Haber Tarihi: 08 Ocak 2018 03:30 - Güncelleme Tarihi: 08 Ocak 2018 03:30

Sarıkamış Destanı nedir? Sarıkamış Destanı kaç yılında oldu?

Sarıkamış Destanı nedir? sorusunun yanıtına haberimizden ulaşabilirsiniz. Sarıkamış harekatı kaç yılında yapıldı ve nasıl sonuçlandı? İşte Sarıkamış harekatı hakkında tüm merak edilenler...

Sarıkamış Destanı nedir? Sarıkamış Destanı kaç yılında oldu?
Abone Ol
Sarıkamış harekatı bugünlerde en çok araştırılan konular arasına girdi. Bugün şehitler için tüm illerle yürüyüşler yapıldı ve şehitler anıldı. Peki Sarıkamış destanı nedir? 

Sarıkamış harekatının sonucunda hayatını kaybedenler için anma törenleri düzenlendi. Harekatı'nın 103'üncü yıl dönümünde neler yaşandı? İşte tüm detaylar...
SARIKAMIŞ HAREKATI NEDİR?
1914 yılının Kasım ayında Azap ve Köprüköy, Rus orduları tarafından saldırıya uğradı. Ancak saldırıyı 3. Ordu Komutanı Hasan İzzet Paşa püskürtmüş ve Rus ordusunu dağıtmıştır.

Harekatın amacı, dağılan Rus ordusunu tamamen yok edip, Bakü petrollerine ulaşmak ve Alman İmparatorluğu'nun sanayi ihtiyacını karşılamaktı. Aynı zamanda 1877 yılındaki 93 Harbi'ni Osmanlı İmparatorluğu'nu kaybetmiş ve Batum, Sarıkamış, Kars, Ardahan ve Artvin Ruslara verilmişti.

Toprakları geri almak amacıyla 1914 yılında dönemin Başkomutan Vekili olan Enver Paşa, 19 Aralık tarihinde "Sarıkamış Harekatı" planlarını kurmaylarına sundu.

lk iki günü başarıyla geçen taarruz sonrasında olumsuz hava koşulları nedeniyle seyrini değiştirdi. Kış, 3-4 Ocak 1915 gecesi daha da şiddetlendi. Fırtına ile yağan kar, yolları tıkayıp, çadırları yıktı. Arkasından da dondurucu soğuklar bastırınca, 60 bin Osmanlı askeri donma, dizanteri ve tifo gibi hastalıklardan dolayı hayatını kaybetti. Bu harekatta Ruslar da 32 bin askerini kaybetti.

Türk Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanlığına göre Sarıkamış'ta Osmanlı zayiatları 60.000 ve Rus zayiatları 30.000'dir. Savaşın en hazin kısmı ise Osmanlı kayıplarının bir çoğunun Ruslar ile yapılan çarpışmalarda değil de ağır soğuk hava koşulları yüzünden ölmesidir. Ruslar; Türklerden 200 subay, 7000 eri esir, 20 makineli tüfekle 30 topu ganimet olarak almışlardır. 5000 kişi civarında esir alınmıştır.



Kayıplar

Türk Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanlığına göre Osmanlı zayiatları 60.000 ve Rus zayiatları 30.000'dir. Savaşın en hazin kısmı ise Osmanlı kayıplarının bir çoğunun Ruslar ile yapılan çarpışmalarda değil de ağır soğuk hava koşulları yüzünden ölmesidir. Ruslar; Türklerden 200 subay, 7000 eri esir, 20 makineli tüfekle 30 topu ganimet olarak almışlardır. 5000 kişi civarında esir alınmıştır. Bunlar tahmine göre Kırımda domuz çiftliğinde çalıştırılarak ve aç bırakılarak ölmüşlerdir.

Tarihçi-yazar Mehmet Niyazi, Sarıkamış Harekatı'ndaki ölü sayısının tüm belgelerde toplamda 23.000 olduğunu, 90.000 rakamının 60.000 kayıp veren Rusların yalanı olduğunu kaydeder. 90.000 askerin öldüğü iddiası ilk olarak Sarıkamış Harekatı'ndan sekiz yıl sonra Binbaşı Şerif Bey'in yazdığı kitapta yer almaktadır. Osman Mayatepek 75.000 muharip kuvvetin bulunduğu tarafın 90.000 askerinin ölmesinin matematiksel olarak imk,nsız olduğunu ifade etmektedir.



Sonuçları


Savaştan sonra İstanbul'a dönen Enver Paşa uzun bir süre Sarıkamış hakkında herhangi bir haber, bildiri, veya yayın yapılmasını engelleyerek sansür uygulamış ve Osmanlı halkı savaşta olup bitenleri uzun yıllar sonra öğrenebilmiştir.

Ermeni gönüllü tümenleri Rus kuvvetlerinin başarısında önemli etken olmuştur. Bunlar kritik zamanlarda Osmanlı hareketlerine meydan okudu: "Osmanlı'nın gecikmesi Sarıkamış etrafında yeterli kuvvet konsantre etmesi için Rus Kafkasya Ordusu'na zaman kazandırmıştır." Enver Paşa, Ermeniler'i suçladı ve bölgede Rusya ile aktif beraberlikte bulunduklarını söyledi. 1918 Mart ayında Brest-Litovsk Antlaşması ile Sarıkamış ve Kars geri alınmış, ama aynı yılın Ekim ayında Mondros Mütarekesi uyarınca eski sınırlara dönülmüş ve topraklar elden çıkmıştı.

TEKİRDAĞ

Tekirdağ'da, Sarıkamış Harekatı'nın 103. yılında yürüyüş düzenlendi.

Vatandaşlar, yürüyüş sırasında "Gençlik Şühedanın İzinde" yazılı pankart, dev Türk bayrağı ve Mustafa Kemal Atatürk'ün fotoğrafının yer aldığı afiş taşıdı.

Tekirdağ Otelcilik Ve Turizm Meslek Lisesi önünde toplanan kortej, Sahil Dolgu Alanı'na kadar yürüdü.

Burada düzenlenen törende, saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu ve şehitler için dua edildi. Etkinlik sonunda vatandaşlara çorba ikramı yapıldı.

Yürüyüşe, Tekirdağ Valisi Mehmet Ceylan, Tekirdağ Emniyet Müdürü Mustafa Aydın ve kurum müdürleri ile çok sayıda vatandaş ve öğrenci katıldı.



KIRKLARELİ

Kırklareli'de de yürüyüş için Atatürk Spor Salonu önünde toplananlara, Gençlik Hizmetleri ve Spor Müdürlüğü'nce "Türkiye Şehitleriyle Yürüyor" yazılı ve Türk bayrağı işlenmiş bere ile atkılar dağıtıldı.

Kırklareli Valisi Orhan Çiftçi, Cumhuriyet Başsavcısı Ozan Kaya, kurum müdürleri öğrenciler ve vatandaşlar, "Vefakar Gençlik, Fedakar Ecdadını Unutmayacak" temasıyla düzenlenen etkinlik kapsamında Kırklareli Şehitliği'ne yürüdü.

Yürüyüşte öğrenci ve vatandaşlar "Şehitler ölmez vatan bölünmez", "Vatana uzanan eller kırılsın" şeklinde slogan attı.

Şehitlik Anıtı'nda Kur'an-ı Kerim okunarak dualar edildi.

Vali Çiftçi, burada yaptığı konuşmada, vatan için canlarını feda eden Sarıkamış şehitleriyle tüm şehitlere Allah'tan rahmet diledi.

Türkiye'nin düşmandan nasıl kurtarıldığını unutmadıklarını ve unutulmayacağını vurgulayan Çiftçi, aziz devletin ve milletin evlatları olarak ecdadın her zaman yad edileceğini söyledi.

Ecdadın eksi 30 derecede vatanı için donarak ölmeyi göze aldığını anlatan Çiftçi, "Sarıkamış'ta 78 bin şehit verdik. Çanakkale'de, Dumlupınar'da, Sakarya'da, Kıbrıs'ta, Güneydoğdu'da, sınır dışında vatanımız için güvenlik güçlerimiz canlarını feda ediyor. Vatanın bir karış toprağını kimseye vermeyeceksiniz. Bizim kimsenin bir karış toprağında gözümüz yok. Ama şu da bilinmelidir ki, vatanımızdan bir çakıl taşını dahi kimseye vermeyiz.'' diye konuştu.

GÖNÜL GÖZÜYLE YÜRÜDÜ

Görme engelli Necati Geniş de yakınlarının yardımı ve bastonuyla yürüyüşe katıldı.

Türk bayrağı taşıyan Geniş, zaman zaman sloganlara da eşlik etti.

Geniş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gözleriyle görmese de gönül gözüyle manevi duyguyu hissettiğini söyledi.

Görme engelli olmasına rağmen şehitler için yürüdüğünü ifade eden Geniş, engeline rağmen bu tür etkinliklere katıldığını belirtti.

Necati Geniş, "İnsan istedikten sonra her türlü aktiviteye katılabilir. Güzel bir duygu. İnsanın tüyleri diken diken oluyor. Kalabalığı görmesem de hissetmek çok güzel." dedi.

Haber ile daha fazlasına ulaşın:
Gündem
Daha fazla göster
 Reklam 

SON HABERLER