Levent Tüzemen: "Fenerbahçe, Beşiktaş'a karşı Galatasaray'ın kaybetmesini hesap ediyordu ama olmadı. Okan Buruk ve öğrencileri akıllı, sakin ve dikkatli oynayarak derbiyi kazandı ve şampiyonluk yarışında psikolojisini fazlasıyla güçlendirdi. Halil Umut Meler eyyam yapmadan mükemmel maç yönetti. Özellikle Cenk Tosun'un saha içerisindeki aldatmalarına prim tanımadı." [Sabah]
Erman Toroğlu: "Birisi yeni kurulmaya çalışan bir takım, diğeri oturmuş bir kadro… Arada kalite olarak fark var ama sahaya oyun olarak yansıyan büyük bir fark yok. Ama o kadar fark bile Beşiktaş'ı yenmeye yetti. Galatasaray dün gece Dolmabahçe'de zorlanmadı. Rahat rahat oynadı, rahat rahat kazandı." [Sabah]
Ömer Üründül: "Galatasaray çok erken hem skor hem de moral avantajı yakaladı. Ondan sonra oyunu genelde kontrol altında tuttular. En çok Barış Alper'i beğendim. Çünkü her an hem mücadelesi hem dribblingleriyle oyunun içindeydi. Defans bloğu da gayet başarılıydı. Okan Buruk'un dokunulmaz futbolcusu İcardi yine fizik açıdan güçsüzdü. Halbuki skor avantajı varken belli bir sürede Buruk'un oyuncuyu çıkarması gerekiyordu." [Sabah]
Uğur Meleke: "Galatasaray, adeta vitesi dörde alma ihtiyacı olmadan kazandı maçı. Bence en büyük farkı da orta sahada yarattılar. Torreira, zaten Amartey’nin en iyi gününde bile ön libero olarak ulaşamayacağı bir ligde. Al Musrati de Kerem Demirbay’a bakıp, iç geçirerek “Ben de bir zamanlar bu seviyedeydim” diyordur herhalde. Kerem Demirbay, Galatasaray oyununun gizli kahramanı. Dünkü Galatasaray’la Beşiktaş orta sahaları arasında 3 sınıf filan fark vardı bence." [Hürriyet]
Osman Şenher: "Galatasaray, fizik olarak çok yorgun... Okan Buruk 13 futbolcuyla sezon başından beri 44 maç oynadı. Kulübede de alternatif oyuncu yok, ne yapsın? Şapkadan tavşan çıkarmaya çalışıyor. Evet eleştirebilirsiniz, Avrupa kupalarından elendi,Türkiye Kupası’ndan elendi.Şöyle bir mantığınızla düşünün; bugüne kadar bu takım haftada iki maç oynayarak buralara geldi. Ama bundan sonra haftada iki maçla hedeflerine ulaşması mümkün değildi. Şimdi tek hedef kaldı, o da ligi zirvede bitirmek. Öyle veya böyle, bu şekilde de olsa liderliği devam ettirmek için futbolcular savaşacak." [Milliyet]
Halil Özer: "Galatasaray’da Torreira ve Kerem Demirbay ile Mertens’i de unutmamak lazım. Orta saha direksiyonunu hiç bırakmadılar. Sürpriz çıkışlarla hücuma da yardım ettiler. Beşiktaş orta alanını gerçek anlamda sindirdiler. Golün erken olması nedeniyle Galatasaray oyunun hiçbir anında telaş yapmadı. Çok yüksek pas yüzdesi ile oynadılar. İlk yarı neredeyse hiç pas hatası yapmadılar.Sonuç olarak maç Galatasaray’ın hakkıydı. 15-20 dakikalık bir bölüm hariç oyunun hakimiydi. Icardisiz kaç maçtır 10 kişi oynuyorlar. Buna rağmen üç puanı cebe koydular." [Milliyet]
Attila Gökçe: "Galatasaray’a bakarsak... Avrupa Ligi play-off turu ve Türkiye Kupası’nda üst üste iki yenilgiyle dışarıda kalan Okan Buruk’un takımı, ideale en yakın kadrosuyla maça ağırlığını koydu. Üçüncü yenilgi olasılığına kapıları kapattılar. Daha çok şut attılar, korner kullandılar. Topun sahibi de onlardı. Ama çok mu gösteri yaptılar? Hayır!" [Milliyet]
Tugay Kerimoğlu: "Muslera yatmıyor. En büyük özelliği o. Ghezzal'ın şutunda da yatmadı. Galatasaray'ın ilk anlaşması gereken isim Muslera. İnşallah sonu güzel bir şekilde biter. Galatasaray camiası için özel bir karakter ve özel bir insan."
İlker Yağcıoğlu: "Mertens, Kerem, Torreira, Sanches ve Muslera sınıfı geçen oyuncular oldu. Galatasaray'da beklediğimi alamadığım isimlerden biri Kerem Aktürkoğlu oldu. Daha etkili olmasını bekliyordum o da kayboldu gitti."