Fenerbahçe'nin finans danışmanı Serdar Yıldız, 2020-2021 Sezonu Süper Lig Takım Harcama Limitleri konusunda FBTV'ye açıklamalarda bulundu.
Yıldız, Fenerbahçe'nin bu sezon hiçbir şey yapmaması halinde bile sezon sonu ceza alacağına dikkat çekti.
Serhat Yıldız'ın açıklamaları şu şekilde;
"GEÇMİŞ SEZONLARA YAKIN LİMİTLER"
"TFF kulüplerimizin 2020/21 sezonunda geçerli olacak harcama limitlerini yayınladı. Takım harcama limitlerine baktığımızda kulüplere geçmiş sezonlara yakın şekilde limitler verildiğini görüyoruz. Geçen sene 18 kulübe 330 milyon euro limit tanılmanırken, bu sene 21 kulübe 307 milyon euro limit tanımlandığını görüyoruz. Takım sayısındaki artışa rağmen euro bazda bu limitlerin düşmesi futbol ekonomisinin de gerilediğinin önemli göstergelerinden biridir."
"TÜM HARCAMALAR BU LİMİTE DAHİL"
Bahsedilen sezon futbolcu menajer ve transfer harcamalarını içeren bir hesaplama yöntemi. Bu bir transfer bütçesi olarak algılanmamalı. Mevcut ve yeni oyuncularınızın bütün harcamalarını bu limite sığdırmak zorundasınız.
"ADALETTEN UZAK, GERÇEKÇİ DEĞİL"
"Kulübümüz için 154 milyon TL belirlendi. Diğer kulüplerle kıyaslandığında bunun adaletten uzak olduğunu görüyoruz. 19/20 sezonunda yüzde 30'luk bir tasarrufla bu harcamalarda 64 milyon euro'ya indiğimizi görüyoruz. Yönetimimiz gerekli önlemleri alıyor diye düşünebiliriz. Bize açıklanan limit 18-19 milyon eurolara karşılık geliyor. 64 milyon euro'dan 19'a inmemizi istiyor talimat bizden ve bunu 1 sezonda yapmamızı istiyor. Bu da açıkçası çok gerçekçi değil. Gerçekçi olmayışının aslında birkaç tane nedeni var. En önemli maddesi, ana para ödemelerinin limitten düşülmesi."
"154 MİLYONDAN 1 MİLYAR MI DÜŞECEK?"
Bir kulübün kullanmış olduğu bir kredi varsa eğer bu kredinin 20/21 sezonuna denk gelen ana para ödemelerini "ben sizin limitinizden indiririm diyor" TFF. Aslında TFF şunu benimsiyor: Bir kulübün kredi geri ödemesi varsa bu geri ödemeyi yapabilmek için limitini de bu kadar indirmesi gerekiyor. Buradan baktığımızda aslında çok mantıklı çok makul gibi görebiliriz. Ancak kulüplerin içinde bulunduğu mevcut durumda bu olmaz. Fenerbahçe'nin mesela toplam finansal borçlarının 2 Milyar Lira'nın üstünde olduğu her yerde açıklanıyor. 9 aylık mali tablolarda KAP'ta yapılan açıklamaya baktığımızda kulübün kısa vadeye düşen finansal borç ödemeleri 1 milyar tlnin üzerinde. Biz yapılandırma protokolünü imzalayamadığımız için borçlarımız şu anda kısa vadede görünüyor. 1 Milyar TL üzerindeki ana para ödemenizi limitten düşelim diyor TFF. Ancak en yüksek açıklanan limite, Galatasaray'a baktığımızda 429 milyon TL'lik bir rakam var. Bu limitin neresinden siz 1 Milyar düşebilirsiniz? Düştüğünüz zaman eksi çıkar. Eksi de anlamsız bir seviyeye geldiği için belli yöntemlerle eksileri 0 alırsınız, iki yöntemin ortalamasını aldığınız zaman da 154 milyon gibi bir değer hesaplanıyor. Fenerbahçe'nin 1 Milyar Lira üzerindeki kısa vadeye düşen kredi ödemesini 1 senede yapması mümkün değildir. Bu her sene böyleydi. Biz 1 Milyar TL geri ödeme mi yaptık? Hayır, yapmadık. Bu ödemeyi yönetmeniz lazım. Ne yapmalısınız? Ödeyebilirsiniz bir kısmını ya da belli kısmı için başka bir borç bulup yapabilirsiniz. Vadesi gelen borçlarınızı da öteleyebilirsiniz bankalarla anlaşıp. Diğer kulüplerle olduğu gibi bizim de 1-2 sene boyunca anlaşma koşullarına göre belli süre için ana para ödemeniz olmaz. Bunu kulüp böyle yönetebilir. Bu süreçler kulübnün borcunu yönetmesiyle alakalıdır. Borcun yönetimi ile harcamanın yönetimi ayrı kavramlardır. İç içe soktuğunuzda 1 milyarlık krediyi 300-400 milyondan inmeye çalıştığınız anlamına gelmektedir. Yapılandırma yapıldığında, dördüncü, beşinci yılında kamuoyundan duyduğumuz ana paranın 3'te 2'sinin geri ödenmesi gibi anlaşmalar var. Bu da zaten makul olmayacaktır.
"SÖZLEŞMESİ BİTENLERİN YERİNE OYUNCU ALAMIYORUZ"
"Zaten bu harcama limitinin gerçek dışı olduğunu diğer kulüplerle kıyasladığımızda herkes anlar diye düşünüyorum. Yüzde 30'luk tasarrufla 64 milyon euro seviyesine indiğini görüyoruz. Ancak limitte 22 milyon euro'ya inmesi bekleniyor Fenerbahçe'nin. Zaten 64 milyon geçen sene harcaması olan bir kulüp, mevcut oyuncularıyla 40 milyon euro seviyesinde olacağını tahmin edebilirsiniz. 40 milyon euro seviyelerinde halihazırda devam eden oyuncularınızın yükümlülüğü var. Talimat şunu söylüyor: "Giden gitti, ayrılanın yerine kimseyi alma. Devam eden oyuncuların yarı değerinde olan oyuncuları elden çıkar. Ancak bunları fesih ederken para ödeme. Çünkü ödersen onu da limite sokarım. Bir şekilde gönder, yarısını emdikten sonra oyuncu satarsan sattığın kadar alırsın diyor." Burada anlatırken böyle olabilecekmiş gibi geliyor ama fiiliyatta maalesef böyle bir takım planlaması mümkün görünmüyor. Futbolun gerçeklerinden o yüzden uzak olduğunu savunuyoruz. Sözleşmesi biten oyuncuların yerine yenisini alamıyorsunuz."
"2 SANTRFORUN SÖZLEŞMESİ BİTSE, YERİNİ DOLDURAMAZSINIZ"
"1- İki santrfor var diyelim, ikisinin de sözleşme bitiyor ve yerine santrfor alamıyorsunuz. Çünkü sizin yükümlülüğünüz var."
"TASARRUFUN ÖNÜNE GEÇİYOR"
"2 - Diyelim yüksek maliyetli oyuncunuz var. Belki daha önce anlaşma yapılırken hata yapılmış ya da maliyetinin karşılığında perfromansını sergileyemediğini düşünüyorsunuz ve bu oyuncuyu göndermek istiyorsunuz. Siz bu oyuncuyu gönderdiğiniz zaman yerine daha az maliyetli oyuncuyu da alamıyorsunuz. O zaman ne oluyor? Kulüp, yüksek maliyetli olanı elinden çıkartamıyor. Yerine düşük maliyetliyi alamayacak çünkü. Aslında bu, tasarrufun önüne geçiyor."
"40 MİLYONLUK TEKLİFİ BİLE DEĞERLENDİREMİYORSUNUZ"
3 - Parlayan bir oyuncunuz var. Teklif gelecek, 30 milyonluk, 40 milyonluk. Transfer karının 3'te 1'i limite dahil olacağı için siz o 40 milyonluk teklifi bile değerlendiremeyeceksiniz. Çünkü önemli bir oyuncunuzu satmanız gerekecek ve onun yerine oyuncu koyamayacaksınız. Bu da kulüplerin para kazanmasının önüne geçiyor.
"F.BAHÇE, BİR ŞEY YAPMASA BİLE CEZA ALACAK"
En önemlisi şu: Bütün aksiyonlar, kulüplerin FFP seviyesine gelmesi için yapılıyor. Finansal anlamda adil oynanması için yapılıyor. Ancak biz bu çıktılara baktığımız zaman ne finansal, ne sportif ne de hukuki açıdan adaletten söz edebileceğimizi pek düşünmüyoruz. Futbol ekonomisi ne kadar daha küçülür, yayın ihalemizde ne şekilde görüşmeler seyreder? Bunları herkesin de düşünmesi gerek. Sözleşmesi bitenleri gönderip, yerine kimseyi almayıp, altyapı takviyesiyle mevcut harcamaları 40 milyona indirdiğimiz zaman bile sezon sonundaki denetimlerde diyecekler ki: "Talimatın şöyle bir maddesi var, ona göre ben size cezai işlem uygulayacağım. 3 puan silinmesi, transfer yasağı, kadro kısıtlaması, para cezası gibi cezalardan birkaçının uygulanması gerekiyor." Hiçbir aksiyon yapmadığımız ortamda bile ceza alacağımız bir ortam var.
Yıldız, Fenerbahçe'nin bu sezon hiçbir şey yapmaması halinde bile sezon sonu ceza alacağına dikkat çekti.
Serhat Yıldız'ın açıklamaları şu şekilde;
"GEÇMİŞ SEZONLARA YAKIN LİMİTLER"
"TFF kulüplerimizin 2020/21 sezonunda geçerli olacak harcama limitlerini yayınladı. Takım harcama limitlerine baktığımızda kulüplere geçmiş sezonlara yakın şekilde limitler verildiğini görüyoruz. Geçen sene 18 kulübe 330 milyon euro limit tanılmanırken, bu sene 21 kulübe 307 milyon euro limit tanımlandığını görüyoruz. Takım sayısındaki artışa rağmen euro bazda bu limitlerin düşmesi futbol ekonomisinin de gerilediğinin önemli göstergelerinden biridir."
"TÜM HARCAMALAR BU LİMİTE DAHİL"
Bahsedilen sezon futbolcu menajer ve transfer harcamalarını içeren bir hesaplama yöntemi. Bu bir transfer bütçesi olarak algılanmamalı. Mevcut ve yeni oyuncularınızın bütün harcamalarını bu limite sığdırmak zorundasınız.
"ADALETTEN UZAK, GERÇEKÇİ DEĞİL"
"Kulübümüz için 154 milyon TL belirlendi. Diğer kulüplerle kıyaslandığında bunun adaletten uzak olduğunu görüyoruz. 19/20 sezonunda yüzde 30'luk bir tasarrufla bu harcamalarda 64 milyon euro'ya indiğimizi görüyoruz. Yönetimimiz gerekli önlemleri alıyor diye düşünebiliriz. Bize açıklanan limit 18-19 milyon eurolara karşılık geliyor. 64 milyon euro'dan 19'a inmemizi istiyor talimat bizden ve bunu 1 sezonda yapmamızı istiyor. Bu da açıkçası çok gerçekçi değil. Gerçekçi olmayışının aslında birkaç tane nedeni var. En önemli maddesi, ana para ödemelerinin limitten düşülmesi."
"154 MİLYONDAN 1 MİLYAR MI DÜŞECEK?"
Bir kulübün kullanmış olduğu bir kredi varsa eğer bu kredinin 20/21 sezonuna denk gelen ana para ödemelerini "ben sizin limitinizden indiririm diyor" TFF. Aslında TFF şunu benimsiyor: Bir kulübün kredi geri ödemesi varsa bu geri ödemeyi yapabilmek için limitini de bu kadar indirmesi gerekiyor. Buradan baktığımızda aslında çok mantıklı çok makul gibi görebiliriz. Ancak kulüplerin içinde bulunduğu mevcut durumda bu olmaz. Fenerbahçe'nin mesela toplam finansal borçlarının 2 Milyar Lira'nın üstünde olduğu her yerde açıklanıyor. 9 aylık mali tablolarda KAP'ta yapılan açıklamaya baktığımızda kulübün kısa vadeye düşen finansal borç ödemeleri 1 milyar tlnin üzerinde. Biz yapılandırma protokolünü imzalayamadığımız için borçlarımız şu anda kısa vadede görünüyor. 1 Milyar TL üzerindeki ana para ödemenizi limitten düşelim diyor TFF. Ancak en yüksek açıklanan limite, Galatasaray'a baktığımızda 429 milyon TL'lik bir rakam var. Bu limitin neresinden siz 1 Milyar düşebilirsiniz? Düştüğünüz zaman eksi çıkar. Eksi de anlamsız bir seviyeye geldiği için belli yöntemlerle eksileri 0 alırsınız, iki yöntemin ortalamasını aldığınız zaman da 154 milyon gibi bir değer hesaplanıyor. Fenerbahçe'nin 1 Milyar Lira üzerindeki kısa vadeye düşen kredi ödemesini 1 senede yapması mümkün değildir. Bu her sene böyleydi. Biz 1 Milyar TL geri ödeme mi yaptık? Hayır, yapmadık. Bu ödemeyi yönetmeniz lazım. Ne yapmalısınız? Ödeyebilirsiniz bir kısmını ya da belli kısmı için başka bir borç bulup yapabilirsiniz. Vadesi gelen borçlarınızı da öteleyebilirsiniz bankalarla anlaşıp. Diğer kulüplerle olduğu gibi bizim de 1-2 sene boyunca anlaşma koşullarına göre belli süre için ana para ödemeniz olmaz. Bunu kulüp böyle yönetebilir. Bu süreçler kulübnün borcunu yönetmesiyle alakalıdır. Borcun yönetimi ile harcamanın yönetimi ayrı kavramlardır. İç içe soktuğunuzda 1 milyarlık krediyi 300-400 milyondan inmeye çalıştığınız anlamına gelmektedir. Yapılandırma yapıldığında, dördüncü, beşinci yılında kamuoyundan duyduğumuz ana paranın 3'te 2'sinin geri ödenmesi gibi anlaşmalar var. Bu da zaten makul olmayacaktır.
"SÖZLEŞMESİ BİTENLERİN YERİNE OYUNCU ALAMIYORUZ"
"Zaten bu harcama limitinin gerçek dışı olduğunu diğer kulüplerle kıyasladığımızda herkes anlar diye düşünüyorum. Yüzde 30'luk tasarrufla 64 milyon euro seviyesine indiğini görüyoruz. Ancak limitte 22 milyon euro'ya inmesi bekleniyor Fenerbahçe'nin. Zaten 64 milyon geçen sene harcaması olan bir kulüp, mevcut oyuncularıyla 40 milyon euro seviyesinde olacağını tahmin edebilirsiniz. 40 milyon euro seviyelerinde halihazırda devam eden oyuncularınızın yükümlülüğü var. Talimat şunu söylüyor: "Giden gitti, ayrılanın yerine kimseyi alma. Devam eden oyuncuların yarı değerinde olan oyuncuları elden çıkar. Ancak bunları fesih ederken para ödeme. Çünkü ödersen onu da limite sokarım. Bir şekilde gönder, yarısını emdikten sonra oyuncu satarsan sattığın kadar alırsın diyor." Burada anlatırken böyle olabilecekmiş gibi geliyor ama fiiliyatta maalesef böyle bir takım planlaması mümkün görünmüyor. Futbolun gerçeklerinden o yüzden uzak olduğunu savunuyoruz. Sözleşmesi biten oyuncuların yerine yenisini alamıyorsunuz."
"2 SANTRFORUN SÖZLEŞMESİ BİTSE, YERİNİ DOLDURAMAZSINIZ"
"1- İki santrfor var diyelim, ikisinin de sözleşme bitiyor ve yerine santrfor alamıyorsunuz. Çünkü sizin yükümlülüğünüz var."
"TASARRUFUN ÖNÜNE GEÇİYOR"
"2 - Diyelim yüksek maliyetli oyuncunuz var. Belki daha önce anlaşma yapılırken hata yapılmış ya da maliyetinin karşılığında perfromansını sergileyemediğini düşünüyorsunuz ve bu oyuncuyu göndermek istiyorsunuz. Siz bu oyuncuyu gönderdiğiniz zaman yerine daha az maliyetli oyuncuyu da alamıyorsunuz. O zaman ne oluyor? Kulüp, yüksek maliyetli olanı elinden çıkartamıyor. Yerine düşük maliyetliyi alamayacak çünkü. Aslında bu, tasarrufun önüne geçiyor."
"40 MİLYONLUK TEKLİFİ BİLE DEĞERLENDİREMİYORSUNUZ"
3 - Parlayan bir oyuncunuz var. Teklif gelecek, 30 milyonluk, 40 milyonluk. Transfer karının 3'te 1'i limite dahil olacağı için siz o 40 milyonluk teklifi bile değerlendiremeyeceksiniz. Çünkü önemli bir oyuncunuzu satmanız gerekecek ve onun yerine oyuncu koyamayacaksınız. Bu da kulüplerin para kazanmasının önüne geçiyor.
"F.BAHÇE, BİR ŞEY YAPMASA BİLE CEZA ALACAK"
En önemlisi şu: Bütün aksiyonlar, kulüplerin FFP seviyesine gelmesi için yapılıyor. Finansal anlamda adil oynanması için yapılıyor. Ancak biz bu çıktılara baktığımız zaman ne finansal, ne sportif ne de hukuki açıdan adaletten söz edebileceğimizi pek düşünmüyoruz. Futbol ekonomisi ne kadar daha küçülür, yayın ihalemizde ne şekilde görüşmeler seyreder? Bunları herkesin de düşünmesi gerek. Sözleşmesi bitenleri gönderip, yerine kimseyi almayıp, altyapı takviyesiyle mevcut harcamaları 40 milyona indirdiğimiz zaman bile sezon sonundaki denetimlerde diyecekler ki: "Talimatın şöyle bir maddesi var, ona göre ben size cezai işlem uygulayacağım. 3 puan silinmesi, transfer yasağı, kadro kısıtlaması, para cezası gibi cezalardan birkaçının uygulanması gerekiyor." Hiçbir aksiyon yapmadığımız ortamda bile ceza alacağımız bir ortam var.