Türk futbolunun duayen ismi Mustafa Denizli, Beşiktaş - Fenerbahçe derbisini Hürriyet'e değerlendirdi.
Türk futbolunun duayen ismi Mustafa Denizli, Beşiktaş - Fenerbahçe derbisini Hürriyet'e değerlendirdi. Mustafa Denizli'nin Hürriyet'e yazdığı derbi yazısı şu şekilde:
Son yıllarda hiçbir derbide bir takım rakibine bu kadar üstünlük sağlamamıştır. Maç öncesi sıkıntılı olan taraf Beşiktaş’tı. Rıza Çalımbay belki en iyi tercihleri denemek istemiştir. ‘Belki sol ve sağ kanatta sonradan devam eden ikiliyle başlasa durum değişir miydi?’ sorusuna cevabım bile çok zor olurdu.
Fenerbahçe’nin 90 dakika net bir üstünlüğü vardı. Bu tartışılmaz bir gerçek. Beşiktaş golü bir organizasyon sonucu değil Cenk’in kişisel becerisiyle kazandı. Penaltı dışında da Fenerbahçe kalecisini zorlayacak pozisyon sayısı yok gibiydi. Beşiktaş’ın bir şanssızlığı da Gedson Fernandes’in ilk yarıda sakatlanıp sahadan çıkmasıydı. Beşiktaş’ta ayakta kalan birkaç kişiden biri oydu. Fenerbahçe özellikle Beşiktaş’ın sağ kanadını çok iyi kullandı. Solu da kullandı ama Beşiktaş’ın kanat savunucuları Fenerbahçe’ye herhangi bir zorluk çıkartamadı. Tempo heyecan vardı ama tüm bunlar tek taraflıydı.
İlk yarıda Szymanski oyunda hiç gözükmedi ama maçı harika bir golle bitirdi. İrfan biraz şanssızlık biraz da beceriksizlikle belki hat-trick yapacağı maçı golsüz tamamladı. Fenerbahçe’nin 61.dakikada kazandığı penaltıda hakem pozisyona yakındı ve VAR’ın uyarısını beklemeden göstermeliydi. Dün akşam Beşiktaş’ta ayakta kalmaya çalışan kaleci Mert, Chamberlain oynadığı sürece Cenk ve biraz da Necip’ti. Onlar da maçı kurtarmak için yetmedi.
Tadic için de benzer şeyleri söylemek mümkün. Çok iyi oynamadığı bir maçı penaltıyı kaçırmasa 1 asist 2 golle tamamlayacaktı. Hakemin Tayfur’a çıkardığı kırmızı kart yanlıştı ve bu kararını da VAR’ın ikazıyla düzeltti. Kısacası heyecanlı bir maç oldu ama başta da dediğim gibi bu heyecan tek taraflıydı. Derbide futbol olarak Beşiktaş’ın geride kalması çok beklenen bir şey değildi. Ama Beşiktaş’ın şartları ve imkanları bu derbi için zorluklarla doluydu. Bunu da göz ardı etmemek lazım.
Sahada Fenerbahçe adına aksayan özellikle şu oldu diyebileceğimiz bir durum yoktu. Elbette pozisyon olarak hatalar vardı ama genel anlamda iyi bir Fenerbahçe vardı. Bir kişiyi ön plana çıkarmak gerekirse o da Ferdi’ydi diyebilirim. İrfan’ın saha içindeki performansı 90 dakikayı tamamlaması için yeterliydi. Hem topu direkten döndü hem yakaladığı pozisyonlarda istekliydi. Ve tüm bunlardan Fenerbahçe'nin kazandığı bir maçta bahsediyoruz.
Maç öncesi veriler Fenerbahçe lehineydi. İsmail Kartal şartları 90 dakika için daha müsait hale getirip daha iyi değerlendiren isim oldu. Rıza Çalımbay ise yapabileceklerini yaptı. İki takım arasında ciddi güç ve kalite farkı vardı. Fenerbahçe özellikle son Konferans Ligi’nde aldığı kötü mağlubiyeti çabuk unutmuş. Bu görüntüsüyle de gruptan çıkarım mesajı veriyor. Dün akşamki maç Beşiktaş’ı tamamen yarışın dışına itti diyebiliriz. Bundan sonra tüm hedef Avrupa olacaktır.
Şunu net bir şekilde gördük Fred olmadığı sürece Fenerbahçe sıkıntı yaşayabilir. Fred takımın güvenli eli pozisyonunda. İki bölgeyi de kullanabilme yeteneği, saha içinde arkadaşlarına sağladığı güven ve topa sahip olduğu her an özellikle öne oynaması Fenerbahçe için avantaj.
Maçın genelinde hakem kötü maç yönetmedi. Bariz pozisyonlarda VAR uyarısı yedi ki birkaç pozisyonu kaçırdı ama doğal pozisyonlardı. Kritik pozisyonlarda özellikle penaltı ve kırmızı kartta kötü yönetmediği bir maçta eksi puan yazılmasına sebep oldu. Beşiktaş adına ise Mert Günok’a da ayrı bir parantez açmak lazım. 3-1 kaybeden takımın en iyisiydi diyebiliriz. Bu, maç hakkında izlemeyenler için de daha net bir fikir vermiş olabilir.