Haziran ayında Türkiye Futbol Federasyonu ile yaptığı sözleşmesini sonlandırma kararı alan Jaap Uilenberg Milliyet'e çarpıcı açıklamalarda bulundu.
“İki sene kalır giderim diye düşünmüştüm. Kadere bak, 6 sezondur buradayım” ifadeleriyle başladı söze.
Cüneyt Çakır’ın dünyanın sayılı hakemlerinden biri olmasında emeği bulunan, basamakları teker teker tırmanışını gururla izleyen Uilenberg, gönül bağı kurduğu Türkiye’deki misyonunu tamamladığını düşünüyordu artık. UEFA eğitimcisi ile son kez katıldığı hakem seminerinde 6 yıllık gözlemleri üzerine sohbet ettik. İşte, görevini eski İtalyan hakem ve eğitimci Roberto Rosetti’ye devretmeye hazırlanan Uilenberg’in dile getirdikleri:
İlk olarak yabancı hakem konusu değerlendirilmeli. Türkiye’de iyi hakemler var. Alternatif olarak bile düşünülmemeli. Eğer TFF yurt dışından hakem getirirse, mesaj açıktır; “Bizim hakemlerimiz kötüdür, bu işi yapamıyor.” Net söyleyeyim, böyle bir karar çıkarsa UEFA değerlendirmesini yapar ve Türk hakemlerini hiçbir uluslararası organizasyonunda görevlendirmez. Yani Türk hakemliği biter.
‘O günü unutmam’
Hiç unutamadığım bir şey var. 2009 Ocak ayında ilk Türkiye’ye geldiğimde, 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası sonrasıydı. Türkiye’den sorumlu UEFA Hakem Komitesi üyesiydim. O seminerdeki konuşmamı unutamam.
Nisan ayında Şenes Erzik bana “Jaap Türkiye’de çalışmayı düşünür müsün, senin için ilginç bir deneyim olabilir” dedi. Ondan sonra o zamanki MHK Başkanı Oğuz Sarvan aynı şeyi talep etti. Aynı dönemde Cüneyt Çakır İsveç’deki U 21 Avrupa Şampiyonası’na davet edilmişti. Mayıs ayında GalatasaraySivas maçı öncesi toplantı yaptık. Bu dönemde Cüneyt ile ne çalıştıysak uyguladı. Sonra hızlı biçimde basamakları tırmandı. Bugün geldiği konumu tüm dünya takdir ediyor.
2010 yılında kontrat yaptığımızda maksimum 23 yıl kalmayı düşünüyordum. Ama 6 sene olmuş. Size karşı dürüst oldum. Aslında sezon başında bırakmıştım. Devam etmeyi düşünmüyordum. Ancak Kuddusi Müftüoğlu MHK Başkanlığı’na getirildikten sonra bana ihtiyacı olduğunu söyledi. Bu yüzden 1 sene daha kaldım.
‘Değişiklik çok fazla’
6 sezonda tam 5 tane MHK Başkanı ile çalıştım. Bu benim için kesinlikle zordu. Hem hakemleri, hem benim çalışmalarımı etkiledi. Çünkü her seferinde MHK’nin hedeflerini beklemek, anlamak, öğrenmek ve plan yapmak yordu beni. Bu sirkülasyon olmasaydı Cüneyt Çakır’ın yanında belki bir hakem daha yerleştirebilirdik. Hedefim Türkiye’den iki hakemin elit kategoride olmasıydı. Şundan yüzde yüz eminim. Hakemlik kalitesine göre Fırat Aydınus ve Bülent Yıldırım elit olabilirlerdi. Ama UEFA’nın YoYo testinde yaşadıklarını biliyoruz.
‘Koçluk lazım’
Cüneyt Çakır 38 yaşında önünde büyük organizasyonlar var. Yeni listede yükselme potansiyeli olan hakemlerimiz var. Bu hakemlerin hedeflerine ulaşması için koçluk almaları şart. Ali Palabıyık, yetenekli ve üzerinde durulması gereken bir hakem. UEFA’daki ilk yılında 2. kategoriye yükseldi. Normalde 3. kategoride iki yıl kalırsınız. Seminerlerde hakemlere mesajlar verebilirsiniz. İlerlemeyi bire bir çalışma ile sağlayabilirsiniz. Cüneyt’ten sonraki kim sorusunun yanıtı için genç hakemlerin gelişimini izlememiz gerek.
Seminer bugün sona erecek
MHK tarafından düzenlenen kış hakem semineri, bugün yapılacak FIFA kokartı töreni ile bitecek. TFF Başkanı Yıldırım Demirören ve yönetim kurulu üyelerinin katılacağı tören 13.00’de başlayacak. Öğleden sonraki seansta ise seminere davet edilen Süper Lig takımlarının teknik direktörleri ile hakemler kapalı oturumda biraraya gelecek.
‘Değişim şart’
Eğer yükselişi duran hakem varsa, değişim şart. Tıpkı Tolga Özkalfa ile Barış Şimşek’in çıkması gibi. FIFA listesine baktığımızda Ali Palabıyık, Alper Ulusoy, Deniz Ateş Bitnel’i görüyorum. Kuddusi Müftüoğlu ve kuruluna yapabileceğim en büyük övgü genç hakemlere verdikleri şans ve destek. Bu anlayış önemli. Elimizde 3 grup var. Cüneyt en tepede, elit hakem. Sonra Hüseyin Göcek, Halis Özkahya ve Mete Kalkavan geliyor. Bunlardan biri mutlaka Cüneyt’in yanına çıkmalı. Üçüncü grup gençler. Ali Palabıyık, Alper Ulusoy ve Deniz Ateş Bitnel. Özellikle bunların üzerinde durmalıyız.
‘Cüneyt’e yapılan ayıp’
Şaşırdığım bir olay var. Kulüp başkanlarının hakemlerle ilgili açıklamalarını anlamıyorum. Hakemlerin ne yaptığını bilmeden acımasızca eliştirilmeleri dünyanın hiçbir ülkesine görülmemiştir. Cüneyt şu anda dünyanın bir numarası. Yani ona hakem değil demek mantık dışı. Nasıl böyle bir şey söyleyebilir bir kulüp başkanı. Onu eleştirmek yerine gurur duymalıyız.
‘Rosetti en iyi seçim’
Benim kontratım Haziran’da bitiyor. Yerime Roberto Rosetti gelecek büyük ihtimalle. Kendisini iyi tanırım. Tüm gelişiminde ben varım. Son olarak 2008 Avrupa Şampiyonası’nda İspanya-Almanya final maçını yönettiğinde gözlemcisi bendim. Müftüoğlu ve Rosetti ne zaman ihtiyaç duyarsa her türlü yardımı yaparım.
Halef Selef buluştu
Uilenberg’in yerine görev yapacak olan dünyaca ünlü eski hakem ve eğitimci Roberto Rosetti çarşamba günü Belek kampına katıldı. Rosetti ile Uilenberg uzun süre sohbet etti.
‘En iyi balık İstanbul’da’
Türkiye’de gerçekten mükemmel zaman geçirdim. TFF’nin bana ve Türk hakemliğine sağladığı ortam çok üst düzeydi. En çok Burçin Keskin’i özleyeceğim. Düğününde nikah şahidi idim. Başarımızda onun katkısı büyük. Bir de İstanbul’daki balıkçımı tabii. Dünyanın en iyi balığı İstanbul’da. Favori restoranım Florya’da. Uçaktan inip orada balık yemeğe giderim.
“İki sene kalır giderim diye düşünmüştüm. Kadere bak, 6 sezondur buradayım” ifadeleriyle başladı söze.
Cüneyt Çakır’ın dünyanın sayılı hakemlerinden biri olmasında emeği bulunan, basamakları teker teker tırmanışını gururla izleyen Uilenberg, gönül bağı kurduğu Türkiye’deki misyonunu tamamladığını düşünüyordu artık. UEFA eğitimcisi ile son kez katıldığı hakem seminerinde 6 yıllık gözlemleri üzerine sohbet ettik. İşte, görevini eski İtalyan hakem ve eğitimci Roberto Rosetti’ye devretmeye hazırlanan Uilenberg’in dile getirdikleri:
İlk olarak yabancı hakem konusu değerlendirilmeli. Türkiye’de iyi hakemler var. Alternatif olarak bile düşünülmemeli. Eğer TFF yurt dışından hakem getirirse, mesaj açıktır; “Bizim hakemlerimiz kötüdür, bu işi yapamıyor.” Net söyleyeyim, böyle bir karar çıkarsa UEFA değerlendirmesini yapar ve Türk hakemlerini hiçbir uluslararası organizasyonunda görevlendirmez. Yani Türk hakemliği biter.
‘O günü unutmam’
Hiç unutamadığım bir şey var. 2009 Ocak ayında ilk Türkiye’ye geldiğimde, 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası sonrasıydı. Türkiye’den sorumlu UEFA Hakem Komitesi üyesiydim. O seminerdeki konuşmamı unutamam.
Nisan ayında Şenes Erzik bana “Jaap Türkiye’de çalışmayı düşünür müsün, senin için ilginç bir deneyim olabilir” dedi. Ondan sonra o zamanki MHK Başkanı Oğuz Sarvan aynı şeyi talep etti. Aynı dönemde Cüneyt Çakır İsveç’deki U 21 Avrupa Şampiyonası’na davet edilmişti. Mayıs ayında GalatasaraySivas maçı öncesi toplantı yaptık. Bu dönemde Cüneyt ile ne çalıştıysak uyguladı. Sonra hızlı biçimde basamakları tırmandı. Bugün geldiği konumu tüm dünya takdir ediyor.
2010 yılında kontrat yaptığımızda maksimum 23 yıl kalmayı düşünüyordum. Ama 6 sene olmuş. Size karşı dürüst oldum. Aslında sezon başında bırakmıştım. Devam etmeyi düşünmüyordum. Ancak Kuddusi Müftüoğlu MHK Başkanlığı’na getirildikten sonra bana ihtiyacı olduğunu söyledi. Bu yüzden 1 sene daha kaldım.
‘Değişiklik çok fazla’
6 sezonda tam 5 tane MHK Başkanı ile çalıştım. Bu benim için kesinlikle zordu. Hem hakemleri, hem benim çalışmalarımı etkiledi. Çünkü her seferinde MHK’nin hedeflerini beklemek, anlamak, öğrenmek ve plan yapmak yordu beni. Bu sirkülasyon olmasaydı Cüneyt Çakır’ın yanında belki bir hakem daha yerleştirebilirdik. Hedefim Türkiye’den iki hakemin elit kategoride olmasıydı. Şundan yüzde yüz eminim. Hakemlik kalitesine göre Fırat Aydınus ve Bülent Yıldırım elit olabilirlerdi. Ama UEFA’nın YoYo testinde yaşadıklarını biliyoruz.
‘Koçluk lazım’
Cüneyt Çakır 38 yaşında önünde büyük organizasyonlar var. Yeni listede yükselme potansiyeli olan hakemlerimiz var. Bu hakemlerin hedeflerine ulaşması için koçluk almaları şart. Ali Palabıyık, yetenekli ve üzerinde durulması gereken bir hakem. UEFA’daki ilk yılında 2. kategoriye yükseldi. Normalde 3. kategoride iki yıl kalırsınız. Seminerlerde hakemlere mesajlar verebilirsiniz. İlerlemeyi bire bir çalışma ile sağlayabilirsiniz. Cüneyt’ten sonraki kim sorusunun yanıtı için genç hakemlerin gelişimini izlememiz gerek.
Seminer bugün sona erecek
MHK tarafından düzenlenen kış hakem semineri, bugün yapılacak FIFA kokartı töreni ile bitecek. TFF Başkanı Yıldırım Demirören ve yönetim kurulu üyelerinin katılacağı tören 13.00’de başlayacak. Öğleden sonraki seansta ise seminere davet edilen Süper Lig takımlarının teknik direktörleri ile hakemler kapalı oturumda biraraya gelecek.
‘Değişim şart’
Eğer yükselişi duran hakem varsa, değişim şart. Tıpkı Tolga Özkalfa ile Barış Şimşek’in çıkması gibi. FIFA listesine baktığımızda Ali Palabıyık, Alper Ulusoy, Deniz Ateş Bitnel’i görüyorum. Kuddusi Müftüoğlu ve kuruluna yapabileceğim en büyük övgü genç hakemlere verdikleri şans ve destek. Bu anlayış önemli. Elimizde 3 grup var. Cüneyt en tepede, elit hakem. Sonra Hüseyin Göcek, Halis Özkahya ve Mete Kalkavan geliyor. Bunlardan biri mutlaka Cüneyt’in yanına çıkmalı. Üçüncü grup gençler. Ali Palabıyık, Alper Ulusoy ve Deniz Ateş Bitnel. Özellikle bunların üzerinde durmalıyız.
‘Cüneyt’e yapılan ayıp’
Şaşırdığım bir olay var. Kulüp başkanlarının hakemlerle ilgili açıklamalarını anlamıyorum. Hakemlerin ne yaptığını bilmeden acımasızca eliştirilmeleri dünyanın hiçbir ülkesine görülmemiştir. Cüneyt şu anda dünyanın bir numarası. Yani ona hakem değil demek mantık dışı. Nasıl böyle bir şey söyleyebilir bir kulüp başkanı. Onu eleştirmek yerine gurur duymalıyız.
‘Rosetti en iyi seçim’
Benim kontratım Haziran’da bitiyor. Yerime Roberto Rosetti gelecek büyük ihtimalle. Kendisini iyi tanırım. Tüm gelişiminde ben varım. Son olarak 2008 Avrupa Şampiyonası’nda İspanya-Almanya final maçını yönettiğinde gözlemcisi bendim. Müftüoğlu ve Rosetti ne zaman ihtiyaç duyarsa her türlü yardımı yaparım.
Halef Selef buluştu
Uilenberg’in yerine görev yapacak olan dünyaca ünlü eski hakem ve eğitimci Roberto Rosetti çarşamba günü Belek kampına katıldı. Rosetti ile Uilenberg uzun süre sohbet etti.
‘En iyi balık İstanbul’da’
Türkiye’de gerçekten mükemmel zaman geçirdim. TFF’nin bana ve Türk hakemliğine sağladığı ortam çok üst düzeydi. En çok Burçin Keskin’i özleyeceğim. Düğününde nikah şahidi idim. Başarımızda onun katkısı büyük. Bir de İstanbul’daki balıkçımı tabii. Dünyanın en iyi balığı İstanbul’da. Favori restoranım Florya’da. Uçaktan inip orada balık yemeğe giderim.