Ömer Üründül, Sabah'ta Fenerbahçe'nin Başakşehir karşısındaki galibiyetini değerlendirdi. İşte o yorumlar...
Başakşehir'in atletik bir geri dörtlüsü var. Maça son derece hırslı ve atak başlayan F.Bahçe, yoğun baskı kurmasına rağmen rakibinin direnciyle üretkenlik sıkıntısı çekti. Takım savunmasında hiç zorlanmadı ama pozisyona girmekte sorunlar vardı.Nihayet devre sonunda Dzeko, takımını öne geçiren golü attı. Sonra da Ba'nın profesyonelliğe yakışmayan hareketiyle rakip 10 kişi kalınca büyük bir avantaj elde etti.
İkinci yarıda oyunun kontrolünü elinde tutan ve baskı kuran bir F.Bahçe vardı. Ama yine pozisyon bulmakta zorlanıyorlardı. Sonra kaleci Ertuğrul'un büyük hatasıyla Başakşehir, beraberliği buldu. Ardından kaos başladı. Ama En-Nesyri önce attığı çok güzel bir kafa golüyle takıma hayat verdi, sonra 10'a 10 oynanan son bölümde işi bitirip takımını rahatlattı.
Gelelim genel gözlemlerime: Sezon başından beri vurguluyorum. En-Nesyri, yedek bekletilecek bir santrfor değil. Tabii ki En-Nesyri, gecenin yıldızı oldu.
Fred'teki fiziksel düşüş devam ediyor. Dün en beğendiğim oyunculardan biri de yavaş yavaş form grafiği yükselen Kostic'ti. Amrabat çok güçlü değil fakat deneyimi ile işi idare ediyor. En çok koşan -bal yapmasa da- Szymanski'ydi.
F.Bahçe, Livakovic boşta olmak üzere 3 sakat verdi. Üstelik de kısa süreli olmayacağa benziyor. Önemli bir sıkıntı da F.Bahçe'nin işi idare edecek yeterlilikte bir yedek kalecisinin olmayışı dün iyice belgelendi. Mourinho'nun bitime 15 dakika kala rakip 10 kişiyken 5 hakkını tamamlaması da mantıkla bağdaşmıyor.