Sabah Spor yazarı Levent Tüzemen, Galatasaray'ın Ankaragücü'nü 3-0 mağlup ettiği maçı köşesinde yorumladı.
Davinson Sanchez'e hayran kaldım. Sanchez'i iyi ki yönetim transfer etmiş. Galatasaray, 23. şampiyonluğunu A.Gücü deplasmanında kucaklamıştı. Final haftalarına girilirken G.Saraylı oyuncular zirveye dev adımları yine Başkent'te attı. Coşkulu, disiplinli, istekli, arzulu, çalışkan ve yardımlaşması üst düzeyde olan bir G.Saray izledim. Oyuncular hem keyif verdiler hem de kendileri oynadıkları futboldan keyif aldılar.
Davinson Sanchez'e hayran kaldım. Sanchez'i iyi ki yönetim transfer etmiş. Kolombiyalı yıldız oyuna resmen hükmetti. Doğru pozisyon alarak rakibe pozisyon vermedi. Sakin ve sabırla geriden topu oyuna akıllı paslarla soktu. Hücuma çıktı, golünü attı. Hava toplarını kaybetmedi. Güvenliydi ve çevresine de güven verdi.
Topu kaptıran her G.Saraylı oyuncu başta Mertens, Tete, Demirbay, Aktürkoğlu olmak üzere yeniden kazanmak için disiplinle rakiplerini kovaladı. Bir şutu direkten dönen Oliveira yeni transfer gibi döndü. Oyunun başında yapılan önde baskı G.Saray'ın erken iki gol bulmasını sağladı. Kerem belki çok top kaybıyla oynadı ama çok çalıştı, çok mücadele etti. Tete'nin performansına bakınca dilerim bu güzel, etkili ve çalışkan oyununu artık bir istikrara oturtur.
Köhn'ün kumaşı gerçekten parlıyor. Alman disipliniyle yoğrulmuş Köhn'ün hücuma çıkmasını, ikili mücadelelerde ayakta kalıp topu kazanmasını, yabancılık çekmemesini hedef transfer olarak gördüm. İcardi daha diriydi ama yine istediği topları alamadı. Bir ara kendisine pas atan ama topun şiddetini ayarlayamayan Kerem Aktürkoğlu'na, "Olsun takma kafana" diye tebessüm yaptı. Okan Hoca tüm oyunculara adaletli davranıyor.
Zaha da hocasının adaletinin kıymetini bilmeli ve Joker Barış'a, Berkan'a, Mertens'e, Kerem'e bir göz atıp arkadaşları kadar koşup mücadele etmeli. Zaha bireyselliği bir kenara bırakıp takım için oynamalı.