Okan Buruk, yaşanan gerginliklerin Türk futbolunun zararına olduğunu dile getirdi. Futbolcular, teknik adamların ve farklı takımları destekleyen futbolseverlerin normal hayatta arkadaş olduğuna değinen Buruk, "Son günlerin en güzel fotoğrafı milli takım kampında Galatasaray ve Fenerbahçeli futbolcuların birbirine sarılması, gülüp eğlenmesi. Aslında işin gerçeği bu. Dışarıda taraftarları işin içine çekmek için uğraş veriliyor ama gerçek ve doğal olanı milli takım kampında futbolcuların birbirine sarılması. İşin gerçek resmi bu. Buna odaklanıp, destek olmamız lazım. Yakında Süper Kupa maçı var. Orada da dostluğumuzu insanlara göstermemiz gerekiyor ki Türk futbolundaki tansiyon düşsün. Böyle giderse çok daha kötü şeyler olacak. Yıllardır olmayan şeyleri yaşıyoruz. Bu tansiyonun yükselmesi Türk futbolunun zararına. Teknik direktör olarak kendi adıma bu işi sakinleştirmek için saha içinde kalmam gerek." ifadelerini kullandı.
Buruk, ülke futbolu için ateşin düşmesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti: "Süper Kupa öncesi de iki takımın birlikte basın toplantısına çıkması, dostluk mesajı vermemiz önemli. Ülkemiz her şeyi yüksek yaşıyor. Gerginliği yükseltmememiz gerekiyor. Rekabet, birbirini kızdırmak güzel. Bu işin doğası bu. Ancak bu doğalın dışına çıkılması, kavga, kaos ve olayların artmasına neden olur. Ben elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Diğer tarafın ne yapmak istediğini veya planladığını bilemem. Sakin kalan, insanları dostluğa yönlendirmesi gereken taraf olmamız gerektiğini düşünüyorum. Bunun için elimizden geleni yapacağız. Bu işi germeye gerek yok. Hepimiz birçok şeyi konuşabiliriz ama bunun bir faydası yok. Her şey daha kötüye gidiyor. Ülke futbolu için ateşin düşmesi lazım."
Okan Buruk, Süper Lig'deki hakem kararları ve yabancı hakem tartışmalarına değindi. İki takımın yarışının devam ettiğini dile getiren Buruk, şöyle konuştu: "Ligde bütün takımların lehine ve aleyhine hatalar yapılıyor. Fenerbahçe'nin oynadığı son 3 iç saha maçında kritik kararlar verildi. Özellikle maçın sonucunu etkileyecek son dakikalarda verilen kararlar kamuoyunda gündeme geldi. İki takım da bunları sayabilir. Herkes kendi penceresinden bakıyor, haklı olduğunu düşünüyor. Şu anda objektif bir değerlendirme beklemiyoruz. Bununla ilgili Erden Bey'in bir çağrısı olmuştu. Bu konuyla ilgili, '2-3 yabancı hakem maçları incelesin. Kimin lehine kimin aleyhine çıktığını görelim.' demişti. Ben oraya takılmak istemiyorum. Bazen oyuncularımız da bazı maçlardan sonra, 'Bu nasıl olabiliyor?' diyorlar. İki takım da lige odaklanıp giderse hem hakemler hem federasyon için iyi olur. Yabancı hakem olursa saygı duyacağız. Kim yönetirse yönetsin. Federasyon kimi görevlendirirse görevlendirsin saygı duyacağız. Avusturya ile yapılan milli maçtaki kararları da gördük. O da Avrupalı bir hakem ama verilen kararların ne kadar doğru olup olmadığını gördük. Her yerde herkes hata yapabilir. Bizim için kimin yönettiğinin önemi yok. Çıkıp futbolumuzu oynayacağız. Hakemli de hakemsiz de olsa oynayacağız. Tribünden biri yönetse de oynayacağız. Bunların çok üstünde durmamak gerek. Bence Türk hakemler devam edecekse onlara öz güven vermemiz gerekiyor. Başta federasyonun onlara destek olması gerek. Zaten 3-4 senedir Türk futbolundaki kaos devam ediyor. Çok önemli ve değerli hakemler vardı. Görevi bıraktılar. Yerine yenilerin gelmesi zaman alacaktır. Ancak üzerlerindeki baskılar da onların hata yapmasına yol açıyor. Bence önemli olan Türkiye Futbol Federasyonunun hakemlere destek vermesi."
Okan Buruk, Galatasaray'ın başında şampiyon oldukları geçen sezonun bu sezona göre zorlu olduğunu söyledi. İki sezon arasındaki farklılıkları dile getiren Buruk, "Bence bu sezonki ana zorluk çok daha yoğun maç fikstürü. Sezonu çok erken açtık, Şampiyonlar Ligi oynadık. Son yıllarda Şampiyonlar Ligi oynayan takımlar Süper Lig'de zorlanmıştı. Ben de Başakşehir'de bunu yaşamıştım. Trabzonspor, Beşiktaş ve Başakşehir zor sezonlar geçirmişti. Bu sezon ondan dolayı zor oldu. Ancak geçen sezonun daha zorlu olduğunu düşünüyorum. Bir sezon önce 13. olan bir takıma yeni bir kadro kuruldu. Yeni hoca, yönetim ve oyuncular vardı. Her şey yeniyken şampiyon olmak daha zordu." değerlendirmesinde bulundu.
Galatasaray Teknik Direktörü, yapılan transferlerde en büyük sorumluluğun kendisinde olduğunu vurguladı. Bazı transferlerden istenen katkının alınmadığı şeklindeki yorumlar olduğunun söylenmesi üzerine Buruk, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu sezonki tüm transferleri hep birlikte yaptık. Bunun en büyük sorumlusu benim. Bazen son dakika, bazen elimizdeki bütçeye göre transfer yaptık. Bütçemiz sonradan açıldı. Şampiyonlar Ligi'ne çok geç girdik ve son haftaya kaldık. İki transfer döneminde de son haftaya kaldık. Ara transferde Sacha Boey'in satılması planladığımız bir şey değildi. İki dönemin de zorlukları oldu. Ancak benim işim de bu zorluklara adapte olmak. Her şartta elimizdekilerle en iyisini çıkartmak zorundayız. Bazen sakatlıklarla boğuştuk. Bu sene daha çok çözümler bulduğumuz bir sezondu. Geçen sezon hep tek maç oynadık. Haftada tek maç oynamak hep daha kolaydır. Tek zor yanı oyunculara daha fazla oyuncuya süre veremiyorsunuz. Bu sezon herkes uzun süreler aldı. Bu sezon daha farklı bir senaryo yaşadık. Sakatlık, ceza, formsuzluklar yaşadık. Yeni gelen oyuncuların adaptasyonu zor ve geç oldu. Daha nisan başında 47 maç oynadık. Sezon sonunda 56 maça ulaşacağız. Benim işim daha zor oldu ama denemelerimiz başarılı olduğu için benim açımdan olumlu gözüktü. Barış, Kaan, Berkan, Kerem Demirbay farklı mevkilerde oynadı. Ancak hiç yerlerini yadırgamadı. Bu oyuncu grubu ile çalıştığım için şanslıyım. Çünkü her rolü kabul eden bir oyuncu grubu var."
Buruk, Benfica'nın sözleşmesi sezon sonunda bitecek Portekizli 10 numarası Rafa Silva ile ilgilenip ilgilenmediklerinin sorulması üzerine, "Transferle ilgili oyuncu izleme departmanı çalışma yapıyor. Hazırlıklarımız var, oyuncuları izliyoruz. Serbest oyuncular olabilir. Şu anda net bir isim üzerinde çalışma yok. Rafa Silva çok değerli ve başarılı bir oyuncu. Birçok ülkeden birçok takım isteyecektir. Serbest statüde birçok oyuncu çıkacaktır. Şu anda ben lige odaklandım ama oyuncu izleme departmanımızın hazırlıkları sürüyor. Bu sezonki performanslara göre mevkiler de birkaç hafta içinde netleşecektir." ifadelerini kullandı.
Okan Buruk, son dönemde sakatlığı bulunan futbolcuların durumuyla ilgili bilgi verdi. Davinson Sanchez ve Serge Aurier'in cumartesi günü takımla çalışacağını dile getiren Buruk, "Hayatspor maçına kadar dört günümüz daha var. Davinson ve Serge, cumartesi günü takımla çalışmalara başlarlar. Hatayspor maçı için karar vereceğiz." dedi.
Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, sol bek Derrick Köhn'ü daha erken transfer etmeleri durumunda Avrupa'da daha ileri gidebileceklerini söyledi. UEFA Avrupa Ligi son 16 play-off turunda Çekya temsilcisi Sparta Prag'a elendiklerini hatırlatan Buruk, "Keşke Köhn'ün transferini yetiştirebilseydik. Berkan'ı bölgesi olmayan sol bekte oynatmak zorunda kaldık. Berkan, elinden gelenin fazlasını yaptı. Sparta Prag'la yaptığımız ikinci maçta takım olarak iyi değildik. Köhn olsaydı bizim için farklı bir senaryo olabilirdi. Hamle şansımız olabilirdi. 10 kişi kaldıktan sonra kulübeden oyuna sokacak savunma oyuncumuz yoktu. Keşke yetiştirebilseydik." ifadelerini kullandı.
Okan Buruk, sezon sonunda futbolu bırakma kararını gözden geçirecek Dries Mertens ile devam etmek istediğini söyledi. Mertens'in çok önemli bir profesyonel ve iyi bir insan olduğuna vurgu yapan Buruk, Belçikalı 10 numara ile ilgili, "Son dönemde takımın en formda ismi Mertens. Baktığınızda kaç yaşında olduğunu anlamazsınız. Bence oynayabilecek seviyede. Bu kadar iyi performans insana futbolu bıraktırmaz. Mertens bizim için önemli. Kendisi devam etmek isterse bir hoca olarak Mertens ile olmak isterim." dedi.
Takımdaki oyuncuların genelinden memnun olduğunu aktaran Buruk, şunları kaydetti: "Çok isim var. Muslera çok eski. Kaptan olarak önemli bir rol alıyor. Profesyonel, çalışkan ve soyunma odasında çok etkili. Birçok ismi sayabilirim. Türk oyuncular da bizim için çok değerli. Takım içi dengeleri tutan Türk oyuncular var. Eskiden, 'Türk oyuncular daha az profesyonel, gelen yabancı daha profesyonel.' derlerdi. Bunun değiştiğini düşünüyorum. Türk oyuncularımız da çok profesyonel. Takım için ellerinden geleni yapıyorlar. Maddi anlamda da daha az para kazanıyorlar ama manevi anlamda daha fazla işin içine katılıyor. Bazen hak etmedikleri halde çok eleştiri alıyor. En kısa yoldan hep Türk oyuncuların üzerine gidiliyor. Türk oyuncularımızın çok değerli ve özel olduklarına inanıyorum."
Okan Buruk, sezon başında kiralık giden futbolcularla ilgili değerlendirmede bulundu. Aston Villa'da forma giyen Nicolo Zaniolo'nun durumunun sorulması üzerine Buruk, "Zaniolo çok önemli ve değerli bir oyuncu. Premier Lig'de de goller attı, milli takımda ilk 11'de oynadı. Çok önemli bir değer. Gelip bizimle olmak isterse ben kadromda olmasını isterim. Ancak hem kulübün hem de Zaniolo’nun ne düşündüğü çok önemli." diye konuştu.