Gençlerbirliği, Türkiye Kupası'nda Beşiktaş ile oynadıkları mücadelenin ardından Şenol Güneş'in yaptığı " Saygısız olduğumuzu söylediler ama nasıl bir saygısızlık bilmiyorum. Ayakkabıları yoktu 10 çift ayakkabı verdik onlara." sözlerine tepki gösterdi.
G.Birliği'nin yaptığı açıklamada belirtildiği gibi bir ayakkabı alışverişi olmadığı kaydedildi ve Şenol Güneş'in daha önce belirttiği "İstanbul'un kirli havası"ndan etkilenmiş olabileceği belirtildi.
İŞTE GENÇLERBİRLİĞİ'NİN AÇIKLAMASI...
"Cumhuriyetle yaşıt kulübümüz, Türk sporuna olan katkısı, Türk sporuna kattığı değerlerle ve duruşuyla taraflı tarafsız kamuoyunca yıllardan bu yana centilmen sıfatı ile anılmıştır. Bu hem taraftarımızın tribünde yarattığı aile ortamı hem de kulüp politikamız gereği bizim de onurla göğsümüzde taşıdığımız bir sıfat olmuştur. Bu sebeple de Ankara'da rakip takımları centilmence misafir etmiş, rakip takımlardan da gittiği deplasmanlarda aynı şekilde karşılık görmüş; o karşılığı göremese de centilmence mücadele ile sonuçlardan bağımsız olarak sahadan ayrılmıştır.
Salı akşamı Vodafone Park'ta Beşiktaş JK Başkanı Sayın Fikret Orman ve Yönetim Kurulu Üyelerinin , Başkanımız ve Yönetim Kurulu Üyelerimize göstermiş oldukları misafirperverlik ve nezaketleri için teşekkür ederiz. Benzer bir misafirperverliği rakip teknik direktör tarafından yedek kulübemize bir hoş geldiniz ziyareti ya da farklı şekillerde göremesek de futbolcularımız ve teknik ekibimiz centilmence mücadeleden vazgeçmemiş , mücadelenin sonunda da kazananı kutlamıştır. Aldıkları 3-1'lik galibiyetten dolayı rakibimizi tekrar kutlarız.
Maç sonu rakip teknik direktörün yaptığı açıklamalar yaşça "büyüklük" sıfatının arkasına gizlenemeyecek kadar hatalı ve şaşırtıcıydı. Ayrıca Şenol Güneş'e gelen her dostça uyarı ya da hatırlatmaya "büyüklük" sıfatıyla siper olanlara şunu da hatırlatmak isteriz;
22 Eylül 2015 tarihinde oynanan Gençlerbirliği – Beşiktaş maçından sonra merhum onursal başkanımız İlhan Cavcav'ın hakemle ilgili yorumunu kasteden Şenol Güneş'in , "Cavcav hakemi görmüş mü ki… Uzağı görebiliyor demek, iyi" cümlesi kendisinin de bu kavramlara olan bakış açısını gösteriyor.
Maç sonunda sebebini bilmediğimiz bir şekilde "Saygısız olduğumuzu söylediler, nasıl bir saygısızlığımız oldu bilmiyorum. Ayakkabıları yoktu 10 çift ayakkabıyı biz verdik. Bizi yenseler bizim ayakkabılarımızla yeneceklerdi" açıklaması ile "sözde" bir lütuf örneği sergilemesi ise kamuoyunun takdiridir. Ancak biz hatırlatmak isteriz ki; saygı, "10 ayakkabı verilerek(!)" kazanılmayacak kadar önemli bir olgudur. Ayrıca iddia edildiği gibi bir ayakkabı alışverişi olmamış, futbolcularımız sahaya kendi ayakkabıları ve malzemeleri ile çıkmıştır. Ayakkabılar verilmiş olsa dahi; yapılan iyiliğin bu şekilde konuşulması, amiyane tabirle başa kakılması da bir o kadar söyleyeni küçülten söylemlerdir.
Beşiktaş gibi saygın ve büyük bir camianın teknik direktörü olması bile Şenol Güneş'in son dönemdeki davranışlarını ve açıklamalarını örtme konusunda yeterli olamıyor.
Şenol Güneş'in Bursaspor'da, yani bir Anadolu takımında iken "İstanbul'un havası kirli" cümlesini kurduğu dönemki hisleri baki mi bilmiyoruz ancak kendisinin o ima ettiği havadan etkilendiği çok açık.
Umuyoruz ki en kısa sürede bu durumdan çıkar ve yine herkesin sevdiği , saydığı Şenol Güneş olarak Türk futboluna katkı vermeye devam eder."
G.Birliği'nin yaptığı açıklamada belirtildiği gibi bir ayakkabı alışverişi olmadığı kaydedildi ve Şenol Güneş'in daha önce belirttiği "İstanbul'un kirli havası"ndan etkilenmiş olabileceği belirtildi.
İŞTE GENÇLERBİRLİĞİ'NİN AÇIKLAMASI...
"Cumhuriyetle yaşıt kulübümüz, Türk sporuna olan katkısı, Türk sporuna kattığı değerlerle ve duruşuyla taraflı tarafsız kamuoyunca yıllardan bu yana centilmen sıfatı ile anılmıştır. Bu hem taraftarımızın tribünde yarattığı aile ortamı hem de kulüp politikamız gereği bizim de onurla göğsümüzde taşıdığımız bir sıfat olmuştur. Bu sebeple de Ankara'da rakip takımları centilmence misafir etmiş, rakip takımlardan da gittiği deplasmanlarda aynı şekilde karşılık görmüş; o karşılığı göremese de centilmence mücadele ile sonuçlardan bağımsız olarak sahadan ayrılmıştır.
Salı akşamı Vodafone Park'ta Beşiktaş JK Başkanı Sayın Fikret Orman ve Yönetim Kurulu Üyelerinin , Başkanımız ve Yönetim Kurulu Üyelerimize göstermiş oldukları misafirperverlik ve nezaketleri için teşekkür ederiz. Benzer bir misafirperverliği rakip teknik direktör tarafından yedek kulübemize bir hoş geldiniz ziyareti ya da farklı şekillerde göremesek de futbolcularımız ve teknik ekibimiz centilmence mücadeleden vazgeçmemiş , mücadelenin sonunda da kazananı kutlamıştır. Aldıkları 3-1'lik galibiyetten dolayı rakibimizi tekrar kutlarız.
Maç sonu rakip teknik direktörün yaptığı açıklamalar yaşça "büyüklük" sıfatının arkasına gizlenemeyecek kadar hatalı ve şaşırtıcıydı. Ayrıca Şenol Güneş'e gelen her dostça uyarı ya da hatırlatmaya "büyüklük" sıfatıyla siper olanlara şunu da hatırlatmak isteriz;
22 Eylül 2015 tarihinde oynanan Gençlerbirliği – Beşiktaş maçından sonra merhum onursal başkanımız İlhan Cavcav'ın hakemle ilgili yorumunu kasteden Şenol Güneş'in , "Cavcav hakemi görmüş mü ki… Uzağı görebiliyor demek, iyi" cümlesi kendisinin de bu kavramlara olan bakış açısını gösteriyor.
Maç sonunda sebebini bilmediğimiz bir şekilde "Saygısız olduğumuzu söylediler, nasıl bir saygısızlığımız oldu bilmiyorum. Ayakkabıları yoktu 10 çift ayakkabıyı biz verdik. Bizi yenseler bizim ayakkabılarımızla yeneceklerdi" açıklaması ile "sözde" bir lütuf örneği sergilemesi ise kamuoyunun takdiridir. Ancak biz hatırlatmak isteriz ki; saygı, "10 ayakkabı verilerek(!)" kazanılmayacak kadar önemli bir olgudur. Ayrıca iddia edildiği gibi bir ayakkabı alışverişi olmamış, futbolcularımız sahaya kendi ayakkabıları ve malzemeleri ile çıkmıştır. Ayakkabılar verilmiş olsa dahi; yapılan iyiliğin bu şekilde konuşulması, amiyane tabirle başa kakılması da bir o kadar söyleyeni küçülten söylemlerdir.
Beşiktaş gibi saygın ve büyük bir camianın teknik direktörü olması bile Şenol Güneş'in son dönemdeki davranışlarını ve açıklamalarını örtme konusunda yeterli olamıyor.
Şenol Güneş'in Bursaspor'da, yani bir Anadolu takımında iken "İstanbul'un havası kirli" cümlesini kurduğu dönemki hisleri baki mi bilmiyoruz ancak kendisinin o ima ettiği havadan etkilendiği çok açık.
Umuyoruz ki en kısa sürede bu durumdan çıkar ve yine herkesin sevdiği , saydığı Şenol Güneş olarak Türk futboluna katkı vermeye devam eder."