Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi A Grubu 3. maçında karşılaşacağı Alman devi Bayern Münih grup kuralarının çekildiği günden bu yana birincilik koltuğunun en büyük favorisi konumunda. Peki Bayern Münih gerçekten de zaafı olmayan bir takım mı? Gelin birlikte Bayern Münih'in artılarını ve eksilerini inceleyelim.
Almanya'da uzun yıllardır şampiyonluğa ambargo koyan Bayern Münih önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da kadro kalitesinden ödün vermedi. Geçtiğimiz sezon Robert Lewandowski'nin yerini dolduramayan Alman devi, bu sezon başında yaptığı Harry Kane transferi ile yapbozun eksik parçasını doldurdu ve yeniden herkesin gıpta ile baktığı bir takım haline geldi. Hali hazırda kadrosunda bulunan Leroy Sane, Jamal Musiala, Kingsley Coman, Serge Gnabry, Thomas Müller gibi üst düzey hücumcularına Harry Kane'i ekleyen Bayern, savunma hattını ve orta sahayı da es geçmedi. Savunma hattına geçtiğimiz sezonun en popüler stoper oyuncularından biri olan Kim Min-Jae'yi katarak Dayot Upamecano ve Matthijs de Ligt'ın yanını güçlendiren Bayern, Joshua Kimmich ve Leon Goretzka gibi takımın bayrak oyuncularından oluşan orta saha rotasyonuna ise Bundesliga'nın en gözde oyuncularından Konrad Laimer'i kattı.
Bu sezon ligde ve Avrupa'da çıktığı hiçbir resmi maçı kaybetmese de Bayern Münih'in bu maçlarda kalesinde gördüğü gol sayısının fazlalığı dikkat çekti. 8 lig, 1 kupa, 2 Şampiyonlar Ligi ve 1 Süper Kupa olmak üzere toplamda 12 resmi maça çıkan Bayern Münih, bu maçların sadece 4'ünde kalesini gole kapatmayı başardı. Savunma hattının henüz iyi bir uyum yakalayamaması ve kaleci Manuel Neuer'in henüz sağlığına kavuşmaması sebebiyle alışılmışın dışında bir istatistik yakalayan Bayern Münih; Bayer Leverkusen'den 2, RB Leipzig'den ligde 2, Süper Kupa'da 3, Manchester United'dan ise 3 gol yiyerek bir maçta yediği gollerin fazlalığı ile de dikkat çekti.
Her ne kadar şu anda eski zamanlardan alışılan 'dokunulamaz' Bayern Münih'i göremesek de Alman ekibinin yıllardır benzer oyuncu profilleri ile oynaması ve sahaya hükmeden bir oyun kültüründen gelen oyuncuların (Thomas Müller, Joshua Kimmich vs.) halen kadro içinde bulunması, Bayern Münih'in korkutucu bir takım olarak görülmesi için yeterli. Belki şu anda o meşhur 'robotik' oyuna sahip değil Bayern Münih ancak sahada yine kaybetmekten nefret eden bir oyun anlayışı ile yer alacaklarına şüphe yok.
Bayern Münih, sezonun şu ana kadarki bölümünde diğerlerine oranla daha önemli olarak görülen maçlarda zorluk yaşadı. Sezonun ilk resmi maçı olan Süper Kupa maçında RB Leipzig'e 3-0 mağlup olan Bayern Münih, Leipzig ile ligde oynadığı maçtan da 2-2'lik beraberlik ile ayrıldı. Bunun yanı sıra Bundesliga'da liderlik yarışı verdiği Bayer Leverkusen'i kendi evinde ağırlayan Bayern, bu maçtan da 2-2'lik beraberlik ile ayrıldı. Şampiyonlar Ligi'nde oynadığı Manchester United maçından ise 4-3'lük galibiyetle ayrılan Alman ekibi, bu maçta büyük defansif zaafiyetler gösterdi. Grubun diğer maçında ise Kopenhag deplasmanında 67. dakikaya 1-0 geride giren Bayern, karşılaşmadan 2-1 galip ayrılarak 3 puanı güçlükle aldı.
Bayern Münih'in Alman teknik adamı Thomas Tuchel, her ne kadar geçtiğimiz sezon Julian Nagelsmann'ın yerine gelmesinin ardından takımın gösterdiği performans sebebiyle eleştirilse de sonuç oyunu ile Bayern Münih'e lig şampiyonluğunu getirmeyi başardı. Bu sezon da belli maçlarda takımın oynadığı oyun Tuchel'in eleştirilmesine sebep olsa da Şampiyonlar Ligi kazanmış bir teknik direktör olarak bu seviyelerin gerektirdiği yükümlülüklerin farkında olan Tuchel hem ligde hem de Şampiyonlar Ligi'nde namağlup devam etmeyi başardı. Belki gerçekten de Jupp Heynckes'in Bayern Münih'ini izlemiyoruz şu anda ancak Thomas Tuchel'in Bayern Münih'i de skora ulaşmayı çok iyi bilen ve yenilmesi oldukça zor bir takım imajı çiziyor.