Sabah Spor yazarlarından Levent Tüzemen; Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, teknik direktör Okan Buruk, Erden Timur, Abdurrahim Albayrak ve istifa eden Ali Yüce ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. İşte detaylar...
- Okan Buruk, Galatasaray'daki tüm final maçlarında tökezliyor.. Takımın oyunuyla ilgili bir soru sorulunca da başarılarını anlatıp, "İsterseniz M.City ya da R.Madrid'i tutun" diyor.. Bu nasıl bir ruh hali? G.Saray, Okan Buruk ile devam etmeli mi?
"Okan Buruk'un ruh halini dağınık gördüm. Bunu, aile hayatında yaşadığı çalkantılara bağlayanlar olabilir. Ben bu düşünceye katılmıyorum. Asıl sorun Erden Timur'un Florya'dan çıkmasıdır. Ben, Timur'un Florya'daki yönetimsel anlayışını anlatacağım… Akçeli işlerle ilgili yorum yapmayacağım! Çünkü bu akçeli işler konusunda yorum yapmak G.Saray başkanı Dursun Özbek'e düşer.
Erden Timur Florya'dayken yönetimle medya arasında bir köprüydü. Yönetim işine bakıyor, medya oklarını yönetime batırmıyordu. Erden Timur medyayı hem kontrol ediyor, hem bilgilendiriyor, hem de yönetiyordu. Timur ayrıca yönetim ve teknik heyet arasında da katalizör görevi görüyordu. Okan Buruk'un bir dediği iki edilmiyordu.
"ŞİMDİ ROLLER DEĞİŞTİ"
Şimdi roller değişti! Florya'da yalnız kalan Okan hoca, yönetimi korumak için öne çıkmaya başladı. Timur döneminde Florya'da kriz yoktu. Şimdi Zaha krizi tavan yaptı, Kerem-Barış Alper tartışmaları yaşandı, Abdülkerim'in ücret artış talebi gündeme oturdu. Timur futbolcularla özel diyaloglar kuruyor gerektiğinde hem oyunculara hem de ailelerine jestler yapıyor, zaman zaman hediyeler alıyordu. O dönem paralar geç ödense bile oyunculara neden geç ödendiği konusunda açıklama yapıyordu."
Erden Timur döneminde Florya'da esnaf zihniyeti vardı şimdi ise Florya bürokrat zihniyeti ile yönetiliyor. Belli ki Erden Timur geri gelmeyecek. Şimdi bir örnek veriyorum… 25 Ekim 2014'te Ünal Aysal'ın yerine Duygun Yarsuvat seçildi. 8 aylık yönetiminde Dursun Özbek, mali işlerden sorumlu başkan yardımcısıydı. Takımın başına Hamza Hamzaoğlu getirildi. O yönetim bir doğru yaparak Florya'nın başına Ali Dürüst ve Abdürrahim Albayrak'ı getirdi. Bu ikili yaşanan krizlere dalga kıran olurken Hamza hoca sadece rakiplerin oyunları ve kendi takımı ile ilgilendi, G.Saray şampiyon oldu. Yarsuvat sonrası Dursun Özbek başkan oldu ama Florya'da aile ortamını sağlayan modelden vazgeçince Hamza hoca yalnız kaldı oyuncuların sorunlarını çözemedi ve gönderildi.
"KAMPANYA BAŞLATANLAR AVUÇLARINI YALASIN"
Kıssadan hisse diyerek şunu hatırlatıyorum. Yarsuvat dönemindeki Dürüst- Albayrak ikilisinin Florya'daki sinerjisini yaşamış bir insan olarak Erden Timur'un yokluğunda tekrar aile ortamına dönülmesi için Timur'un görevlerini üstlenecek benzeri birine ihtiyaç var. Okan hoca da Hamza hoca gibi yalnızlık yaşıyor. Florya'da sinerjinin yaratılması için en uygun isim Abdürrahim Albayrak olabilir. Albayrak halk adamıdır, esnaf zihniyeti ile hareket eder oyuncunun gönlünü alır, yakından ilgilenir. Buruk'un görevden alınması için kampanya başlatanlar avuçlarını yalasın! 2 yıl şampiyon olmuş hoca gönderilmemeli. Yönetim hocasına sahip çıkıyor. Bazı gazetecilerin bu yönetim ve Okan hoca sezon sonunu görmez düşüncelerinin yaratılan algıların eseri olduğuna inanıyorum.
"RAKİP BOT HESAPLARI ALGI İÇİN KULLANIYORLAR"
- Florya Projesi üzerinden Galatasaray yönetimine siyasi bir operasyon yapıldığını düşüyor musunuz? Bunu hangi güçler neden yapıyor?
G.Saray'ın Florya Projesi'nden en çok F.Bahçe Kulübü Başkanı Sayın Ali Koç rahatsız olmuştu. Ve şu açıklamayı yaptı: "Siz her dönemin güçleri ile kol kola olmayı çok iyi bilen bir yapısınız. Bu dönemde bunu nasıl başardığınızı Florya Projesini anlatmaya başladığında tüm Türkiye görecek. Şu seçimler bitsin (Cumhurbaşkanlığı seçimi) projede neler döndüğünü anlatalım, bakalım adil rekabet mi var ne var göreceksiniz." Koç'un bu sözleri Florya Prajesi'nin gelecek adına ne kadar önemli olduğunu gösteriyordu. Bu proje maalesef G.Saray muhalefetindeki bazı kişilerin ağzını sulandırdı. Dursun başkan, Florya Projesi ile ne yapacak? Gelirlerle Bankalar Birliği borcunu kapatacak, oluşturulacak fonla G.Saray'ı istikrarlı bir ödeme planına kavuşturacak. Süheyl Batum ve ekibi son seçimde söz konusu projenin gelir maliyetinin az olduğunu, göreve gelirlerse çok ciddi bir rakamla projeyi bitireceklerini söylediler. Ama seçimi kaybettiler çünkü genel kurul "Lafla peynir gemisi yürümez" dedi ve Dursun Özbek'i rekor oyla seçti.
Florya ihalesine girecek isimler belliydi hatta en yüksek teklifi veren de belliydi. G.Saray'ın başına sevgi iklimi anlayışı ile gelen Dursun başkan olası tepkilere kulağını tıkamadı, genel kurulun komisyon talebini yerine getirdi. Değerli isimlerin olduğu komisyonun başına da Adnan Polat geldi. Polat, Türkiye'nin ve dünyanın farklı yerlerinde önemli projeler yapmış bir isim. Genel kurulda herkes bu projenin hayata geçirilmesi için başkan Özbek'e onay verdi. Ama hâlâ projeyi geciktirmek adına uğraşanlar hatta algı operasyonları ile özellikle sosyal medya üzerinden Özbek ve yönetimini yıkmaya çalışanlar var. İşin perde arkasında Dursun Bey'in devletle ortak hareket etmesini hazmedemeyenler bulunuyor. Maalesef G.Saray içinde AK Parti'ye karşı olanların başını çekenler algı operasyonları ile Özbek ve ekibini yıpratmaya çalışıyorlar, rakip takımların bot hesaplarını da bu algı için kullanıyorlar. Medyadaki uzantılar da söylemleri ve eylemleri ile Özbek'e açılan cepheye destek olup ateşe odun atıyorlar. G.Saray bir spor kulübüdür, siyaset sahnesi değildir. Başkan kim olursa olsun devletle hareket etmek zorundadır.
"ALİ YÜCE FAZLA HASSAS"
-Galatasaray yöneticisi Ali Yüce istifa etti.. Bu medyaya deprem olarak yansıdı.. Ali Yüce neden istifa etti.. Galatasaray yönetiminde kriz mi var?
Ali Yüce'nin babası Ahmet Ocaklı Yüce, G.Saray camiası içinde çok sevilir ve çok etkilidir. Gönlü de zengindir, cebi de zengindir. Ali Yüce, yönetici olmadığı dönemlerde bile G.Saray'a dışarıdan önemli destekler vermiştir. Şimdi yönetim dışında olacak ama G.Saray'a olan aidiyetinde n vazgeçmeyeceği için maddi manevi desteklerine devam edecektir. Yönetim, keşke bir açıklama yaparken Ali Yüce'nin de görüşünü alsaydı. Ali Yüce bence fazla hassasiyet gösterdi, istifa etmeseydi daha doğru olurdu.
- Okan Buruk, Galatasaray'daki tüm final maçlarında tökezliyor.. Takımın oyunuyla ilgili bir soru sorulunca da başarılarını anlatıp, "İsterseniz M.City ya da R.Madrid'i tutun" diyor.. Bu nasıl bir ruh hali? G.Saray, Okan Buruk ile devam etmeli mi?
"Okan Buruk'un ruh halini dağınık gördüm. Bunu, aile hayatında yaşadığı çalkantılara bağlayanlar olabilir. Ben bu düşünceye katılmıyorum. Asıl sorun Erden Timur'un Florya'dan çıkmasıdır. Ben, Timur'un Florya'daki yönetimsel anlayışını anlatacağım… Akçeli işlerle ilgili yorum yapmayacağım! Çünkü bu akçeli işler konusunda yorum yapmak G.Saray başkanı Dursun Özbek'e düşer.
Erden Timur Florya'dayken yönetimle medya arasında bir köprüydü. Yönetim işine bakıyor, medya oklarını yönetime batırmıyordu. Erden Timur medyayı hem kontrol ediyor, hem bilgilendiriyor, hem de yönetiyordu. Timur ayrıca yönetim ve teknik heyet arasında da katalizör görevi görüyordu. Okan Buruk'un bir dediği iki edilmiyordu.
"ŞİMDİ ROLLER DEĞİŞTİ"
Şimdi roller değişti! Florya'da yalnız kalan Okan hoca, yönetimi korumak için öne çıkmaya başladı. Timur döneminde Florya'da kriz yoktu. Şimdi Zaha krizi tavan yaptı, Kerem-Barış Alper tartışmaları yaşandı, Abdülkerim'in ücret artış talebi gündeme oturdu. Timur futbolcularla özel diyaloglar kuruyor gerektiğinde hem oyunculara hem de ailelerine jestler yapıyor, zaman zaman hediyeler alıyordu. O dönem paralar geç ödense bile oyunculara neden geç ödendiği konusunda açıklama yapıyordu."
Erden Timur döneminde Florya'da esnaf zihniyeti vardı şimdi ise Florya bürokrat zihniyeti ile yönetiliyor. Belli ki Erden Timur geri gelmeyecek. Şimdi bir örnek veriyorum… 25 Ekim 2014'te Ünal Aysal'ın yerine Duygun Yarsuvat seçildi. 8 aylık yönetiminde Dursun Özbek, mali işlerden sorumlu başkan yardımcısıydı. Takımın başına Hamza Hamzaoğlu getirildi. O yönetim bir doğru yaparak Florya'nın başına Ali Dürüst ve Abdürrahim Albayrak'ı getirdi. Bu ikili yaşanan krizlere dalga kıran olurken Hamza hoca sadece rakiplerin oyunları ve kendi takımı ile ilgilendi, G.Saray şampiyon oldu. Yarsuvat sonrası Dursun Özbek başkan oldu ama Florya'da aile ortamını sağlayan modelden vazgeçince Hamza hoca yalnız kaldı oyuncuların sorunlarını çözemedi ve gönderildi.
"KAMPANYA BAŞLATANLAR AVUÇLARINI YALASIN"
Kıssadan hisse diyerek şunu hatırlatıyorum. Yarsuvat dönemindeki Dürüst- Albayrak ikilisinin Florya'daki sinerjisini yaşamış bir insan olarak Erden Timur'un yokluğunda tekrar aile ortamına dönülmesi için Timur'un görevlerini üstlenecek benzeri birine ihtiyaç var. Okan hoca da Hamza hoca gibi yalnızlık yaşıyor. Florya'da sinerjinin yaratılması için en uygun isim Abdürrahim Albayrak olabilir. Albayrak halk adamıdır, esnaf zihniyeti ile hareket eder oyuncunun gönlünü alır, yakından ilgilenir. Buruk'un görevden alınması için kampanya başlatanlar avuçlarını yalasın! 2 yıl şampiyon olmuş hoca gönderilmemeli. Yönetim hocasına sahip çıkıyor. Bazı gazetecilerin bu yönetim ve Okan hoca sezon sonunu görmez düşüncelerinin yaratılan algıların eseri olduğuna inanıyorum.
"RAKİP BOT HESAPLARI ALGI İÇİN KULLANIYORLAR"
- Florya Projesi üzerinden Galatasaray yönetimine siyasi bir operasyon yapıldığını düşüyor musunuz? Bunu hangi güçler neden yapıyor?
G.Saray'ın Florya Projesi'nden en çok F.Bahçe Kulübü Başkanı Sayın Ali Koç rahatsız olmuştu. Ve şu açıklamayı yaptı: "Siz her dönemin güçleri ile kol kola olmayı çok iyi bilen bir yapısınız. Bu dönemde bunu nasıl başardığınızı Florya Projesini anlatmaya başladığında tüm Türkiye görecek. Şu seçimler bitsin (Cumhurbaşkanlığı seçimi) projede neler döndüğünü anlatalım, bakalım adil rekabet mi var ne var göreceksiniz." Koç'un bu sözleri Florya Prajesi'nin gelecek adına ne kadar önemli olduğunu gösteriyordu. Bu proje maalesef G.Saray muhalefetindeki bazı kişilerin ağzını sulandırdı. Dursun başkan, Florya Projesi ile ne yapacak? Gelirlerle Bankalar Birliği borcunu kapatacak, oluşturulacak fonla G.Saray'ı istikrarlı bir ödeme planına kavuşturacak. Süheyl Batum ve ekibi son seçimde söz konusu projenin gelir maliyetinin az olduğunu, göreve gelirlerse çok ciddi bir rakamla projeyi bitireceklerini söylediler. Ama seçimi kaybettiler çünkü genel kurul "Lafla peynir gemisi yürümez" dedi ve Dursun Özbek'i rekor oyla seçti.
Florya ihalesine girecek isimler belliydi hatta en yüksek teklifi veren de belliydi. G.Saray'ın başına sevgi iklimi anlayışı ile gelen Dursun başkan olası tepkilere kulağını tıkamadı, genel kurulun komisyon talebini yerine getirdi. Değerli isimlerin olduğu komisyonun başına da Adnan Polat geldi. Polat, Türkiye'nin ve dünyanın farklı yerlerinde önemli projeler yapmış bir isim. Genel kurulda herkes bu projenin hayata geçirilmesi için başkan Özbek'e onay verdi. Ama hâlâ projeyi geciktirmek adına uğraşanlar hatta algı operasyonları ile özellikle sosyal medya üzerinden Özbek ve yönetimini yıkmaya çalışanlar var. İşin perde arkasında Dursun Bey'in devletle ortak hareket etmesini hazmedemeyenler bulunuyor. Maalesef G.Saray içinde AK Parti'ye karşı olanların başını çekenler algı operasyonları ile Özbek ve ekibini yıpratmaya çalışıyorlar, rakip takımların bot hesaplarını da bu algı için kullanıyorlar. Medyadaki uzantılar da söylemleri ve eylemleri ile Özbek'e açılan cepheye destek olup ateşe odun atıyorlar. G.Saray bir spor kulübüdür, siyaset sahnesi değildir. Başkan kim olursa olsun devletle hareket etmek zorundadır.
"ALİ YÜCE FAZLA HASSAS"
-Galatasaray yöneticisi Ali Yüce istifa etti.. Bu medyaya deprem olarak yansıdı.. Ali Yüce neden istifa etti.. Galatasaray yönetiminde kriz mi var?
Ali Yüce'nin babası Ahmet Ocaklı Yüce, G.Saray camiası içinde çok sevilir ve çok etkilidir. Gönlü de zengindir, cebi de zengindir. Ali Yüce, yönetici olmadığı dönemlerde bile G.Saray'a dışarıdan önemli destekler vermiştir. Şimdi yönetim dışında olacak ama G.Saray'a olan aidiyetinde n vazgeçmeyeceği için maddi manevi desteklerine devam edecektir. Yönetim, keşke bir açıklama yaparken Ali Yüce'nin de görüşünü alsaydı. Ali Yüce bence fazla hassasiyet gösterdi, istifa etmeseydi daha doğru olurdu.