Portland Trail Blazers ekibi, bu sezonki beklenenin üstünde performansını Damian Lillard'la birlikte C.J. McCollum'a da borçlu. Peki sezonda tahmin edilenden çok daha iyi performans gösteren McCollum'un bu Blazers organizasyonunda yeri 'franchise' oyuncusu olacak kadar önemli yere gelebilir mi?
Portland Trail Blazers, 2015-16 sezonuna yaz döneminde ilk 5 oyuncusunun 4'ü serbest kalma veya takas aracılığıyla gitmesi üzerine, doğal olarak gayet düşük beklentilerle girmişti. Takımda ilk 5'te tek başına kalan All-Star guard Damian Lillard'ın yanına, Dallas Mavericks ile dört senelik kontrat imzalayan Wesley Matthews'un gitmesi sonucu, takımdaki ve ligteki üçüncü yılını geçiren C.J. McCollum geçti.
15.7 DAKİKANIN ÜZERİNE ÇIKAMIYORDU
Ligteki ilk 3 sezonunda McCollum benchten gelerek limitli bir rolde oynadı, bu da maç başına 15.7 dakikaydı. Çaylak senesinde sadece 38 maçta oynayan McCollum, daha sezonun ilk 6 haftasında sol ayağındaki bir kemiği kırmasından ötürü geçirdiği sakatlık yüzünden forma giyememişti. İkinci sezonunda yavaş yavaş rolünün arttığını gören McCollum, 3 maçta ilk 5 başladı fakat oynama süresi neredeyse aynıydı.
Bu durumlar kendisinin bir ilk 5 olup olamayacağı ve hücumda güvenilir kilit bir isim olup olamayacağı ile ilgili sorular sorulmasına yol açtı. Kendisi de bu soruya bu sezon Trail Blazers'ın playoff sıralamasında Batı'da 6. sırada olmasının en büyük etkenlerinden biri olarak cevap verdi. 20.9 sayı ortalamasıyla tüm ligte 19. sırada olan McCollum, Batı guardları arasında ise 6. sırada. Bu sezon Blazers hücumunda iyi derecede güvenilen bir oyuncu olan 24 yaşındaki isim, bu sezon bir maç dışında oynadığı tüm maçlarda çift hanede skor üretti.
Bu sezon 39 kere 20 sayıyı geçmiş olan McCollum, 4 maç üstüste 25+ sayı atan da 4. oyuncu oldu. Aynı zamanda New Orleans Pelicans'a karşı da 37 sayı bularak kariyer rekorunu kırdı.
Organizasyon tarihinde Hall of Famer oyuncu Clyde Drexler'dan sonra ilk defa 35 sayı, 11 ribaund, 9 asist ve 4 top çalmayı aynı maçta kaydeden isim olan McCollum, geçen bütün sezon attığı toplam 424 sayıyı, bu sezonun ilk 22 maçında attı.
Lillard ile birlikte en iyi 'backcourt' ekiplerinden olan bu ikili, maç başına rakip potaya maç başı 45.9 sayı bırakıyor. Bu ikili aynı zamanda organizasyon tarihinde George Gervin ve James Silas'ın 1980'de yaptığından beri ilk defa üstüste 2 maç 30'ar sayı atan bir ikili. 'Franchise' oyuncusu kavramına şu anda Damian Lillard'ın daha yakın olması gibi bir durum olsa da, McCollum bu kavrama henüz çok uzak değil, keza kendisi bu sezon 'En Çok Gelişme Gösteren Oyuncu' ödülünü kazanabilir. Bu yarışta da kaliteli rakiplere sahip olan McCollum'un en dikkatli olması gereken isim ise Golden State Warriors'ın savaşçı ismi Draymond Green.
Komik bir şekilde kayda değer bir çoğunluk bu ödüle geçen yılın MVP'si Stephen Curry'yi layık görüyor, zira Curry geçtiğimiz seneden de gelişmiş bir durumda olduğu için, asist ve serbest atış rakamları dışında her istatistiğinde yükselme gösterdiği için hiç kimse buna 'hayır' diyemiyor.
Üçüncü sezonunda takımına yaptığı kayda değer yardımlar göz önüne alındığında, McCollum henüz bir franchise oyuncusu olmasa da, kesinlikle yetenekleri ve tarzı ile bu olgudan tamamen uzak diyemeyiz. Çoğunlukla ihtiyacı olacak şey, bu sene olduğu gibi kendisine verilmesi gereken bir rol.
YAZI: DOĞUŞ ÇİFTÇİ
Portland Trail Blazers, 2015-16 sezonuna yaz döneminde ilk 5 oyuncusunun 4'ü serbest kalma veya takas aracılığıyla gitmesi üzerine, doğal olarak gayet düşük beklentilerle girmişti. Takımda ilk 5'te tek başına kalan All-Star guard Damian Lillard'ın yanına, Dallas Mavericks ile dört senelik kontrat imzalayan Wesley Matthews'un gitmesi sonucu, takımdaki ve ligteki üçüncü yılını geçiren C.J. McCollum geçti.
15.7 DAKİKANIN ÜZERİNE ÇIKAMIYORDU
Ligteki ilk 3 sezonunda McCollum benchten gelerek limitli bir rolde oynadı, bu da maç başına 15.7 dakikaydı. Çaylak senesinde sadece 38 maçta oynayan McCollum, daha sezonun ilk 6 haftasında sol ayağındaki bir kemiği kırmasından ötürü geçirdiği sakatlık yüzünden forma giyememişti. İkinci sezonunda yavaş yavaş rolünün arttığını gören McCollum, 3 maçta ilk 5 başladı fakat oynama süresi neredeyse aynıydı.
Bu durumlar kendisinin bir ilk 5 olup olamayacağı ve hücumda güvenilir kilit bir isim olup olamayacağı ile ilgili sorular sorulmasına yol açtı. Kendisi de bu soruya bu sezon Trail Blazers'ın playoff sıralamasında Batı'da 6. sırada olmasının en büyük etkenlerinden biri olarak cevap verdi. 20.9 sayı ortalamasıyla tüm ligte 19. sırada olan McCollum, Batı guardları arasında ise 6. sırada. Bu sezon Blazers hücumunda iyi derecede güvenilen bir oyuncu olan 24 yaşındaki isim, bu sezon bir maç dışında oynadığı tüm maçlarda çift hanede skor üretti.
Bu sezon 39 kere 20 sayıyı geçmiş olan McCollum, 4 maç üstüste 25+ sayı atan da 4. oyuncu oldu. Aynı zamanda New Orleans Pelicans'a karşı da 37 sayı bularak kariyer rekorunu kırdı.
Organizasyon tarihinde Hall of Famer oyuncu Clyde Drexler'dan sonra ilk defa 35 sayı, 11 ribaund, 9 asist ve 4 top çalmayı aynı maçta kaydeden isim olan McCollum, geçen bütün sezon attığı toplam 424 sayıyı, bu sezonun ilk 22 maçında attı.
Lillard ile birlikte en iyi 'backcourt' ekiplerinden olan bu ikili, maç başına rakip potaya maç başı 45.9 sayı bırakıyor. Bu ikili aynı zamanda organizasyon tarihinde George Gervin ve James Silas'ın 1980'de yaptığından beri ilk defa üstüste 2 maç 30'ar sayı atan bir ikili. 'Franchise' oyuncusu kavramına şu anda Damian Lillard'ın daha yakın olması gibi bir durum olsa da, McCollum bu kavrama henüz çok uzak değil, keza kendisi bu sezon 'En Çok Gelişme Gösteren Oyuncu' ödülünü kazanabilir. Bu yarışta da kaliteli rakiplere sahip olan McCollum'un en dikkatli olması gereken isim ise Golden State Warriors'ın savaşçı ismi Draymond Green.
Komik bir şekilde kayda değer bir çoğunluk bu ödüle geçen yılın MVP'si Stephen Curry'yi layık görüyor, zira Curry geçtiğimiz seneden de gelişmiş bir durumda olduğu için, asist ve serbest atış rakamları dışında her istatistiğinde yükselme gösterdiği için hiç kimse buna 'hayır' diyemiyor.
Üçüncü sezonunda takımına yaptığı kayda değer yardımlar göz önüne alındığında, McCollum henüz bir franchise oyuncusu olmasa da, kesinlikle yetenekleri ve tarzı ile bu olgudan tamamen uzak diyemeyiz. Çoğunlukla ihtiyacı olacak şey, bu sene olduğu gibi kendisine verilmesi gereken bir rol.
YAZI: DOĞUŞ ÇİFTÇİ