DraCulio

Gheorghe Hagi'nin göreve gelmesi ile birlikte Romanya'da bütün spor bültenlerinde, bütün gazetelerde her gün en az bir kere Rumen teknik adamın ve Galatasaray’ın ismi geçmeye başladı. Öyle ki Türkiye basınından daha çok transfer yolladı Romanya basını Galatasaray'a. Hal böyle olunca Juan Culio haberi de Sporx tarafından kesin olarak verilene kadar bana inandırıcı gelmedi. Dezenformasyonun beni yanıltmasına, bu haberi iki gün atlamama bir özür olarak videolardan izlediklerim ile, sözlük-forum yorumları ile değil, geldiği CFR 1907 Cluj takımı taraftarının yorumları ile bu transferi analiz etmek istiyorum.

Romanya'nın doğusundaki Steaua - Dinamo Bükreş kanadından sıyrılan Dracula'nın memleketi Transilvanya bölgesinin son yıllardaki en iyi takımı CFR 1907 Cluj, son şampiyon olarak başladığı lige kabus gibi bir giriş yaptı bu sene. Devrenin yarısında yaşadığı sıkıntıları bir nebze de olsa atabilen CFR Cluj son haftalardaki yükselen grafiğine rağmen devreyi ancak 8. bitirebildi. Bu toparlanmasında ve son yıllarda kazanılan başarılarında Galatasaray'ın yeni transferi JuanEmmanuelCulioyani nam-ı diğer Draculio'nun payı büyükmüş CFR Cluj taraftarına göre. Son izlediğim Steaua Bükreş – CFR Cluj maçında da taraftarını haklı çıkaracak bir performans göstermişti.
 

Özet olarak sezona beklentilerin çok altında başlayan iki kulüpten CFR Cluj'un umudu, yine aynı şartlar altındaki Galatasaray'a umut olarak geldi. Peki CFR Cluj taraftarı bu kaybı ve Juan Emmanuel Culio'yu nasıl değerlendiriyor?
 

Taraftarlardan biri bu şekilde yorumluyor Culio'nun gidişini. Ona göre Culio son sezonunda fazla etki gösteremese de, Cluj'un sahip olduğu 2 şampiyonluk kupasında da emeği yüksekti. "Draculio takımı taşıyacak bir karaktere sahip. Roma maçı dışında hiçbir maç için Culio bu maçın yıldızıydı diyemem ama bu sezon da dahil geldiği ilk sezondan beri hiçbir maç için bu maçı Culio yüzünden kaybettik de demedik. Onun gidişi bizim için büyük bir kayıp. Yeri doldurulamayacak bir kayıp değil, ama takım bu haldeyken onun gibi bir liderin gidişi aptallık."

Bir başka taraftar ise Draculio'nun sadece hırslı yapısına vurgu yapıyor.
 

"O takımı için canını dişine katar oynar. Takımı kaybederken top kaptırdığında fiziğinden beklenmeyecek kadar çevik geri döner. Kaybetmeyi asla düşünmez. Takımı kaybetse bile o maça devam eder, sahada bağırır, koşar, herkesi yönetir. Bu sezon takım bu haldeyken onun gidişi sahada oynamaya hevesi olmayan futbolcularımızı iyice durduracaktır. Galatasaray 90 dakika içerisinde onun uyarılarını dinlemez ve istediklerini yapmaz ise ondan başarı beklemeyin, çünkü o Turan (Arda) gibi bir sihirbaz değil."

 

"Andrea Mandorlini gidene kadar ve Trombetta zamanında Draculio takım için gerçekten de iyi bir parçaydı. Çünkü o her Arjantinli gibi İtalyan futbolu ile harikalar yaratabilen bir oyuncu. Ama Sorin Cârtu ve Alin Minteuan (son 2 teknik adam) onu sistemine yerleştiremedi. Gönderilmesinin nedeninin bu olduğunu düşünüyorum. Hagi ona sisteminde çok özel bir yer ayarlamalı, yoksa sahada sadece bağıran bir Culio izleyebilirsiniz."

 

Genel olarak benzer yorumlarla karşılaştığım için uzatmak istemiyorum yorumları. Yorumlardan anladığım kadarıyla Draculio tam anlamıyla bir takım oyuncusu. Savaşçı, kaybetmekten hoşlanmayan fakat yetenekleri sınırlı bir kanat. Yine Rumenlerin söylemlerine göre kanattan ziyade başarılı bir orta saha oyuncusu.

Yorumlar bana Lorik Cana'yı hatırlattı. Fakat Cana'yı beğenmeyen bir futbol ülkesinde yaşıyoruz. Cana'dan yetenek olarak daha ileri mi daha geri mi bunu izledikçe göreceğiz fakat henüz takım olamamış ve bu kadrosu, bu yönetim anlayışı ile takım olmaktan uzak görünen Galatasaray'da böyle bir takım oyuncusu ne kadar başarılı olur şüpheli. Cana için en umutlu bakan futbolseverlerden biri olarak açıkçası Culio'nun gelişi beni memnun etti. Umarım geri kalan futbolcular Culio, Cana gibi takım oyuncularına uyar da Galatasaray asıl ihtiyacı olan takım hüviyetine bir an önce kavuşabilir!
 

Takip etmek isteyenler için: