Spor yazarları, Fenerbahçe'nin Eyüpspor ile deplasmanda 1-1 berabere kaldığı mücadelei değerlendirdi.
Uğur Meleke: "Geçtiğimiz hafta da dile getirmiştim, bir daha tekrar edeyim: Mourinho maalesef hiçbir kritik maçta fark yaratamadı. Ligin üst grubundan Galatasaray, Beşiktaş, Samsun, Eyüp, Göztepe, Avrupa’da Lille, Alkmaar, Twente, Bilbao’nun hiçbirini yenemedi. Derbilerde beraberliğe razı gözüktü. Samsun, Göztepe gibi maçlarda skoru korumaya kalktı; Eyüp, Alkmaar gibi müsabakalarda takımını canlandıramadı. Mourinho 2004’e, Mourinho 2014’e elbette büyük saygı duyuyoruz ama Mourinho 2024’ün hiçbir fark yaratmayan, sihrini kaybetmiş, sıradan bir görüntüsü var." (Hürriyet)
Gürcan Bilgiç: "Bir puan mı kazandılar, iki puan mı kaybettiler; tartışılır. Gerçek şu ki; şampiyon olmak isteyen takımın mesajını vermiyor bu oyun. Sizin taktik planınıza rakip karşılık verdiğine ve başarı sağladığına göre, karamboller ve yüksek toplar dışında da ortaya plan koyulmalıydı. Madem pastan vazgeçip uzun oynamak istiyorsunuz, En-Nesryi'nin yanına neden Dzeko'yu koymuyorsunuz? Szymanski, Djiku, Tadic seyirci gibi kaldılar sahada. İrfan Can ilk golün faturasını muhtemelen Osayi'ye kesti, kalan dakikalarda kafa olarak da maçtan uzaklaştı. Beşiktaş yenilgisinde kaçan goller bahanesi vardı, dün de aynı görüntü yaşandı. Fark, rakip de kaçırdı bu kez. Ne takım ne taktik ne istek ne de analiz olarak hazırlanmışlar bu maça. Special One'dan, 'özel ikram' olarak maç bitti. Hiç iyi olmadı." (Sabah)
Ömer Üründül: "F.Bahçe takımı neden diri değil? Niye üretemiyor? Açıklaması çok basit; Tadic yürüyerek oynuyor, . İrfan Can da fizik olarak Tadic'ten bir tık önde. İkisinin de genel yapıları kanat forvetine uygun değil. Üstelik de günümüz futbolunda en önemli güç etkili sprinter, adam geçen kanat forvetleridir. Orta sahaya bakıyoruz; Amrabat belli bir alanda işi idare ediyor. Fred yokları oynuyor. Szymanski de en çok koşan isim ama hiçbir arkadaşı ile bağlantı kuramıyor, servisi yok. Bu tabloda nasıl iyi F.Bahçe bekliyoruz? Sprinter Maximin topla kavgadan başka bir şey yapmıyor. Osayi her geçen gün fizik olarak düşüşte. Mourinho geçen senenin iki kişilik pres yapan oyuncusu İsmail Yüksek'i de yedekliğe mahkum etti. Çabuk oyuncu yok, koşan yok aslında çok iyi -biri yaşlı olsa da- 2 santrfor var ama onları oyuna sokacak oyuncu yok! Dün geceki Kostic hariç. Eyüp doğru bir kurgu ile önemli puan aldı." (Sabah)
Mustafa Çulcu: "Hakemin verdiği vermediği fauller, kartlarda standardı yok. Hakemi beğenmedim. Başarısız UEFA standartlarından uzak şark kültürü bir hakemlik yaptı." (Sabah)
Halil Özer: "Hakem maçın ikinci yarısını 7 dakika uzattı. Ben ikinci yarının oynandığını görmedim. Maç o kadar çok durdu ki 7 dakika o dakikaların yanında çerez kalır. Ama hakemin o kadar çok hatası vardı ki bu devede kulak kalır. Mou’nun son bölümdeki değişiklikleri ise akla ziyandı. Bu durumda sahadan çıkacak son oyuncu Tadic olurdu. Bu adam şapkadan tavşan çıkaran adam. Böyle bir silahı kendi eliyle çıkarırsan sonuca katlanırsın. İlk yarıdaki kötü futbolun sorumlusu da Mou. Şampiyonluğa oynayan bir takımın böyle futbol oynamaya hakkı yok. Hocanın şapkasını önüne alması lazım diyeceğim ama bu kaçıncı şapka bilemedim..." (Milliyet)
Tayfun Bayındır: "Dünyanın en iyi yönetmenine sahip olsanız ve yine kainatın en iyi başrol oyuncularını bulup getirseniz senaryonuz iyi değilse çekeceğiniz film zarar eder. Daha ilk gösterimde seyirci filmi yarıda terk eder. Bunu duyanlar ise gelmekten vazgeçerler. Kaliteli senaryonun futboldaki karşılığı güçlü oyundur. İyi bir oyununuz var ise sıradan oyuncuları yıldıza çevirir. Fenerbahçe’de olmayan şey işte bu güçlü oyun... 90 dakikanın neredeyse 60 dakikasında topu rakip alana şişiren bir takımdan zaten çok fazla şey de beklenmez... Hem Mourinho’ya hem de takıma çok acil müdahale gerekiyor. Aslında şampiyonluk Kaf Dağı’nın arkasına çoktan gitti ama Türkiye’deki hakem performanslarını düşününce, hele de matematiksel şans devam ediyorsa küçük de olsa bir umut var demek lazım." (Milliyet)
Engin Verel: "Ne kadar doğru ne kadar yanlış tartışılır. İkinci yarıda Fenerbahçe'nin panik bir baskısı, Mourinho'nun tartışılacak değişiklikleri vardı. O da deneme yanılma yoluyla doğruyu bulmak ve 3 puan almak için hamleler yaptı ama sahada o hedefe ulaşacak organize bir Fenerbahçe ve hücum hattı göremedik. Dzeko'nun Berke'de kalan kafası dışında Eyüp kalecisini zorlayacak bir pozisyon olmadı. Yine çok tartışılacak bir hakem kararları, standardı olmayan düdükler, eyyamlar... Bu lig bu hakemlerle nasıl bitecek bilmiyorum. Eyüp, G.Saray'a vurduğu darbeyi Fenerbahçe'ye de vurdu ama bu darbe Galatasaray'ın yediğinden çok daha ağır" (Akşam)
İlker Yağcıoğlu: "Direkten dönen top, Berke'nin kurtarışları ve son vuruşlardaki beceriksizlik Fenerbahçe'nin ikinci golü bulmasını engelledi. Bütün bunlar oyunun içinde normal karşılanabilecek olaylar. Anormal olan maçın hakemi ve VAR'daki yardımcısının verdiği ya da vermediği kararlardı. Fenerbahçe'nin iki penaltısı güme gitti. Eyüpspor'un da nizami golü iptal edildi. Sonuçta Fenerbahçe 2 puan kaybetti. Galatasaray yarın kazanırsa puan farkı 8'e çıkacak ve işler çok daha zor hale gelecek." (Takvim)
Rıdvan Dilmen: "Fenerbahçe'de Jose Mourinho ismi büyük bir ağırlık taşıyor. Teknik direktör Mourinho, Fenerbahçe'ye ne verdi? Türkiye'de antrenör takımı 1 tane var, o da Okan'ın (Buruk) takımı. 3 yedikleri maçta 4 atıyor. Fenerbahçe'nin kadro yapısına baktığımız zaman, bu oyunu oynamaya hakkı yok. Teknik direktörün de böyle bir oyun oynatmaya asla hakkı yok. Jose Mourinho bu takımı yerle bir etti. Ancak böyle yapabilirdi."