- İbrahimoviç ile bu uyumunu değerlendirir misin?
"Müthiş bir oyuncu. Her yönüyle örnek bir profildir. Çok kupalar kaldırdı, böylesi tecrübeli bir oyuncu ile oynamak benim için şereftir. Saha içinde çok iyi anlaşıyoruz, o benim oyun stilimi, ben de onun oyun stilini iyi biliyorum. İkimiz birbirimizi çok iyi tamamlıyoruz. Sahada ne yapacağımızı iyi biliyoruz. O beni arıyor, ben de saha içinde onu arıyorum. Bu özelliklerimiz takımın başarısına büyük katkı sağlıyor"
- Uzun bir aradan sonra Juventus’u yenme başarısını gösterdiniz. Üstelik 2-0’dan müthiş geri dönüş yaptınız, skoru 4-2’ye getirdiniz?
"Evet, bizim için önemli bir geri dönüştü. Takım halinde iyi çalıştığımız zaman yenemeyeceğiz rakip yoktur"
- Sözü yine İbrahimoviç’e getiriyoruz, onunla ilgili beğenilerini soruyoruz...
"Adam 38 yaşında... Onun hırsı, profesyonelliği inanılmaz. Kendisine çok iyi bakıyor, takıma yardım ediyor, gençlere destek veriyor. Tabi ki bizler de ondan çok şeyler öğreniyoruz. Örnek bir adam...” Bana da pozisyon geldiği zaman vur, çok etkili şutların var, korkma’ gibi şeyler diyor... Artı, paslarımı çok beğeniyor, savunmaya yardım ettiğimi de biliyor."
- Milan’la bir yıl daha sözleşmen var, ne düşünüyorsun?
"Hiç bir şey düşünmüyorum, varsa yoksa futbolumu oynamak. Kaldı ki Milan’da kendimi çok mutlu hissediyorum. Sözleşmem var, yenilemek istiyorlar. Ne var ki, bu tamamen menajerimin alanına giriyor. Benim işim sahada top oynamak, gerisi ona kalmış. Tabi ki son kararı ben vereceğim. Ne var ki menajerim benim geleceğimi düşünüyor, en iyisini yapmaya çalışıyor."
- Teknik direktör Pioli senden çok memnun... Bire bir görüşmelerde aranızda nasıl konuşmalar geçiyor?
"Uyumumuz müthiş diyebilirim. Onun bana verdiği özgüven her şeye bedel... Tabi ki bire bir sohbetlerimiz oluyor. Futbolun yanı sıra özel hayatımızla da yakından ilgileniyor. Özgüven sadece futbolda değil, hayatın her yönünde çok önemlidir. Hocamız bu anlamda bana müthiş bir özgüven aşıladı, bunun da karşılığını sahada ispatladım. Hocamız rahat olmamı sağladı. Bana hareket özgürlüğü verdi. En önemli yanı ise futbolcularla fikir alışverişinde bulunmasıdır. Her oyuncunun ne düşündüğünü bilmek istiyor, çok haklı da. Paylaşımcı bir teknik direktör sahibiz. Beni merkezde oynatıyor, ben de oyunu açma adına her şeyi yapıyorum, yaptığıma da inanıyorum."
- Peki, yeniden Almanya’ya dönüş olabilir mi?
"Bu konuda yazılan haberlerin tamamı yalan... Niye döneyim ki? Mutsuzluğun olduğu yerde başarı da olmaz. İtalya’da bu anlamda çok mutluyum, dönmek gibi bir düşüncem şu ana kadar asla yok."
- Rotayı ertelenen Avrupa Şampiyonası finallerine çevirdik...
"Ertelenmesi hem avantaj, hem de dezavantaj oldu açıkçası. Avantajımız; sakat arkadaşlarımız vardı, onlar düzeldi, 2021’de aramızda olacaklar. Bundan da çok mutluyum. Dezavantaja gelince, ‘keşke oynasaydık’ diye içimden geçirdim hep... Turnuva süresince müthiş bir hava yakalamıştık. İstim üzerindeydik, iştahlıydık, istekliydik. O havayla finallerde büyük başarılara yürürdük de ondan"
- Peki, 2021?
"Tabi ki aynen yolumuza emin adımlarla devam edeceğiz. Orada güzel başarılar elde edeceğimize inanıyorum. İlk hedefimiz tabi ki gruptan çıkmaktır. Bunu da başaracağımızdan asla kuşkum yok."
- Üç büyükler ilk kez yarışın dışında kaldı, buna ne dersin?
“Demek ki sadece artık onlar değil, diğer takımlar da yarışta söz sahibiler. Çok takımlı yarış iyidir, ülke futbolunun kalitesini bir tık yukarı çeker. Fiziği elverdiği sürece futbol oynayacağını da sözlerine ekleyen Çalhanoğlu, “Milli takım oyuncusu olarak beni izleyenleri ve güvenenleri asla mahcup etmeye ceğim. Herkesten Allah razı olsun, onların dua ve sevgileri gücüme güç katıyor, sağ olsunlar”
- Daha çok gençsin, acaba günün birinde Türkiye’ye gelir misin?
"Tabii ki, ilerde neden olmasın? Galatasaraylı olduğumu herkes biliyor, bunu söylemekten hiç bir sakınca görmüyorum. Ama Avrupa’da büyük hedeflerim var, onları yakalamak istiyorum. Avrupa’da büyük takımlara transfer olmak istiyorum.
-Örneğin Barcelona mı kaptan?
"Kim nasıl anlıyorsa ağabey... Bu büyük hedeflerime Avrupa’da ulaşacağıma inanıyorum. Bunun için durmadan çalışacağım, asla yılmayacağım, başaracağım."
- Acaba pandemi sürecini nasıl geçirdi Hakan Çalhanoğlu?
"Neticede uzun süre eve kapandık doğal olarak. Öncelikle sağlığıma ve yediğime, içtiğime çok özen gösterdim. Kulüpten gelen çalışma programlarına harfiyen uydum, bir gün olsun aksatmadım. Pandemi süresince bu özenli ve dikkatli çalışmalarım, takımın ilk antrenmanına bile olumlu yansımalar yaptı. Hiç kilo almadım, takım antrenmanlarında, özellikle koşularda fiziksel olarak hep öndeydim."
Şu sıralarda Almanya’da ailesiyle hasret gideren Hakan Çalhanoğlu diğer yandan da SMA Tip1 hastası olan Yağız Ege adlı oğlumuza destek kampanyası çalışmalarını devam ettiriyor. Kendisi de yardım yapan ancak rakamını açıklamayan Hakan, “Bir milyon euroyu geçtik... Hedefimiz 2 milyon euro... İnşallah bu parayı toplayacağız, onu hayata bağlayacağız. Herkesi bu kampanyaya destek vermeye çağırıyorum” dedi.