Spor yazarlarından Engin Verel, Fenerbahçe'nin evinde Athletic Bilbao'ya 2-0 mağlup olduğu maçı Akşam'daki köşesinde değerlendirdi.
Fenerbahçe'nin ilk 8'i zorlaması için mutlak kazanması gereken bir maç. İyi de başlıyor. Ama Samet Akaydın öyle bir hata yapıyor ki bu seviyede asla olmaması gereken bir hata. Futbol hatalar oyunu. Diyoruz ki çocuğa yüklenmeyelim, kazanalım. Ama Fenerbahçe takımı hata yaparak gelişecek bir mecra değil. Onu altyapı takımlarında yaparsın, bu seviyede bu hatayı yaparsan öyle taraftar seni her pozisyonda protesto eder.
Futbol böyle nankör bir oyundur. 100 defa doğruyu yapar, bir defa yanlış yaparsan bütün doğruların unutulur. Herkes Baggio'yu Dünya Kupası'nda kaçırdığı penaltıyla hatırlıyor. Hiç kimse Baggio'nun İtalya'yı oraya getiren oyuncu olduğunu söylemiyor. Bence dünkü hatadan sonra Samet'in Fenerbahçe'deki kontratı fiilen düşmüştür.
Mourinho'nun onu oyundan alarak hem oyuncusunu hem de takımı korumak istemesini anlıyorum ama bu saatten sonra artık çok geç.
Ligde yüzde 52 topa sahip olma oranıyla oynayan Fenerbahçe dün ilk yarıda bundan yüzde 10 daha fazla topu ayağında tutan taraftı. Ama gel gör ki bunu verimli kullanamadı. İlk yarıda sadece 2 isabetsiz şut atabilen Fenerbahçe'ye karşılık rakibin 4'te 4 isabetli şutu ve 2 de golü vardı. Futbolda fırsatın kazası yoktur. Hele böyle maçlarda buldun mu atacaksın.
Samet'i yerden yere vuruyoruz. Tamam da Mert'in ikinci golü yemeden önce attığı bir şut var Bilbao kalesine. İsmail başının üstünden geçen topa ayağıyla müdahale etmeye çalışıyor. Sanırım kafası olduğunu unutmuş. Yahu arkadaş o topa ayak değil, uzatılacaksa kafa uzatılır.
Athletic Bilbao iyi bir takım. İspanya Ligi'nde lider Barcelona'nın 6 puan gerisinde ve 4'üncü sıradalar. Geçen hafta da Real Madrid'i 2-1 yendiler. Ama buna rağmen ben umutluydum. İkinci yarıda Mourinho'nun yaptığı müdahaleler doğruydu ama o saatten sonra rüzgarı tersine çevirmek zor. Üstelik bir Avrupa Kupası maçında, Athletic gibi sistem takımlarına karşı 2-0'dan dönmek çok daha zor.
Buna rağmen çok net fırsatlar vardı ama umutları yeşertecek gol gelmeyince gerginlik de büyüdü. Zaten Mert'in oyundan atılmasından sonra da yapacak pek bir şey kalmadı. Bu kadar deneyimli bir takımın, bu kadar çok hata yapması anlaşılır gibi değil. Her şeye rağmen enseyi karartmamak lazım.
Fenerbahçe grupta kalan iki maçını; Lyon ile evinde Midtjylland ile deplasmanda oynayacak. İkisini de kazanıp en kötü ihtimalle Play-Off'a kalabilir. Bu futbolla çok daha ilerisini hayal etmek maalesef zor.