Çakmak'tan, Cavcav'a, ''56 milyon gelirden ne kadar kaldı?''

Gençlerbirliği'nde, 2017 Ekim ayında istifa eden dört yöneticiden biri olan Arda Çakmak, Murat Cavcav'ın karşısında Gençlerbirliği başkanlığına aday olduğunu açıkladı, açtı ağzını yumdu gözünü.

Haber; DHA
Sporx'e ücretsiz abone ol,ilk bilen sen ol!
Çakmak'tan, Cavcav'a, ''56 milyon gelirden ne kadar kaldı?''
Klavye okları ile sonraki ya da önceki habere geçebilirsiniz.
28 Mart 2018 11:54
Gençlerbirliği eski yöneticisi Arda Çakmak, başkanlığa aday olduğunu açıkladı.

İlhan Cavcav'ın vefatının ardından Başkan olan oğlu Murat Cavcav'ın yönetiminde yer alan ve 2017 Ekim ayında istifa eden dört yöneticiden biri olan Arda Çakmak, Mayıs ayında yapılacak olan genel kurul öncesi adaylığını duyurdu.

Arda Çakmak, yaptığı yazılı açıklamada, futbolun hayattan çok daha gerçekçi olduğunu ve yanlışta ısrar edenlerin yok olacağını ifade ederek, bu sezon Gençlerbirliği'nde yaşananlara işaret etti. Geçen hafta içinde Ümit Özat'ın basın toplantısı düzenleyerek antrenmanları basına kapatmasını da eleştiren Arda Çakmak, teknik kadroyla yönetim kurulunun ayrı düştüğünü ifade etti.

Arda Çakmak'ın yaptığı yazılı açıklama şu şekilde:
"Futbol hayattan çok daha gerçekçidir; yanlış yaparsanız kaybeder, yanlışta ısrar ederseniz yok olursunuz. Malum olduğu üzere 2017-2018 sezonu geçen yıl kaybettiğimiz Onursal Başkanımız İlhan Cavcav'ın adıyla oynanıyor. Ancak Gençlerbirliği bu sezonun ve şanlı tarihinin hatrına yakışmayacak bir performansa sahip. Ligin bitmesine sekiz hafta kala puan tablosunda tehlikeli bir pozisyondayız. Öyle görünüyor ki önümüzdeki sekiz hafta boyunca yaşanacaklar Gençlerbirliği'nin gelecek yıllarını belirleyecek kadar hayati önem taşıyor.

Ancak geçen hafta boyunca kamuoyunda yaşananlar Gençlerbirliği'nde yönetim ve teknik kadronun tehlikenin farkında olmadıklarını gösteriyor. Belki umurlarında bile değil. Kendi ifadelerinden anladığımız şu: Bütün bu olan bitenlere rağmen en sonunda birileri cesaret edip teknik adamın oynattığı futbolu eleştiriyor. O da basın mensuplarını toplayıp 'değerlendirme' adı altında basın üzerinden kendisini eleştirenlere cevap veriyor. Umalım ki yaşadıkları utançtan olsun bir demir perde ülkesi gibi içine kapanmış kulüpte teknik kadroyla yönetim kurulunun ayrı düştüğü açıktır. Ama olan yine basın mensuplarına olmuş, ilk defa bir teknik adam elle tutulur bir gerekçe sunmadan 'antrenmanları basına' kapattığını bir basın toplantısında açıklamıştır. Dahası bir kaç gün sonra Gençlerbirliği'nin o benzersiz ismi, bütün bu komediyi savunan garip bir açıklamanın altına imza diye atılmıştır.
Sadece kulüp içinden gelen eleştiriler karşısında sağduyusunu kaybetmiş, sekiz maç oynanmadan paniğe kapılmış bu yönetim anlayışı herkesi olduğu gibi beni de endişeye düşürmektedir. Çünkü henüz son sekiz maçtan hiç biri oynanmadı? Henüz en önemli rakiplerimizle karşılaşmadık? Şimdiden bunca paniklemiş bir yönetim iki hafta sonra eğer teknik adamın söylediği gibi rakiplerine yenilirse ne yapacak? Sadece sahada oynanan oyuna içlerinden biri 'rezalet' dedi diye efelenen teknik adama haddini bildiremeyenler yanlışları yüzlerine söylendiğinde ne diyecek, nereye bakacak?

Daha milyonlarca Euro harcanarak alınmış yabancı oyuncularınızın tek tek isimlerini ve kaç dakika oynadıklarını söylemedik? Daha sezon ortasında 'annem hasta' diye kulübü ve şehri terk eden oyuncunun neden Ankara'ya bir defa bile gelmek istemediğinden kimsenin haberi yok. Sezon bitmeden sözleşmesini feshettiğiniz oyuncunun size gönderdiği mesajları yine sadece siz okudunuz? Daha bir yıl önce kasamızdaki 56 milyona ek olarak transfer ve yayın gelirlerinden geriye kaç lira kaldığını kimse sormadı?

Ben Gençlerbirliği'nin sezon sonunda bu formaya emek vermiş onlarca futbolcumuzun ruhuyla, armadaki şimşeklerin ışığı, taraftarımızın sevdasıyla ligde kalacağından eminim. Ama şu kesin, her zaman övündüğümüz ekonomik bağımsızlığımız tehlikededir! Mesele düşmek, kalmak değildir! 95 yılda Gençlerbirliği için oynayan her futbolcunun, çalışan her işçinin, görev alan her yöneticinin, sevdalanan her taraftarın dişiyle, tırnağıyla, alın teriyle yaşattığı bir kurum yok olmak tehlikesiyle karşı karşıyadır!

Mayıs ayında, puan tablosunda nerede bulunursa bulunsun herkese malum ki Gençlerbirliği Spor Kulübü'nün mevcut yönetimi 2017-2018 İlhan Cavcav sezonunda başarısız olmuştur. Ama Gençlerbirliği'ni sevenler şunu bilmelidir ki ben Arda Çakmak, bu armayı yaşatmak isteyen herkesle beraber önümüzdeki Mayıs'ta yapılacak genel kurulda, orada olacağım! Gençlerbirliği ile kalbi çarpan her üyemizden ricam aidatlarını bir an önce yatırıp üyeliklerine sahip çıkmalarıdır. İnancım şudur ki bizler yani Gençlerbirliği'ni sevmeyi kendi hür iradesiyle seçmiş olanlar oldukça Gençlerbirliği de var olacaktır! Biz mücadele edeceğiz, Gençlerbirliği kazanacak!

ARDA ÇAKMAK KİMDİR?
Arda Çakmak, Ankara Yükseliş Koleji'nden mezun olduktan sonra Amerika'da California State University'den İnşaat Mühendisliği diploması aldı. İnşaat, Madencilik ve Enerji sektörlerinde Türkiye ve Yunanistan, Mozambik, Türkmenistan gibi çeşitli ülkelerde yatırımları bulunan Artes grubu şirketlerinin yönetim kurulu başkanlığını yapan Arda Çakmak babadan Gençlerbirliği taraftarı. 1981 yılından itibaren İlhan Cavcav'ın başkanlığında yönetim kurullarında görev alan Remzi Çakmak'ın oğlu. Çakmak, İlhan Cavcav'la da yakın mesai yürüttü. 2001 yılında bugün Hacettepe adıyla Spor Toto 2'nci Lig'de mücadele eden Gençlerbirliği Asaş'da başkanvekilliği yapan Çakmak 2002 yılından İlhan Cavcav'ın vefat ettiği 2017 yılına dek kurulan yönetim kurullarında çeşitli görevler aldı. 2015-2017 yılları arasında Hacettepespor'un da başkanlığını yapan Arda Çakmak bu sezon başında Ekim ayı içinde üç diğer yönetim kurulu üyesiyle beraber Gençlerbirliği Başkanı Murat Cavcav'ın şahsi yönetim anlayışını, transfer politikalarını ve teknik kadro seçimi konusundaki tavırlarını gerekçe göstererek istifa etmişti.

Tümü
 Reklam