Bu zaten beklenen bir ayrılıktı. Yönetimin kendisine önerdiği yardımcılarlar ilgili Terim uzlaşı bir tavır sergilemedi. Ligdeki başarısızlık ve kupadan elenmek tepkileri arttırdı. Sadece yönetim içinde değil yönetim dışında da tepkiler oluşmaya başlamıştı.
Fatih Terim'in son yenilgiden sonra bu bir proje bu sabır demesi geçerli bulunmadı. Kadro mühendisliği konusunda Galatasaray başarılı olamadı. Avrupa'daki futbol modeli lige taşınamadı. Yardımcılardan dolayı yönetim kendine yardımcı olmaya çalıştı ama hoca kabul etmedi. Dinlenmesinde fayda var. Şimdi Galatasaray'n ciddi bir B planı olması lazım. Sıradan isimlerle yola devam edilemez. Sadece Işıtan Gün'ün bulacağı isimlerle yola devam etmek hayalcilik olur
Favre gibi Kovac gibi hocalar düşünülmeli. Marka değeri yüksek olmalı. Alsın evlatlarımız yönetsin düşüncesi fayda getirmez. Taraftarın da Terim'e tepkisi vardı bu bir işaretti. Terim güçlü bir figür ama Fatih hoca bu başarısızlılar sonrasında Galatasaray'ın buna tahammül etmesi mümkün değildi.
Terim oyun modelini oluşturamadı. Bu gidişatın Galatasaray'a zarar vereceği düşünüldü. Bu benzer olayları Ünal Aysal da yaşamıştı.
Fatih Terim'in kadro mühendisliğine direkt soyunduğunda ciddi başarılar olmamıştı. Yine aynı durum oldu. Sadece Fatih Terim'e bırakmak olmadı. Her şeye evet denmez. 26 milyon euroluk kadro kuruldu. Şimdi satışa çıkarsanız bu paranın yüzde 20'sini bile alamazsınız. Türkiye Ligi'nde Avrupa'daki oyunu oynamamak olmadı. Giresun'da 10. dakikada gol yiyip çeviremiyorsun. Giresun maçına çıkan kadro benim takımım kazanır oyunu vermedi. Oyun olarak bir şey değişmiyor. Demek ki yardımcı katkı vermiyor ya da aynı fikirde olamıyorsunuz
Terim'in Galatasaray'lı olduğunu kimse inkar edemez. Terim'i kimse söküp atamaz ama bu değişim kaçınılmaz hale geldi. 3 takım da hocalarını değiştirmek zorunda kaldı. Büyük takımlar da artık kendini sorgulamalı. Keşke Terim ikinci devreye hiç başlamasaydı daha sağlıklı olurdu.