Emre Belözoğlu: "Hocamıza ve takımımıza güveniyoruz"

Cumartesi akşamı tüm Fenerbahçelileri ve bizi üzen sonuçla karşı karşıya kaldık. Tüm camiamızdan ve taraftarlarımızın bizim ne kadar üzgün olduğumuzu bilmenizi istiyorum. Bizde bir panik havası yok, olmaması da gerekir. Fenerbahçe'nin büyüklüğünün olduğu yerde beklenti vardır ama bir panik havası varmış gibi lanse edilmesinden rahatsızım.

Kadıköy'ün kendi gerçekleri var. Kendi evimizde üst üste 3 mağlubiyet aldığımız için tüm taraftarlarımızın bizim ne kadar üzgün olduğumuzu bilmelerini istiyorum. Kötü günlerin de olacağını ve skorların bizi birleştirdiği kadar ayrıştırdığı dönemleri de yaşayacağımızı söylemiştim.

Takımımıza ve hocamıza çok güveniyoruz. Gerek bire bir, gerek toplu, hocamızın da olduğu, hocamızın sadece oyuncularla olduğu toplantılar yaptık. Bu maçta biraz farklı görüşmelerimiz oldu. Bunun bir mahremiyeti var, özetle şunu söylemek istiyorum, herkes çok üzgün. Oyuncular duygularını açıkça paylaştı, samimi bir toplantımız oldu.

Skorlar birleştirir, skorlar ayrıştırır. Fenerbahçe taraftarlı şekilde 3 iç saha maçını oynamış olsaydı, bu maçları kazanırdı. Bizi ayağa kaldıracak en büyük gücümüz taraftarımız ve camiamız.

Taraftarımızın ve camiamızın arkamızda durduğunu gören bu takım, inanıyorum ki önemli bir sürece girecek. Önümüzde 84 puanlı bir süreç var. Sezon başında sanki 21 takım değil 1 takım varmış havasını oluşturmaya çalışanlar, şu anda başka bir hava oluşturmaya çalışıyor. Bu ortamı biz oluşturmadık.

Fenerbahçe camiası çok büyük bir camiadır ve en büyük gücü taraftardır. Her türlü sıkıntının içinde Fenerbahçe ayağa kalktıysa, taraftarın verdiği destekle olmuştur. Bizi ayrıştırmaya çalışanlara destek vermeyelim. Sabah uyandığımızda mağlubiyetin üzüntüsünü en çok biz yaşıyoruz. En ufak bir mağlubiyette, bu ortamı hazırlamak istemeye devam edecekler, bizi bu şekilde yıpratmaya çalışacaklar. İyi oynadığımız ve kötü oynadığımız durumlar oldu. Biz bu tespit ve teşhisi yaptık.

Herkes çok basit şekilde futbolu yorumlayabiliyor, herkesin bir fikri var. Türkiye'de şampiyon olmuş takımların puan ortalamasına bakıldığında ve önümüzde 84 puan daha olduğunu gördüğümüzde net şekilde durumu ortaya koyabilirler. Mevcut puan durumunda bizi paniğe itecek bir süreç yok. Türkiye'de son 2 senede 70 puanın altında şampiyon çıktı. 84 puanın 50-60 arası bandını toplarsa ilk 3-4 takım, şampiyonluğunu ilan edecektir.

Fenerbahçe, önündeki 84 puanın hepsine taliptir. Geçmişte bunun örneklerini verdik. 2010-11 sezonunda şampiyon olduğumuzda, 9 puan önümüzde Trabzonspor vardı, sezonu şampiyon bitirdik. Fenerbahçe'nin geçmişte şampiyon olmuş kadrolarına benzer bir kadrosu var. Fenerbahçe mutluysa ben mutluyum, Fenerbahçe mutlu değilse ben de mutlu değilim. Sadece iç sahada alınan 3 mağlubiyet bizi üzmüştür.

Şu anda pandemi süreci nedeniyle ben iç saha dış saha kavramının kalktığını düşünüyorum ama iç sahadaki mağlubiyetlerimizin nedeninin sadece bu olduğuna da katılmıyorum. Kaybederken de kazanmak var hayatta, biz bunları değerlendirebilecek miyiz diye iyi çalıştık. Ciddi anlamda hocalarımız, bizler, bu toplantıları yaptık. Bundan sonra bu kayıpların en aza inmesi anlamında ki yine kayıplar olacaktır, bunlar futbolun değişmezidir, taraftarımızın desteği önemlidir.

Fenerbahçe, sezon başından beri oluşturulan bu algının içinde olmadı, biz olmadık. Bu ortamı oluşturan kişiler, bunun bir planını kendilerince yaptılar, uygulamak istedikleri plan dahilinde ilerlediklerini zannetsinler, biz buna karşılık koyacağız, karşılığını vereceğiz, öncelikle sahada vereceğiz. Türkiye'de şu anda lig sıralamasına baktığımızda bizim arkamızda olan birçok takım, hala şampiyonluk şarkıları, hocasından memnun taraftar kitleleriyle gidiyor algısı oluşturulurken, biz aynı puandayken böyle bir algı oluşturulduğu için bu programı yaptık.

Yapılan oyunların hepsini bozacağız. Saha içinde göstermemiz gereken şeyler var. Saha içinde ivedilikle bunun karşılığını veren bir takım ve yaptığımız açıklamalarla süreci doğru yöneteceğimize inanıyorum. Biz zaten işler iyi giderken devreye girmek için burada değiliz. Oluşturulan ortam, Fenerbahçe'nin büyüklüğünden kaynaklanıyor. Ben şampiyonluğun yetmediği süreçleri yaşadım. Yeter ki biz bir olalım, birlik olalım.

Fenerbahçe'nin çok iyi bir takımı ve çok iyi bir teknik direktörü var. Oyuncularla yaptığım sohbetlerde de taraftarımızın arkalarında olduğunu hissetmek istediklerini söylediler. Fenerbahçe taraftarının büyüklüğüne de bu yakışır. Her hafta toplantılar yapıyoruz, sadece Fenerbahçe takımına transfer yapmak, oyuncu getirmek, planlama yapmak değil sadece, çok daha önemli işlerimiz var. Sanki görevimiz sadece Fenerbahçe'ye transfer yapmakmış gibi bir algı olmasın. Fenerbahçe için birçok sevgimizden, birçok duygumuzdan vazgeçtik. Fenerbahçe şu anda bizim gururumuzdan da önde. Fenerbahçe için çalışmaya devam edeceğiz, taraftarımızın takımımıza destek olması en büyük arzum.