TV8 ekranlarında NBA heyecanını basketbolseverlere her gece aktaran ve twitter üzerinden tüm basketbolseverleri bu heyecanın yorumcusu haline getiren spiker Erdem Bitik, Cleveland Cavaliersr ile Golden State Warriors arasındaki sürprizlere sahne olan final serisinin ilk maçını yorumladı.
İşte Erdem Bitik'in yazısı...
NBA Playoffs final tarihinde 14.kez üst üste iki yıl aynı seriyle karşı karşıyayız. Geçmişte back to back yapan 5 farklı takım bulunuyor. Golden State tarihte bunu yapan 6. Takım olmakla birlikte, 73 galibiyetlik rekor sezonu bir kez daha yüzükle pekiştirme niyetinde.
Öte yandan Cavaliers, süper starını tekrar şehre kazandırdıktan sonra yıllardır arzuladığı şampiyonluğu bu defa mutlu sonla birleştirmek istiyor.
KARTLAR DAĞITILDI
Geçen sezon Lebron'un Cleveland'a geri dönüşü beklentileri minimum konferans finali seviyesinde tutsa da, takım kimyasının tutması için biraz zaman gerektiği açıktı. Ama bu zaman diliminin birlikte geçiriliyor olması en önemli faktördü. Playofflara kadar herşey kusursuza yakın ilerlerken ilk turda Kevin Love'ı kaybetmesi, devamında Irving'in yaşadığı sakatlıklar Cleveland'ın sürekli tek teker üzerinde yol almasına neden olmuştu. Buna rağmen Lebron'un dönüş sezonunda NBA finali yapmayı başarmış ancak final serisini 4-2 kaybederek eve kupasız dönmek zorunda kalmışlardı.
Bu sezon taraflı tarafsız herkesin beğenisini kazanan Cavs, bunun gerçekleşmesine neden olan en büyük değişimi, topu Lebron'un elinde çok tutmadan hem onu daha aktif kullanarak hem de hücumda çeşitliliği arttırarak oynamasında gizliydi. Ta ki final serisinin ilk maçına kadar….
Oracle Arena'da oynanan serinin ilk maçında Cleveland, sezon boyunca bildiği tüm doğruları unutarak başladı maça. Cavaliers'ın karşılaşmanın sonunda bulduğu 17 asist, bu sezon playofflarda gördüğü en düşük 3.istatistik oldu. Başta Iguodala savunması olmak üzere Lebron, hücumda sürekli tehdid altında oynamak zorunda kaldı. Mental anlamda savunmanın uyguladığı bu baskı, Lebron'un hem şut ritmini ve bire bir hücumlardaki etkinliğini hem de saha görüşünü olumsuz etkiledi.
Hal böyle olunca topu dolaştıran, penetre sonralarında dışarıda boş adamı bulan Cleveland hücumu, Lebron bazlı bir oyuna dönüştü. Bu senaryonun süreklilik kazanmaması Tyronn Lue için son derece önemli. İş işten geçmeden Cleveland'ın 3 sayı konusunda da muazzam istatistiklere ulaşmasına olanak sağlayan tempolu ama bir okadar da topu dolaştıran takım kimliğine bürünmesi gerekiyor.
WARRIORS HEDEF ŞAŞIRTTI
Konu bench katkısı olduğunda bunu en verimli şekilde kullanan ender takımlardan biri Warriors.
Sürekli aynı isimler üzerinden olmasa da hemen hemen her maç extra 1-2 bench katkısıyla maç içerisinde en kritik anlarda bile momentumu geri kazanmayı başarıyorlar. Curry-Thompson- Green büyük üçlüsü, final serisinin ilk maçında sahneyi Iguodala-Livingston- Barbosa bermuda şeytan üçgenine bıraktı.
Kerr, takımı kurduğu ilk yıldan itibaren belki de ilk kez bu kadar dengeli bir ikinci 5 gördü maç boyunca. Curry ve Thompson'ın toplamda 20 sayı ürettiği maçı, Livingston'ın playoff kariyer gecesi geçirmesiyle 15 sayı farkla kazandı.
Geçtiğimiz yıl 40 sezonluk hasretin bitmesinde büyük bir pay sahibi olan ve finallerin en değerli oyuncusu seçilen Andre Iguodala, maç sonunda istatistiklerin ihtişamını 2.plana iten muazzam bir savunma örneği sergiledi.
OKC serisinde Durant ve Westbrook'u bezdiren Iguodala, final serisinin ilk maçında yine kusursuza yakın bir görev bilinciyle oynadı. İşin hücum yönündeyse, 3 sayılarla yaşayıp ölen Golden State'in 2.özelliği, boyalı alan hücumunun devreye girmesini sağladı. Cleveland savunmasındaki tüm dikkatlerin Curry ve Thompson özelinde dış oyuna odaklandığı anlardı Warriors, playoff boyunca en etkili boyalı alan oyununu oynadı. Maç boyunca sadece 9 top kaybı yapan Golden State, hızlı oyununu doğru ellerle şekillendirerek ihtiyacı olan galibiyete uzandı.
Günün sonunda Cleveland, Curry ve Thompson'ı durdurmakla seriyi kazanamayacağını yaşayarak öğrendi. Ana parçaları devre dışı bırakmayla Golden State'i sistemin dışarısına itmek pek mümkün görünmüyor. 52 yıldır sportif branşta şampiyonluğa aç Cleveland şehrinin bu hasretini bitirmek için Cavs, acaba bugün kim sahne alacak sorusunun cevabını beklemeden kendi ipini kendi kesmeli…
İşte Erdem Bitik'in yazısı...
NBA Playoffs final tarihinde 14.kez üst üste iki yıl aynı seriyle karşı karşıyayız. Geçmişte back to back yapan 5 farklı takım bulunuyor. Golden State tarihte bunu yapan 6. Takım olmakla birlikte, 73 galibiyetlik rekor sezonu bir kez daha yüzükle pekiştirme niyetinde.
Öte yandan Cavaliers, süper starını tekrar şehre kazandırdıktan sonra yıllardır arzuladığı şampiyonluğu bu defa mutlu sonla birleştirmek istiyor.
KARTLAR DAĞITILDI
Geçen sezon Lebron'un Cleveland'a geri dönüşü beklentileri minimum konferans finali seviyesinde tutsa da, takım kimyasının tutması için biraz zaman gerektiği açıktı. Ama bu zaman diliminin birlikte geçiriliyor olması en önemli faktördü. Playofflara kadar herşey kusursuza yakın ilerlerken ilk turda Kevin Love'ı kaybetmesi, devamında Irving'in yaşadığı sakatlıklar Cleveland'ın sürekli tek teker üzerinde yol almasına neden olmuştu. Buna rağmen Lebron'un dönüş sezonunda NBA finali yapmayı başarmış ancak final serisini 4-2 kaybederek eve kupasız dönmek zorunda kalmışlardı.
Bu sezon taraflı tarafsız herkesin beğenisini kazanan Cavs, bunun gerçekleşmesine neden olan en büyük değişimi, topu Lebron'un elinde çok tutmadan hem onu daha aktif kullanarak hem de hücumda çeşitliliği arttırarak oynamasında gizliydi. Ta ki final serisinin ilk maçına kadar….
Oracle Arena'da oynanan serinin ilk maçında Cleveland, sezon boyunca bildiği tüm doğruları unutarak başladı maça. Cavaliers'ın karşılaşmanın sonunda bulduğu 17 asist, bu sezon playofflarda gördüğü en düşük 3.istatistik oldu. Başta Iguodala savunması olmak üzere Lebron, hücumda sürekli tehdid altında oynamak zorunda kaldı. Mental anlamda savunmanın uyguladığı bu baskı, Lebron'un hem şut ritmini ve bire bir hücumlardaki etkinliğini hem de saha görüşünü olumsuz etkiledi.
Hal böyle olunca topu dolaştıran, penetre sonralarında dışarıda boş adamı bulan Cleveland hücumu, Lebron bazlı bir oyuna dönüştü. Bu senaryonun süreklilik kazanmaması Tyronn Lue için son derece önemli. İş işten geçmeden Cleveland'ın 3 sayı konusunda da muazzam istatistiklere ulaşmasına olanak sağlayan tempolu ama bir okadar da topu dolaştıran takım kimliğine bürünmesi gerekiyor.
WARRIORS HEDEF ŞAŞIRTTI
Konu bench katkısı olduğunda bunu en verimli şekilde kullanan ender takımlardan biri Warriors.
Sürekli aynı isimler üzerinden olmasa da hemen hemen her maç extra 1-2 bench katkısıyla maç içerisinde en kritik anlarda bile momentumu geri kazanmayı başarıyorlar. Curry-Thompson- Green büyük üçlüsü, final serisinin ilk maçında sahneyi Iguodala-Livingston- Barbosa bermuda şeytan üçgenine bıraktı.
Kerr, takımı kurduğu ilk yıldan itibaren belki de ilk kez bu kadar dengeli bir ikinci 5 gördü maç boyunca. Curry ve Thompson'ın toplamda 20 sayı ürettiği maçı, Livingston'ın playoff kariyer gecesi geçirmesiyle 15 sayı farkla kazandı.
Geçtiğimiz yıl 40 sezonluk hasretin bitmesinde büyük bir pay sahibi olan ve finallerin en değerli oyuncusu seçilen Andre Iguodala, maç sonunda istatistiklerin ihtişamını 2.plana iten muazzam bir savunma örneği sergiledi.
OKC serisinde Durant ve Westbrook'u bezdiren Iguodala, final serisinin ilk maçında yine kusursuza yakın bir görev bilinciyle oynadı. İşin hücum yönündeyse, 3 sayılarla yaşayıp ölen Golden State'in 2.özelliği, boyalı alan hücumunun devreye girmesini sağladı. Cleveland savunmasındaki tüm dikkatlerin Curry ve Thompson özelinde dış oyuna odaklandığı anlardı Warriors, playoff boyunca en etkili boyalı alan oyununu oynadı. Maç boyunca sadece 9 top kaybı yapan Golden State, hızlı oyununu doğru ellerle şekillendirerek ihtiyacı olan galibiyete uzandı.
Günün sonunda Cleveland, Curry ve Thompson'ı durdurmakla seriyi kazanamayacağını yaşayarak öğrendi. Ana parçaları devre dışı bırakmayla Golden State'i sistemin dışarısına itmek pek mümkün görünmüyor. 52 yıldır sportif branşta şampiyonluğa aç Cleveland şehrinin bu hasretini bitirmek için Cavs, acaba bugün kim sahne alacak sorusunun cevabını beklemeden kendi ipini kendi kesmeli…
