İsmail Küçükkaya: "Sezona çok iyi 3 transferle başladınız. Sizin bizzat devreye girip aldığınız oyuncular."
Hüseyin Yücel: "Sezona çok güzel başladık. Gerekli mevkilere gerekli isimleri transfer ettik. Ciddi uğraş verdik. Rafa, Immobile ve Paulista serbest oyunculardı. Bonservis vermeden getirdik. Sayın Adalı, 10 milyon eurolardan bahsetti. Bunların maaş bedeli 6 milyon euro'dur, Paulista'nın yıllık gideri 3 milyon euro'dur. Bunu netleştirmiş olalım. Sayın Adalı çok abartıyor."
İsmail Küçükkaya: "Sayın Adalı, iyi olan 3 transferle övündüğünüzü, aksayan yönlerle ilgili söz hakkınız yok muydu, dinletemediniz mi diye soruyor."
Hüseyin Yücel: "İlk TRT Spor programına katıldım ben. Sayın Adalı daha TV'ye çıkmamıştı. Ben ona taktiği vermiştim. Sayın Adalı, seçim propagandası çok kolay olacak ve muhtemelen kullanacak dedim. 'Sayın Arat'ın devamı' ve '3 defadır seçime giriyorum, artık beni bir deneyin' diyebilir. Bu iki propaganda ile yürütüyor. Sayın Arat'ın devamı değilim. 42 yaşımdayım. 2 kız çocuğu babasıyım. 16 bin kişinin çalıştığı, 200 bine yakın öğrencinin okuduğu bir eğitim grubunu yönetiyorum. Beşiktaş Jimnastik Kulübü başkanıyım halihazırda ve adayım. Aradan sıyrılıyorum. Bizlerin de sorumluluğu varsa, hesap vermemiz gerekiyorsa vermekten çekinmeyiz."
Beşiktaş, Al Musrati'nin sözleşmesinden uygun şartlarda çıkmak için gelen teklifleri değerlendirmeye devam ediyor. Siyah-Beyazlılar'a Suudi Arabistan'dan Al Kholod'un bir teklifi vardı. Arapların deneyimli futbolcunun transferi için 5 milyon euro'luk teklifini 7 milyon euro'ya yükselttiği öğrenildi. Beşiktaş'ın, futbolcunun transferine onay verip vermeyeceği ise merak konusu. Siyah-Beyazlı takım 11 milyon Euro'ya aldığı Al Musrati'nin kontratını aynı rakamla feshetmek istiyordu. Ancak gelen tekliflerin en yükseği 7 milyon euro'ya ulaşabildi.
İsmail Küçükkaya: "Sayın Adalı '600 milyonu vereyim sana, bu iş kapansın' diyor, ne demek istiyor?"
Hüseyin Yücel: "Ortak yayında sürekli para konuşuyorsun dedi bana. Kendisi sürekli para konuşuyor. Söylem çok çirkin. Ne demek '600 milyonu vereyim çekil' ne demek. Benim kefil olduğum bir kredi. Beşiktaş başkanlık makamını ben 600 milyona satacak mıyım! Birlik beraberlik diyoruz, Beşiktaş ne çektiyse birlik beraberlik sağlayamadığı için çekti. Bu tip söylemler ayrıştırıcı ve bölücü. Bu tip söylemlere girmemek lazım. Kendisi seçilirse gereğini yapacaktır."
İsmail Küçükkaya: "Niye Ali Koç, bu kadar para ödemiş. 370 milyon euro ödemiş 370 milyon euro! Kulüplerimizin mali durumu uzun yıllardır kötü. Para konuşmak zorundasınız. Nasıl çıkaracaksınız durumu?"
Hüseyin Yücel: "Sorular hep maddiyatla alakalı. Biz cevap verince bizi 'paracı başkan' ilan ediyorlar. Beşiktaş'ın 2 tane ana başlığı var. Finansal sürdürülebilirdik ve sportif başarı. Bunlar birbirine bağlı. Finansal sürdürülebilirlik için projelerimiz var. SuperApp projesi. Beşiktaş bir FinTech, start-up projesi. Ödeme yöntemi, finansal ödeme yöntemi olarak çalışacak bir uygulama. Ayrı bir şirket kurduk Pendik'te. Büyük ve küçük yatırımcılar ortak olabilecek. Bir projemiz de Akatlar'da, burada bir salon var. Ulaşım açısından zor. Basketbol oynanmayacak kadar çok çok değerli bir yer. Konsorsiyumla, farklı amaçlara hizmet edecek şekilde kullanmamız gerekiyor, Beşiktaş ciddi kaynak sağlayacaktır buradan. Ya başka bir yere salon yapacağız ya da geçici süreyle devletimizin salonlarında oynayacağız, örnekleri var."
İsmail Küçükkaya: "İkinci adam kim olacak?"
Hüseyin Yücel: "Birbirinden değerli isimler var listede. Direkt şahıs, kişi ismi vermeyeyim. Seçilirsek görev dağılımı yapacağız. İki ana başlık var bu listede, birinci başlık finansal sürdürülebilirlik ve sponsorluklar. Bir de futbol aklı dediğimiz, futbol icra kurulu olacak isimler. Feyyaz Uçar yok listede ama profesyonel anlamda çalışma ihtimalimiz var. Samet Aybaba yok. Futbolun içerisinden gelen değerli Mete Vardar, Onur Göçmez, Fırat Fidan var. Sadece bu arkadaşlar değil, dışarıdan alacağımız ehil, profesyonel kişilerle futbol icra kurulu oluşacak. Yönetim ile hoca arasında köprü olacaklar ve transfer süreçlerini yönetecekler."
İsmail Küçükkaya: "Hasan Arat'ı aradım, tam ayrıldı, birkaç gün sonra. Beni aradı yurt dışından, 'Niye bıraktınız?' diye sordum. 'Beni bunca yıldır tanırsın, herkesi iyi tanıyorsun. Sen tahminde bulunursun.' dedi. 'Bulunamam' dedim. 'Bulunursun' dedi. Siz anladınız mı, Hasan Arat niye bıraktı? Bilemedim ben, anlam veremedim. Dost meclisinde söyleyeyim, bir tek şöyle, ödenmesi gereken çok yüklü paralar, 50 milyon euro falan, bu Hüseyin Yücel'in üstüne kalmış bu, bir tek mantıklı şey bu."
Hüseyin Yücel: "İstifa etmeden 2-3 gün önce yönetim kurulu toplantısı vardı. Orada sağlık problemlerinden bahsetti. Ben de yakından biliyor, takip ediyordum. Çok geçmiş olsun kendisine. Sadece istifası ani oldu. Mayısta aday olmayacağını bizlere deklare etmişti. İstifası ani oldu. Sağlık sebeplerinden zannedersem... Sağlıktan önemli bir şey yok."
İsmail Küçükkaya: "Teknik direktör kim olacak?"
Hüseyin Yücel: "Sene başlarken Giovanni van Bronckhorst gelmeden önce, ben yönetimde Sergen Yalçın taraftarıydım. O vakit başta başkan olmak üzere bazı yönetici arkadaşlarımız, çok sıcak bakmadılar. Geldiğimiz noktada, aklımdaki ilk isim Sergen Yalçın. Bir programda 'Şartlarım var' demiş. Burası da 121 yıllık bir camia, çınar. Beşiktaş'ın da duruşu, ilkeleri, vizyonu var. Bizlerin de şartları olacak. Masaya oturacağız, ortak noktada buluşursak yol yürümek isteriz. Ancak, Sayın Adalı tarafında da bu algı oluştu, eminim o da rahatsız. Beşiktaş'ın tek çaresi, dünyada başka hoca kalmamış gibi Sergen Yalçın'a muhtaçmış havası yaratıldı. 121 yıllık camia kimseye muhtaç kalmamalı, kişilerden bağımsız devam etmeli. Yoksa Sergen Hoca bizim efsanemiz. Sergen Hoca ile anlaşamadığımız takdirde yerli başta olmak üzere B-C planlarımız mevcut."
İsmail Küçükkaya: "Seçilirseniz ilk ne yapacaksınız?"
Hüseyin Yücel: "Oyuncularla taraftarı barıştırmak için Tüpraş Stadyumu'nda ya da antrenmanı taraftarlara açacağım. İlk işim bu. İkinci işim ise görev dağılımı. Sonra sponsorluklar. Camiayı birleştirmek için eski başkanlara telefon açacağım, yemek organizasyonu yapmayı planlıyorum. Maddi taraf kolay, parayı verir çözersiniz. Manevi birliği çözmek çok daha zor."