Eski Chicago Bulls guardı B.J. Armstrong, eski takım arkadaşı Michael Jordan'ın mokasenlerle kendisini yendiği maçı unutamadığını söyledi.
25 yıl önce, Jordan ünlü bir şekilde emekliliğinden dönmüştü ve rekabetçi ateşiyle hâlâ şiddetli bir şekilde oynamaya hazırdı.
Jordan, 18 aylık bir beyzbol oyunculuğu döneminden NBA'e geri dönmeye hazırlanırken, eski Bulls takım arkadaşı Armstrong, sokak kıyafetleri ve bir çift mokasen giyen Jordan'la sıkı bir bire bir maçı yaptığı anı hatırladı:
"Paltosunu çıkardı ve oynamaya başladık. 'Ciddisin yani' demiştim. Şimdi öncelikle, ayakkabıları var. Ve biliyorsunuz, soğuk hava iklimi var ve her yer toz içinde ve adam gelip mokasenlerle oynadı. Benim üstümde Bulls antrenmanı kıyafetleri vardı ve tek yapmam gereken spor ayakkabılarımı giymekti. Şimdi, bu bir şaka olsun ya da olmasın, adamı tanıyordum. Ona fırsat vermemeliydim. Oynamak zorundaydım."
"Göz açıp kapayıncaya kadar, bir baktım kan ter içinde ve hala üstünde giysileri var. Oynuyoruz ve kimse sahaya gelmiyor, ama izliyordu. Sokak giysilerindeki bir adama maç kaybetmek istememiştim. Kim olduğu umrumda değildi. En azından spor ayakkabı giymesi lazım. Dürüst olalım. Sokak giysileri olan bir adama kaybedemem. Kim olduğu umrumda değil. Olmamalı. İşte böyle oldu. Makosenleriyle oynadığı için, sahanın içine etmişti. Oynarken yerleri aşındırıyordu."
"SÜRE HİÇ BİTMEMİŞ GİBİ..."
Sonucun ne olduğuyla ilgili ise, Armstrong yalan söylemedi:
"Kazandı tabii. O kazandı. O zaman çok kızmıştım. Bu konuda hala biraz sinirliyimdir. Ve sonra fark etmiştim ki, hücum saati ışığı hiç sönmemişti. Herkes 'Yaşlı bir adama nasıl yenilirsin?' diyordu. 'Hiç durmadı ki' dedim. 'O öyle bir adam işte. Işık hiç sönmediği için, skora her zaman sıfır sıfır gözüyle bakıyor'."
25 yıl önce, Jordan ünlü bir şekilde emekliliğinden dönmüştü ve rekabetçi ateşiyle hâlâ şiddetli bir şekilde oynamaya hazırdı.
Jordan, 18 aylık bir beyzbol oyunculuğu döneminden NBA'e geri dönmeye hazırlanırken, eski Bulls takım arkadaşı Armstrong, sokak kıyafetleri ve bir çift mokasen giyen Jordan'la sıkı bir bire bir maçı yaptığı anı hatırladı:
"Paltosunu çıkardı ve oynamaya başladık. 'Ciddisin yani' demiştim. Şimdi öncelikle, ayakkabıları var. Ve biliyorsunuz, soğuk hava iklimi var ve her yer toz içinde ve adam gelip mokasenlerle oynadı. Benim üstümde Bulls antrenmanı kıyafetleri vardı ve tek yapmam gereken spor ayakkabılarımı giymekti. Şimdi, bu bir şaka olsun ya da olmasın, adamı tanıyordum. Ona fırsat vermemeliydim. Oynamak zorundaydım."
"Göz açıp kapayıncaya kadar, bir baktım kan ter içinde ve hala üstünde giysileri var. Oynuyoruz ve kimse sahaya gelmiyor, ama izliyordu. Sokak giysilerindeki bir adama maç kaybetmek istememiştim. Kim olduğu umrumda değildi. En azından spor ayakkabı giymesi lazım. Dürüst olalım. Sokak giysileri olan bir adama kaybedemem. Kim olduğu umrumda değil. Olmamalı. İşte böyle oldu. Makosenleriyle oynadığı için, sahanın içine etmişti. Oynarken yerleri aşındırıyordu."
"SÜRE HİÇ BİTMEMİŞ GİBİ..."
Sonucun ne olduğuyla ilgili ise, Armstrong yalan söylemedi:
"Kazandı tabii. O kazandı. O zaman çok kızmıştım. Bu konuda hala biraz sinirliyimdir. Ve sonra fark etmiştim ki, hücum saati ışığı hiç sönmemişti. Herkes 'Yaşlı bir adama nasıl yenilirsin?' diyordu. 'Hiç durmadı ki' dedim. 'O öyle bir adam işte. Işık hiç sönmediği için, skora her zaman sıfır sıfır gözüyle bakıyor'."
