Spor yazarlarından Ömer Üründül, Fenerbahçe'nin evinde Athletic Bilbao'ya 2-0 mağlup olduğu maçı Sabah'taki köşesinde değerlendirdi.
Fenerbahçe dün güçlü rakibi karşısında 90 dakika hiçbir varlık göstermeyerek sahadan yenilgiyle ayrıldı. Maçın geneli üzerinde durmak yerine gördüğüm gerçekleri anlatmaya çalışacağım. Tabii ki 5. dakikada Samet'in hatasıyla skorda dezavantaja düşüldü. Ama unutulmamalı ki Athletic Bilbao, bu kupanın en önemli favorilerinden biri. Bu yüzden Fenerbahçe, ne üretken olabildi ne de savunma yapabildi. Bunun nedenleri çok açık.
Fenerbahçe, bizim ligde dahi yüksek tempolu bir futbol sergileyemiyor. Avrupa kulvarında ise tabi ki işler daha da zorlaşıyor. Avrupa'nın en vasat takımları bile bizim takımlarımızdan fizik açıdan çok daha güçlüler. Sonuçta F.Bahçe 2-0 gerideyken 10 kişi kaldı. Rakip de işi biraz rölantiye aldı.
Fenerbahçeli futbolcular da 11'e 11 oynadıklarından daha fazla koştular. Birçok kişiyle ters düşecek genel görüşüm var. Tadic'in kalitesine ve kariyerine asla itirazım yok ama fizik olarak günümüz futbolunun istediği en önemli ilkelerinden birine zıt kutup teşkil ediyor. Pres yapmıyor, çalım atamıyor, dribblingi yok. Eğer Mourinho, Tadic'e bugüne kadarki gibi sınırsız kredi tanımaya devam ederse işlerin rayına gireceğini zor görüyorum.
Son sözüm Samet için; büyük bir hata yapmıştır ama taraftarın 5. dakikadan itibaren top Samet'e her geldiğinde tepki göstermesi inanılır gibi değildi. Bu tepkinin sadece Samet'i değil tüm takımı ve teknik ekibi olumsuz etkileyeceğini nasıl düşünemiyorlar. Hayretler içindeyim.