İlgili Haberler
Ligin ikinci yarısına Fenerbahçe'nin 9 puan önünde lider giren bordo-mavililer, Pazar akşamı oynanan Beşiktaş-Fenerbahçe derbisinde gülen taraf sarı-lacivertliler olunca dünkü maça ligin ikincisi olarak çıktı.
Bordo-mavililere ligin ilk yarısında oynadığı 17 maçta tek yenilgisini tattıran takım olan Manisaspor ile oynanacak maçın bir nevi intikam maçı gibi gözükmesi, ayrıca geçen hafta Sivasspor maçının kazanılması ve bir seri yakalama adına bu maçında kazanılmasının fazlasıyla gerekmesi Trabzonspor açısından bu maçın çok stresli ve strese bağlı zor geçeceği aşikârdı.
Maça istekli ve arzulu başlayan taraf Trabzonspor'du ancak maçın ilk 15 dakikası içinde golü bulan taraf evsahibi Manisa oldu. Manisaspor'un attığı gole kötü diyecek değilim ancak golde Trabzonspor defans oyuncularının pozisyon almaktaki acizliği karşısında gol atamamak atmaktan daha zor olsa gerek.
Golden sonra Manisaspor iyice kapanıp skoru korumayı, Trabzonspor'un üstlerine gelmesini ve farkı artıran gol ve golleri bulmayı hedeflediler. Trabzonspor ise rakibinde geriye yaslanmasından dolayı oyunu tamamı ile rakip sahaya yıktılarsa da golden sonra kalan yarım saatlik zaman diliminde organize tek bir atak izlettirmediler. Gol sonrası Trabzonspor adına tehlike sayılabilecek tek pozisyon 34. dakikada kaptan Umut'un ceza sahası önünden yaptığı cılız vuruştu.
Trabzonspor'un en önemli oyuncularından olan Egemen ve Engin'in takım için ne derece önemli olduğu bu maçta bir kez daha net bir şekilde görüldü. Egemen'in eksikliği Manisa'nın attığı golde, Engin'in olmayışı da bordo-mavililerin oyun kuramadığı dakikalarda bir hayli hissedildi.
İkinci yarı ise sahada ilk yarıdan çok daha farklı bir Trabzonspor vardı. Bordo-mavililer ikinci yarıya müthiş baskılı başladı ve ev sahibi Manisa'yı tamamen sahasında hapsetti. Nitekim bu istek ve baskının meyvesini ikinci yarının hemen başında yedi. Jaja, Ceyhun'dan aldığı pasta topu, bekletmeden ceza sahası içine giren Umut'a aktardı ve haftalar öncesinde dalya demesine 2 kalan Umut yaptığı düzgün vuruşla bu mutluluğuna bir adım daha yaklaştı.
Maçın beraberliğe gelmesiyle artık Manisaspor'da kendi yarı sahasından çıkmaya başlıyordu. Ancak dakikalarca oyunu kendi yarı sahasında kabul eden Manisa çıkmak istediği dakikalarda arkada büyük boşluklar veriyor ve bu da Manisa kalesinde tehlikeli pozisyonlar doğuruyordu. Bordo-mavililer orta sahayı 2-3 pasta geçiyordu.
Nitekim maçın normal süresinin bitmesine dört dakika kala ve yaşadığı puan kayıplarına bir yenisini daha Manisa'da eklemek üzereyken; Alanzinho sahneye çıktı. Orta saha yuvarlağında aldığı topu Manisa ceza sahası çizgisine yakın yere taşıdıktan sonra yaptığı sert ve düzgün vuruş Trabzonspor'a hayat verdi de Fenerbahçe'ye dün geçen liderlik koltuğu sarı-lacivertlilerde alışkanlık yapmadan geri alındı.
Ama bir gerçek var ki ligin ilk yarısındaki Trabzonspor ile ikinci yarıdaki arasında dağlar kadar fark var. Ligin ilk yarısında oynadığı futbolla taraflı tarafsız herkesin gönlünü fetheden bir takım vardı ki dün akşam dahil ikinci yarıda bordo-mavililerin oynadığı futbol daha kendi taraftarını tatmin etmiyor. Trabzonsporlu futbolcularda büyük bir stres var. “Şampiyon olamazsak ne yapacağız?” diye düşünüyorlar herhalde. Bir tavsiye şampiyon olmak için sahada her şeyi yapın da şampiyon olamazsanız bu taraftar sizi yine omuzlarına alır. Bu taraftarın inandığı kadar, siz de sezonun ilk yarısında inandığınız kadar inansanız şampiyonluğunuzu en az 3 hafta önce ilan edersiniz. Yeter ki inanın…
Bir de Selçuk olayı var. İlk önce sezon başında sözleşmeyi imzalamayan ve devre arasında bakarız diyen, sonra devre arasında da imza atmayıp sezon sonunda Avrupa olursa giderim olmazsa zaten gönlüm Trabzonspor'da açıklamasını yapan Selçuk için en son 10 gün önce olmak üzere ayda en az iki defa gazetelerde Trabzonspor dışındaki diğer büyüklere transfer olacağı şeklinde haberler çıkıyor. Taraftar üzülüyor, yönetimin kafası karışıyor, Şenol Güneş'in canı sıkılıyor, haberi çıkan Selçuk haberlere tepki gösteriyor.
Oysa devre arasında yapsan sözleşmeni, koydursan sezon sonunda eğer teklif gelirse Avrupa'ya gidebilir özel maddesini de hem taraftarını hem yönetim ve teknik direktörünü rahatlatsan kötü mü olurdu? Selçuk olayının altından sonradan başka bir şey çıkarsa şaşırmam diyen varsa parmak kaldırsın. Ben kaldırdım…
Bordo-mavililere ligin ilk yarısında oynadığı 17 maçta tek yenilgisini tattıran takım olan Manisaspor ile oynanacak maçın bir nevi intikam maçı gibi gözükmesi, ayrıca geçen hafta Sivasspor maçının kazanılması ve bir seri yakalama adına bu maçında kazanılmasının fazlasıyla gerekmesi Trabzonspor açısından bu maçın çok stresli ve strese bağlı zor geçeceği aşikârdı.
Maça istekli ve arzulu başlayan taraf Trabzonspor'du ancak maçın ilk 15 dakikası içinde golü bulan taraf evsahibi Manisa oldu. Manisaspor'un attığı gole kötü diyecek değilim ancak golde Trabzonspor defans oyuncularının pozisyon almaktaki acizliği karşısında gol atamamak atmaktan daha zor olsa gerek.
Golden sonra Manisaspor iyice kapanıp skoru korumayı, Trabzonspor'un üstlerine gelmesini ve farkı artıran gol ve golleri bulmayı hedeflediler. Trabzonspor ise rakibinde geriye yaslanmasından dolayı oyunu tamamı ile rakip sahaya yıktılarsa da golden sonra kalan yarım saatlik zaman diliminde organize tek bir atak izlettirmediler. Gol sonrası Trabzonspor adına tehlike sayılabilecek tek pozisyon 34. dakikada kaptan Umut'un ceza sahası önünden yaptığı cılız vuruştu.
Trabzonspor'un en önemli oyuncularından olan Egemen ve Engin'in takım için ne derece önemli olduğu bu maçta bir kez daha net bir şekilde görüldü. Egemen'in eksikliği Manisa'nın attığı golde, Engin'in olmayışı da bordo-mavililerin oyun kuramadığı dakikalarda bir hayli hissedildi.
İkinci yarı ise sahada ilk yarıdan çok daha farklı bir Trabzonspor vardı. Bordo-mavililer ikinci yarıya müthiş baskılı başladı ve ev sahibi Manisa'yı tamamen sahasında hapsetti. Nitekim bu istek ve baskının meyvesini ikinci yarının hemen başında yedi. Jaja, Ceyhun'dan aldığı pasta topu, bekletmeden ceza sahası içine giren Umut'a aktardı ve haftalar öncesinde dalya demesine 2 kalan Umut yaptığı düzgün vuruşla bu mutluluğuna bir adım daha yaklaştı.
Maçın beraberliğe gelmesiyle artık Manisaspor'da kendi yarı sahasından çıkmaya başlıyordu. Ancak dakikalarca oyunu kendi yarı sahasında kabul eden Manisa çıkmak istediği dakikalarda arkada büyük boşluklar veriyor ve bu da Manisa kalesinde tehlikeli pozisyonlar doğuruyordu. Bordo-mavililer orta sahayı 2-3 pasta geçiyordu.
Nitekim maçın normal süresinin bitmesine dört dakika kala ve yaşadığı puan kayıplarına bir yenisini daha Manisa'da eklemek üzereyken; Alanzinho sahneye çıktı. Orta saha yuvarlağında aldığı topu Manisa ceza sahası çizgisine yakın yere taşıdıktan sonra yaptığı sert ve düzgün vuruş Trabzonspor'a hayat verdi de Fenerbahçe'ye dün geçen liderlik koltuğu sarı-lacivertlilerde alışkanlık yapmadan geri alındı.
Ama bir gerçek var ki ligin ilk yarısındaki Trabzonspor ile ikinci yarıdaki arasında dağlar kadar fark var. Ligin ilk yarısında oynadığı futbolla taraflı tarafsız herkesin gönlünü fetheden bir takım vardı ki dün akşam dahil ikinci yarıda bordo-mavililerin oynadığı futbol daha kendi taraftarını tatmin etmiyor. Trabzonsporlu futbolcularda büyük bir stres var. “Şampiyon olamazsak ne yapacağız?” diye düşünüyorlar herhalde. Bir tavsiye şampiyon olmak için sahada her şeyi yapın da şampiyon olamazsanız bu taraftar sizi yine omuzlarına alır. Bu taraftarın inandığı kadar, siz de sezonun ilk yarısında inandığınız kadar inansanız şampiyonluğunuzu en az 3 hafta önce ilan edersiniz. Yeter ki inanın…
Bir de Selçuk olayı var. İlk önce sezon başında sözleşmeyi imzalamayan ve devre arasında bakarız diyen, sonra devre arasında da imza atmayıp sezon sonunda Avrupa olursa giderim olmazsa zaten gönlüm Trabzonspor'da açıklamasını yapan Selçuk için en son 10 gün önce olmak üzere ayda en az iki defa gazetelerde Trabzonspor dışındaki diğer büyüklere transfer olacağı şeklinde haberler çıkıyor. Taraftar üzülüyor, yönetimin kafası karışıyor, Şenol Güneş'in canı sıkılıyor, haberi çıkan Selçuk haberlere tepki gösteriyor.
Oysa devre arasında yapsan sözleşmeni, koydursan sezon sonunda eğer teklif gelirse Avrupa'ya gidebilir özel maddesini de hem taraftarını hem yönetim ve teknik direktörünü rahatlatsan kötü mü olurdu? Selçuk olayının altından sonradan başka bir şey çıkarsa şaşırmam diyen varsa parmak kaldırsın. Ben kaldırdım…
Trabzonspor
