Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Almanya Milli Takımı'nı bıraktığını açıklayan Mesut Özil'e destek verdi.
Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak Mesut Özil'in arkasında olduklarını belirten Bakan Kasapoğlu, yayımladığı mesajında şu ifadelere yer verdi:
Avrupa'da endişe verici bir tehlike olarak yayılan ırkçılık, ne yazık zaman zaman insanlığın ortak dili olan spora da yansımaktadır.
Ünlü boksör Muhammet Ali; ırkçılığın değil insanlığın yanında saf tutmak için şampiyonluk madalyasını nehre fırlattığında hakiki ödüle ulaşmıştır. Ringlerden pek çok madalya sahibi gelmiş geçmiş fakat gönüllerdeki şampiyonluk kürsüsünde daima "Muhammed Ali" ismi kalmıştır.
Dünya futboluna değer katan Mesut Özil de maruz kaldığı nefret dili ve ırkçı tutum sebebiyle Alman Milli Takımı ile olan bağını sonlandırmıştır. Bu vahim hadise vesilesiyle ifade etmek isterim ki; yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın anavatanları kadar, yaşadıkları ülkelerin hukukuna da sahip çıktıkları bütün dünyanın malumudur. Fakat ne yazık ki aynı saygı ve hoşgörü ile kendilerine muamele edilmediği de yine herkesin malumudur.
Türkiye her zeminde ırkçılığın, ötekileştirici tutumun insanlık için arz ettiği tehlikeyi dillendirmekte ve bunun için bütün dünyayı ortak bir barış ikliminde buluşmaya davet etmektedir. Buna rağmen yaşanan Almanya'nın kabul edilemez tutumu hem insanlık hem de spor camiası adına üzüntü verici ve yaralayıcıdır.
"CENTİLMENLİK RUHUNA GÖLGE DÜŞÜRECEK..."
Biz sporun vesile olduğu ortak sevinç ve heyecanın; sevgi ve barışı artıracağı, dünyaya pençesini geçirmeye çalışan ırkçılık tehlikesine galip geleceği inancımızı muhafaza ediyoruz. Sporun centilmenlik ruhuna gölge düşürecek her türlü söylem ve davranışın karşısındayız.
Yaşadığı ülkeye vef, ile emek vererek futbol hayatını başarıyla sürdüren Özil'in, anavatanına duyduğu sevgi ve Sayın Cumhurbaşkanımıza gösterdiği saygı sebebiyle maruz kaldığı muamele; Özil için ne kadar şeref vesikası ise; bu saldırıya arka çıkan herkes için utanç vesilesidir.
Türkiye, insanlığı zehirlemeye çalışan bu ırkçı dilin tuzağına düşmeyecek; evrensel değerleri gerçek anlamda savunmaya devam edecektir.
"Kazanınca Alman, kaybedince göçmen oluyorum" diyerek kendisine yıllardır hissettirilen duyguyu samimiyetle ifade eden Mesut Özil'in bu sözleri hafızalardan silinmeyecektir.
Türkiye Cumhuriyeti Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak dünya ölçeğinde bir futbolcu olan Mesut Özil'i 81 milyon vatandaşımız adına bağrımıza basıyor, bu onurlu ve asil duruşu sebebiyle kendisini gönülden tebrik ediyoruz.
Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak Mesut Özil'in arkasında olduklarını belirten Bakan Kasapoğlu, yayımladığı mesajında şu ifadelere yer verdi:
Avrupa'da endişe verici bir tehlike olarak yayılan ırkçılık, ne yazık zaman zaman insanlığın ortak dili olan spora da yansımaktadır.
Ünlü boksör Muhammet Ali; ırkçılığın değil insanlığın yanında saf tutmak için şampiyonluk madalyasını nehre fırlattığında hakiki ödüle ulaşmıştır. Ringlerden pek çok madalya sahibi gelmiş geçmiş fakat gönüllerdeki şampiyonluk kürsüsünde daima "Muhammed Ali" ismi kalmıştır.
Dünya futboluna değer katan Mesut Özil de maruz kaldığı nefret dili ve ırkçı tutum sebebiyle Alman Milli Takımı ile olan bağını sonlandırmıştır. Bu vahim hadise vesilesiyle ifade etmek isterim ki; yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın anavatanları kadar, yaşadıkları ülkelerin hukukuna da sahip çıktıkları bütün dünyanın malumudur. Fakat ne yazık ki aynı saygı ve hoşgörü ile kendilerine muamele edilmediği de yine herkesin malumudur.
Türkiye her zeminde ırkçılığın, ötekileştirici tutumun insanlık için arz ettiği tehlikeyi dillendirmekte ve bunun için bütün dünyayı ortak bir barış ikliminde buluşmaya davet etmektedir. Buna rağmen yaşanan Almanya'nın kabul edilemez tutumu hem insanlık hem de spor camiası adına üzüntü verici ve yaralayıcıdır.
"CENTİLMENLİK RUHUNA GÖLGE DÜŞÜRECEK..."
Biz sporun vesile olduğu ortak sevinç ve heyecanın; sevgi ve barışı artıracağı, dünyaya pençesini geçirmeye çalışan ırkçılık tehlikesine galip geleceği inancımızı muhafaza ediyoruz. Sporun centilmenlik ruhuna gölge düşürecek her türlü söylem ve davranışın karşısındayız.
Yaşadığı ülkeye vef, ile emek vererek futbol hayatını başarıyla sürdüren Özil'in, anavatanına duyduğu sevgi ve Sayın Cumhurbaşkanımıza gösterdiği saygı sebebiyle maruz kaldığı muamele; Özil için ne kadar şeref vesikası ise; bu saldırıya arka çıkan herkes için utanç vesilesidir.
Türkiye, insanlığı zehirlemeye çalışan bu ırkçı dilin tuzağına düşmeyecek; evrensel değerleri gerçek anlamda savunmaya devam edecektir.
"Kazanınca Alman, kaybedince göçmen oluyorum" diyerek kendisine yıllardır hissettirilen duyguyu samimiyetle ifade eden Mesut Özil'in bu sözleri hafızalardan silinmeyecektir.
Türkiye Cumhuriyeti Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak dünya ölçeğinde bir futbolcu olan Mesut Özil'i 81 milyon vatandaşımız adına bağrımıza basıyor, bu onurlu ve asil duruşu sebebiyle kendisini gönülden tebrik ediyoruz.