derinlemesine ortasına atlayan Cristiano Ronaldo'nun maçı 1-0 kazandıran golüyle tersine döndü. Real Madrid'in 2008'den bu yana kazandığı ilk kupaydı ve ezeli rakipleri karşısında alınan bu galibiyet Jose'nin Real Madrid taraftarlarını sevindirdiği anlamına geliyordu.
Kendi deyimiyle “Özel Biri” İngiltere kıyılarına geldi ve Chelsea'yi ilk Premier Lig şampiyonluğuna taşıyarak statükoyu altüst ederken İngiliz futbolunun temellerini yerinden oynattı. 2005-06 sezonundaki ikinci şampiyonluk zaferi belki daha da etkileyiciydi ve Old Trafford'da şampiyonluk rakiplerinden Manchester United'ı 3-0 mağlup ederek unutulmaz bir şekilde noktalandı. William Gallas'ın kafa vuruşu Chelsea'yi erkenden öne geçirirken, ikinci yarıda Joe Cole ve Ricardo Carvalho'nun bireysel dehalarıyla gelen iki olağanüstü gol Chelsea'nin hakimiyetinin ve tarzının gücünü gösterdi.
Jose'nin kariyerinin belki de en meşhur ve en ünlü yenilgisi Inter'in Barcelona'ya 1-0 yenilmesiydi. Ancak Jose Mourinho'nun Inter'i, 2010 Şampiyonlar Ligi Yarı Finalinde toplamda 3-2 kazandı. Felsefi düşmanı ve ezeli rakibiyle ilk kez iki ayaklı bir turda karşı karşıya gelen Jose'nin çalışkan Inter takımı, Barcelona'nın tiki taka futbolunun ünlü hücum yeteneğini alt etti. İlk maçı 3-1 kazanmalarına rağmen, Thiago Motta'nın kırmızı kart görmesi, Inter'in kararlı ve çok kaliteli bir Barcelona karşısında 10 kişi mücadele etmesi anlamına geliyordu. Samuel Eto'o'nun sol kanatta oynadığı ve Materazzi'nin formda olduğu savunma ustalığı sayesinde Inter, Messi ve Zlatan Ibrahimovic'i kaleden uzak tutmayı başardı ve tarihi bir üçleme kazandı. Mourinho'nun maç sonu kutlamaları öfkeli Nou Camp sakinlerini kızdırdı çünkü Mourinho savunma ustalığıyla tüm stadyumu susturmayı başarmıştı.