Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, son dönemde PKK lideri Abdullah Öcalan ile ilgili yaptığı açıklamalarla gündeme geldi. Bahçeli, geçtiğimiz hafta partisinin grup toplantısında, Öcalan'a seslenerek, "Terörün tamamen sona erdiğini ve örgütün dağıtıldığını ilan etsin," şeklinde bir çağrıda bulundu. Bu açıklamasıyla birlikte Bahçeli, Öcalan'ın böyle bir adım atması durumunda "umut hakkı" olarak bilinen yasal düzenlemelerin önünün açılabileceğini dile getirdi.
Bu hafta düzenlenen bir diğer parti grup toplantısında da Bahçeli, Öcalan'a yönelik çağrılarını yineledi. Bahçeli, "Eğer terörist başının tecridi kaldırılırsa, gelsin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde DEM Parti grup toplantısında konuşsun," ifadelerini kullanarak, Öcalan'ın terörün sona erdiğini kamuoyuna açıklaması gerektiğini bir kez daha vurguladı. MHP lideri, "Terörsüz bir siyaset" anlayışı için her türlü sorumluluğu üstlenmeye hazır olduklarını belirtti ve Türkiye'nin bu tarihi sorunu çözmesinin gerekliliğine işaret etti.
Bahçeli'nin gündeme getirdiği "umut hakkı" ifadesi, müebbet hapis cezasına çarptırılmış mahkumların belirli şartlar altında yeniden değerlendirilmesini sağlayan bir düzenlemeyi içeriyor. Bu hak, ağır suçlardan hüküm giymiş kişilerin cezalarının rehabilitasyon amacına hizmet etmesi yönünde bir düzenleme olarak tanımlanıyor. Bahçeli, Öcalan'ın bu haktan yararlanabileceğini belirterek, Türkiye'nin terörü sona erdirmesi ve kalıcı bir barış sağlaması adına bu adımın kritik olduğunu ifade etti.
Türkiye'de Kürt sorununa çözüm bulmak amacıyla 2013-2015 yılları arasında yürütülen Çözüm Süreci, PKK ile Türk devleti arasındaki müzakereleri kapsıyordu. Sürecin ana amacı, silahlı çatışmaların sona erdirilmesi ve Kürt sorununun barışçıl yollarla çözülmesiydi. Abdullah Öcalan, bu süreçte kilit bir figür olarak önemli bir rol üstlenmişti. Ancak 2015 yılında çatışmaların yeniden başlamasıyla birlikte süreç son buldu. Bahçeli'nin çağrıları, Çözüm Süreci'ne yönelik tartışmaları yeniden gündeme getirdi.
PKK, Avrupa Birliği, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, Fransa ve Türkiye başta olmak üzere birçok ülke tarafından terör örgütü olarak kabul ediliyor. Abdullah Öcalan ise 1999 yılında Kenya'da yakalanarak Türkiye'ye getirildi ve terör örgütü kurmak ve yönetmek suçundan müebbet hapis cezasına çarptırıldı. O tarihten bu yana İmralı Cezaevi'nde tutulan Öcalan, Türkiye'deki Kürt sorunu ve terörle mücadele bağlamında tartışmaların odak noktası olmayı sürdürüyor.
Son olarak, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) açılışında Bahçeli'nin DEM Parti yetkilileriyle el sıkışması, siyaset sahnesinde geniş bir tartışma yarattı. Bu hareket, Bahçeli'nin barışı sağlama ve terörün sona erdirilmesi amacıyla attığı sembolik bir adım olarak değerlendirildi. Bahçeli, el sıkışmanın ardından yaptığı açıklamalarda, Türkiye'nin ortak değerler etrafında birleşmesi gerektiğini vurguladı ve uzattığı elin samimi bir barış çağrısı olduğunu belirtti.
Haber ile daha fazlasına ulaşın:
