Halil Özer, Milliyet'te Galatasaray Sportif AŞ Başkan Vekili Erden Timur'un hafta içinde yaptığı açıklamaları değerlendirdi.
"Aslında Erden Timur’un hafta içinde yaptığı açıklamalarda eleştirilmesi gereken çok şey var. Ben sadece bir-iki konuya değineceğim.Trabzonspor-Fenerbahçe maçı ön planda... Erden Bey’in seyircinin sahaya girmesine ve tribünlerden atılan yüzlerce maddeye tepkisi sadece "olmamalıydı"... Tüm eleştirisi bu kadar. Gerisi Fenerbahçeli futbolcuların mutlaka ceza alması gerektiği konusu. Bütün şablon bu."
"Yani 100 dakika sahaya atılan çelloların, suların, her türlü yabancı maddenin, bozuk paranın hiçbir önemi yok. Doğal karşılıyor. Tek sorun Fenerbahçeli futbolcular. Erden Bey, Jayden’in hareketini ben de abartılı buluyorum tamam... Peki onu belirtiyorsunuz da, yerde sakat yatan Livakovic’in suratına bir de yabancı madde atılması ve yaralanması hangi adalete ve insanlığa sığar? Bu konuda sizi rahatsız eden bir şey yok mu?"
"Batshuayi’nin döner tekmesini de araya sıkıştırmış. Erden Bey, o adamın Batshuayi’den sıyrıldıktan sonra gidip Livakovic’in kafasına arkadan yumruk atmasını görmediniz mi? Sizi bu da mı rahatsız etmedi? Burada sorun Batsuhayi mi? Sosyal medyada bağnaz troller ne yazıyorsa sanki onların sözlerini kullanıyor. Bu mu hassasiyet?"
"Bu kadar ağır tacize uğrayan Fenerbahçeli futbolcuların ruh halinin, psikolojisinin de mi önemi yok Erden Bey? Orta sahada Fenerbahçeli futbolcuların yediği tekmenin, yumruğun haddi hesabı yok. Peki onlar ne olacak?"
"O zaman konuşmanızın başındaki birlik beraberlik çağrılarının hiç anlamı kalıyor mu? Tek derdiniz, futbolcuların ceza alması mı? "İnşallah derbiye şampiyon olarak çıkarız" sözünün açılımı nedir? Ah Erden Bey ah... Bunca gerginlik yaşanırken yaptığınız açıklamaların öznesi Fenerbahçeli futbolcuların ceza alması... Gerisi hiç umurunuzda değil."
"Gerçekten Galatasaray gibi bir zamanlar Faruk Süren ve Özhan Canaydın gibi asaletli başkanların olduğu bir kulüpte taraftara yaranmak için bunlar değer mi? Bu havada giderseniz, Galatasaray Kulübü’nde başkan olma yüzdeniz sıfırdır. Çünkü orada sizi taraftar değil, genel kurul başkan yapar. Tüm bunlardan sonra zerre kadar bir inandırıcılığınız kalmıyor benim gözümde..."
Galatasaray Sportif AŞ Başkan Vekili Erden Timur, hafta içinde yaptığı açıklamalarda Trabzonspor-Fenerbahçe maçı için şu açıklamalarda bulunmuştu;
"Olmaması gereken bir olay. Çok boyutlu bir olay. Kesinlikle taraftarın hiçbir şekilde sahaya girmemesi gerekiyor. Maç içindeki olaylar var. Suların atılması olmaması gerekiyor. Başka maçlarda da oldu. Bizim Galatasaray maçında da oldu. Aynı şekilde sahaya giren taraftar etkisiz hale getirilmişken bırakalım futbolu dışarıda yere düşürülmüş insana vurulmaz. Halil Umut Meler, yere düşmüşken vurulduğunda nasıl yankı oldu. Hukukta eşitlik ilkesi var. Giren taraftarın girmesi yanlış. Etkisiz hale getirilmişken üstüne atlanılması, yumruklanması, kafasının tekmelenmesi yanlıştır. Yargıtay kararlarında postal silah sayılıyor. Hele ki krampon bambaşka bir şey. Adalet Bakanımız 'Adil yargılanması lazım' diyor. Çok doğru. Bizim futbolcularımızla ilgili olsa çıtımızı çıkarmayız ama sonra yine kamuoyu baskısı, taraftar gücü, resmi siteden açıklama yapılıp, hukuk çağrısının aleyhine bir şeyler söyleniyor. Bunlar son derece yanlış. Etkisiz hale getirilmiş bir taraftarın üzerine oyuncu atladığında diğer taraftarlar da bu sefer galeyana gelir. Niye bir şeylerin üstü örtülmeye çalışıyor. Tüm Türk futbol paydaşları tarafsız olmalı. Neden korkuluyor, kaygı duyuluyor. Böyle şeyler milat olsun. PFDK sevkleri niye yapılmıyor? İşte bu baskılardan yapılmıyor. Yoksa çok basit bir olay. Sevkte bile sürekli şu oyuncu sayısı azaltılacak sevkten dolayı gibi bir şeyler söyleniyor. Disiplin müfettişleri olaya karışan insanları sevk eder, kararı PFDK verir. PFDK'nin iradesinin yerine geçip karışan oyuncuların içerisinden ayıklama yaparak sevk edemezsiniz. Bu gayri hukuki bir davranış olur. Kim karışmışsa sevk edersiniz. Buradaki fiil saldırıysa saldırıya göre, kavgaysa kavgaya göre sevk edersiniz."