FIFA U17 Dünya Kupası'nda Hollanda formasını terleten Türk oyuncu Naci Ünüvar, karakteri, kimliği, yaşadıkları, hedefleri ve gelecekteki milli takım seçimiyle ilgili konuştu.
İşte Naci Ünüvar'ın açıklamaları:
"Dünya Kupası'nda oynarken üzerinde baskı hissediyor musun?"
- Hayır. Takım olarak iyi futbol oynamaya çalışıyoruz. Ancak, bazen olmuyor. Takımım kötü durumdayken daha fazla mücadele ediyor ve daha çok çalışıyprum. Dürüst olmak gerekirse, bazen neden kötü oynadığımı merak ediyorum. Dünya Kupası gibi yerlerde bu daha çok zihinsel bir durum. Ancak, "Ünüvar kendini oyuna vermiyor" gibi eleştiriler doğru değil. Hollanda için elimden gelenin en iyisini veriyorum.
"Bu tip eleştirilerle nasıl başa çıkıyorsun?"
- Umursamıyorum. Kibirli biri değilim ama eğer koşmaz, mücadele etmezsem onların haklı olduğunu düşünürüm. Ben yeteneklerimi, kalitemi biliyorum. Ben, "Çıkar 2 hafta boyunca gollerimi atar, asistlerimi yaparım, sonra keyfime bakarım.' diyen biri de değilim.
"Bu konuda birilerinden yardım alıyor musun?"
- İki kez milli takım teknik direktörüyle konuştum. Bana bu konuda yardımcı oluyor. "Endişelenme, sıkı çalışmaya devam eti. Bazen her oyuncunun kötü zamanları olur." dedi. Ajax'tan ve Hollanda milli takımından da arkadaşlarım bana yardım ediyor.
"BABAM BENİ UYARDI, 'KENDİNİ KAYBETME NACİ' DEDİ"
"Bir insan olarak Naci Ünüvar'ı tanıyalım. Zaandam'dan çıkan 16 yaşında bir çocuksun ve instagram'da 123 bin takipçin var. Hayatın nasıl geçiyor?"
- Başlarda, 'Nasıl bu kadar takipçim olabilir ki?' diye düşünüyordum. Sonra, Zaandam'da sokakta tanınmaya başladım. Çocuklar benimle fotoğraf çektirmeye başladı. 'İyi gidiyorsun Naci' dedim kendi kendime. Şan şöhret biraz daha artınca, babam beni uyardı. "İnsanlar seninle birkaç fotoğraf çektirdi diye sakın kendini kaybetme. Yaptığın işe yüzde 100'ünü ver." dedi. Ondan beri, biraz daha ayık bir gencim. Bir anda değişecek değilim. Ben böyle biri değilim."
"ALLAH'A DUA EDER, GÜÇLENİRİM"
"İnsan olarak nasıl birisin?"
- Etrafımdaki insanlara değer veren biriyim. Ailemle çok yakınım. Onlarla her gün konuşmazsam rahat edemem. Şu an evden çok uzaktayım ve bu nedenle onları çok özlüyorum.
Ayrıca, inancım benim için çok önemli. Müslümanım ve her cuma günü mutlaka Zaandam'daki camiye giderim. Namaz bana güç veriyor. Her maçtan önce ve her maçtan sonra Allah'a dua ederim ve güçlenirim."
HOLLANDA MI, TÜRKİYE Mİ?
"Gelecekte Hollanda mı yoksa Türkiye Milli Takımı'nı mı seçeceksin?"
- Bunu hiç düşünmedim. Hangisini tercih edeceğim hakkında da şu an için bir düşüncem yok. Bunun çok gencim. Benim futbolumu geliştirmeye odaklanmam gerekiyor. Gelecekte ne olur, ne karar alınır gerçekten bilmiyorum. Ben Dünya Kupası'na odaklanmış durumdayım. Şu an için en önemli şey bu.
İşte Naci Ünüvar'ın açıklamaları:
"Dünya Kupası'nda oynarken üzerinde baskı hissediyor musun?"
- Hayır. Takım olarak iyi futbol oynamaya çalışıyoruz. Ancak, bazen olmuyor. Takımım kötü durumdayken daha fazla mücadele ediyor ve daha çok çalışıyprum. Dürüst olmak gerekirse, bazen neden kötü oynadığımı merak ediyorum. Dünya Kupası gibi yerlerde bu daha çok zihinsel bir durum. Ancak, "Ünüvar kendini oyuna vermiyor" gibi eleştiriler doğru değil. Hollanda için elimden gelenin en iyisini veriyorum.
"Bu tip eleştirilerle nasıl başa çıkıyorsun?"
- Umursamıyorum. Kibirli biri değilim ama eğer koşmaz, mücadele etmezsem onların haklı olduğunu düşünürüm. Ben yeteneklerimi, kalitemi biliyorum. Ben, "Çıkar 2 hafta boyunca gollerimi atar, asistlerimi yaparım, sonra keyfime bakarım.' diyen biri de değilim.
"Bu konuda birilerinden yardım alıyor musun?"
- İki kez milli takım teknik direktörüyle konuştum. Bana bu konuda yardımcı oluyor. "Endişelenme, sıkı çalışmaya devam eti. Bazen her oyuncunun kötü zamanları olur." dedi. Ajax'tan ve Hollanda milli takımından da arkadaşlarım bana yardım ediyor.
"BABAM BENİ UYARDI, 'KENDİNİ KAYBETME NACİ' DEDİ"
"Bir insan olarak Naci Ünüvar'ı tanıyalım. Zaandam'dan çıkan 16 yaşında bir çocuksun ve instagram'da 123 bin takipçin var. Hayatın nasıl geçiyor?"
- Başlarda, 'Nasıl bu kadar takipçim olabilir ki?' diye düşünüyordum. Sonra, Zaandam'da sokakta tanınmaya başladım. Çocuklar benimle fotoğraf çektirmeye başladı. 'İyi gidiyorsun Naci' dedim kendi kendime. Şan şöhret biraz daha artınca, babam beni uyardı. "İnsanlar seninle birkaç fotoğraf çektirdi diye sakın kendini kaybetme. Yaptığın işe yüzde 100'ünü ver." dedi. Ondan beri, biraz daha ayık bir gencim. Bir anda değişecek değilim. Ben böyle biri değilim."
"ALLAH'A DUA EDER, GÜÇLENİRİM"
"İnsan olarak nasıl birisin?"
- Etrafımdaki insanlara değer veren biriyim. Ailemle çok yakınım. Onlarla her gün konuşmazsam rahat edemem. Şu an evden çok uzaktayım ve bu nedenle onları çok özlüyorum.
Ayrıca, inancım benim için çok önemli. Müslümanım ve her cuma günü mutlaka Zaandam'daki camiye giderim. Namaz bana güç veriyor. Her maçtan önce ve her maçtan sonra Allah'a dua ederim ve güçlenirim."
HOLLANDA MI, TÜRKİYE Mİ?
"Gelecekte Hollanda mı yoksa Türkiye Milli Takımı'nı mı seçeceksin?"
- Bunu hiç düşünmedim. Hangisini tercih edeceğim hakkında da şu an için bir düşüncem yok. Bunun çok gencim. Benim futbolumu geliştirmeye odaklanmam gerekiyor. Gelecekte ne olur, ne karar alınır gerçekten bilmiyorum. Ben Dünya Kupası'na odaklanmış durumdayım. Şu an için en önemli şey bu.