Beşiktaş Kulübü Olağan Seçimli Genel Kurulu öncesi başkan adaylığı Divan Kurulu Başkanlığı tarafından reddedilen Rüzgar Vahit Sağnak, yazılı bir açıklama yaptı.
Açıklama şu şekilde;
"-Yaptığımız başvuru BJK Tüzüğü'nün 35. Maddesine kesinlikle uygundur.
-Dilekçe vardır, dilekçeyi de 304 Beşiktaş üyesi noter tespitli şekilde desteklemektedir. (gerekli sayı sadece 250'dir. 1 destekçi üyemiz fikrini değiştirmiş 303 üye sabittir)
-Söz konusu madde, Divan Kurulu Başkanlığı'nı bir Başkan adayını destekleyenleri kontrol etmekle görevlendirmiş ancak Divan Kurulu Başkanlığı sübjektif bir tercihle bu görevi yerine getirmemiştir. Divan Kurulu'nun en önemli görevi, Tüzük'e göre, budur: seçimin adil bir şekilde yapılması.
-Divan Kurulu Başkanlığı'na denetim görevi atfeden bu cümle, noter onaylı ıslak imzanın gerekli olmadığının kanıtıdır çünkü onayın, gerekli denetim ardından Divan Başkanlığı tarafından verileceği belirtilmektedir. Hiçbir üyemiz tüzükte mecbur edilmeyen şekilde kendi rızasını noterden ispatlamak zorunluluğunda bırakılamaz. Seçime katılabilmek adına, tüzükte yer almayan bu dayatmayı kabul etmemiz ve geri adım atmamız mümkün değildir.
-Başvurumuzu reddeden Divan Başkanı, aslî görevini, yani destekleyenler listesini denetlemeyerek, 303 Beşiktaş üyesinin iradesini hiçe saymış, bizleri de potansiyel yalancı olarak konumlandırmıştır. Başkan, böylelikle, Beşiktaş'ın bir saygın kurulunu işlevsiz hale getirmekle kalmamış, yaklaşan seçimi şaibeli bir hale getirmiştir.
-Tüzük, Divan Başkanlığı'na sadece maddeleri yorumlama hakkı verir, yeni maddeler ihdas etme yetkisi ve hakkı yoktur. Tüzük'ün hiçbir yerinde geçmeyen, ıslak imzaların noter onayı manasız bir engel oluşturma çabasıdır ve bunun nedenini en iyi camiamızın bileceğini düşünüyoruz.
-Tek isteğimiz bu sezon Beşiktaş'ın şampiyonluğudur. Olağanüstü bir takvime sıkıştırılan seçim sürecinde yaşadıklarımızın Beşiktaş armasının asaletine zarar vermeden kısa vadede çözülmesini mümkün görmüyoruz.
-Tüm bunların ışığında, yıllardır özlemini duyduğumuz şampiyonluk yürüyüşümüzün tadını çıkartmak dururken, ARMA'mızı ve camiamızı incitecek hiçbir kayıkçı kavgasının içinde bulunmayacağımızı belirterek, tek başına çıkacağı bu yolda Sayın Fikret Orman ve yeni ekibine başarılar diliyoruz. Ancak bu olayın Beşiktaş'ın hak ve şeref ile özdeş şanlı tarihine yakışmadığı ve hep hatırlanacağını da vurgulamak isteriz."
Açıklama şu şekilde;
"-Yaptığımız başvuru BJK Tüzüğü'nün 35. Maddesine kesinlikle uygundur.
-Dilekçe vardır, dilekçeyi de 304 Beşiktaş üyesi noter tespitli şekilde desteklemektedir. (gerekli sayı sadece 250'dir. 1 destekçi üyemiz fikrini değiştirmiş 303 üye sabittir)
-Söz konusu madde, Divan Kurulu Başkanlığı'nı bir Başkan adayını destekleyenleri kontrol etmekle görevlendirmiş ancak Divan Kurulu Başkanlığı sübjektif bir tercihle bu görevi yerine getirmemiştir. Divan Kurulu'nun en önemli görevi, Tüzük'e göre, budur: seçimin adil bir şekilde yapılması.
-Divan Kurulu Başkanlığı'na denetim görevi atfeden bu cümle, noter onaylı ıslak imzanın gerekli olmadığının kanıtıdır çünkü onayın, gerekli denetim ardından Divan Başkanlığı tarafından verileceği belirtilmektedir. Hiçbir üyemiz tüzükte mecbur edilmeyen şekilde kendi rızasını noterden ispatlamak zorunluluğunda bırakılamaz. Seçime katılabilmek adına, tüzükte yer almayan bu dayatmayı kabul etmemiz ve geri adım atmamız mümkün değildir.
-Başvurumuzu reddeden Divan Başkanı, aslî görevini, yani destekleyenler listesini denetlemeyerek, 303 Beşiktaş üyesinin iradesini hiçe saymış, bizleri de potansiyel yalancı olarak konumlandırmıştır. Başkan, böylelikle, Beşiktaş'ın bir saygın kurulunu işlevsiz hale getirmekle kalmamış, yaklaşan seçimi şaibeli bir hale getirmiştir.
-Tüzük, Divan Başkanlığı'na sadece maddeleri yorumlama hakkı verir, yeni maddeler ihdas etme yetkisi ve hakkı yoktur. Tüzük'ün hiçbir yerinde geçmeyen, ıslak imzaların noter onayı manasız bir engel oluşturma çabasıdır ve bunun nedenini en iyi camiamızın bileceğini düşünüyoruz.
-Tek isteğimiz bu sezon Beşiktaş'ın şampiyonluğudur. Olağanüstü bir takvime sıkıştırılan seçim sürecinde yaşadıklarımızın Beşiktaş armasının asaletine zarar vermeden kısa vadede çözülmesini mümkün görmüyoruz.
-Tüm bunların ışığında, yıllardır özlemini duyduğumuz şampiyonluk yürüyüşümüzün tadını çıkartmak dururken, ARMA'mızı ve camiamızı incitecek hiçbir kayıkçı kavgasının içinde bulunmayacağımızı belirterek, tek başına çıkacağı bu yolda Sayın Fikret Orman ve yeni ekibine başarılar diliyoruz. Ancak bu olayın Beşiktaş'ın hak ve şeref ile özdeş şanlı tarihine yakışmadığı ve hep hatırlanacağını da vurgulamak isteriz."