Tolunay Kafkas'tan önemli açıklamalar

"Milli Takımlarda başarı yakalamamız için önce kendi çocuklarımıza, kendi insanımızı oynatacağız. Sürdürülebilir bir yapı ortaya koymalıyız öncelikle. Ben kendi adıma kendi çocuklarıma güvendiğimi söylüyorum. Eğer çok şeyler verebilirsek çok iyi işler yapacaklarına inanıyorum ama şuanda veremiyoruz. Biz UEFA Kupası'nı 3 yabancı ile kazandık, demek ki oluyor bu. Kendi tarafına bakacak önce herkes, ondan sonra bu düşüncenin var olmasını sağlayacağız"

"Milli Takım'da bir kere savaşçı bir model olmalı. Başkasının sistemini alıp koymak yerine özgün bir sistemimiz olmalı. Savaşacak, bayrağı vatanı için oynayacan oyuncu grupları yaratmalıyız. Sadece saha içinde olacak iş değil, psikolojik veya pedagojik eğitimler de verebilmeliyiz. Bir de gurbetçi oyuncuları getirmeye çalışırken farklı sorunlar ortaya çıkabiliyor. Yurtdışındaki vatandaşlık haklarını kaybedebiliyor oyuncular, bu da önemli. Avusturya'yı ben yakından biliyorum çok zor bir ülke. Eskisi gibi değil işler, buraya getirmek çok kolay olmuyor"

"Yusuf gibi, Gökhan gibi veya Mesut Özil gibi çok uğraştığımız oyuncular var. Yusuf işi şöyle, alt yaş kategorilerinde çağırdık biz onu. Ben de Avusturya'da top oynadım, oranın düzenini biliyorum. Ben Ümit Milli Takım teknik direktörü olduğumda zaten Avustura Ümit Milli Takım için oynuyordu, Ümit Milli Takımımıza seçmemiz söz konusu değildi. Sonrasında da Avusturya için oynamaya devam etti. A Milli Takım şansı var mıydı o farklı bir konudur. Bu bir seçimdir, kimseye baskı yapamayız. Çok iyi bir futbolcu olduğu için direkt Ümit Milli'ye geçiş yapmış zaten"

"Muhammed Damar ile Kuntz görüştü, ben de görüştüm. Oyuncunun beklentisi A Milli Takım anladığım kadarıyla. 2000-2001'li bir oyuncuyla görüşmeye gittim, Kenan Yıldız bizde zaten Juventus'ta şuan, çok önemli oyuncu. Yaş gruplarında 6 ay çok önemli, U17-18'de oynamak istemiyor mesela Ümit Milli Takım'da oynamak istiyor."

"Biz seçimimizi yaparken ileride A Milli Takım oyuncusu olur mu olmaz mı diye seçim yapılıyor. Almanya ve Fransa 'da scout sistemini kurmamız gerekiyor. Biz gibip geliyoruz mesela. Sürekli orada olan bir düzen yapmamız gerekiyor ki sürekli rapor verebilsin. Çok önemli, bunu yapmamız gerekiyor Başkanımız da bunu doğru bulacaktır."

"Benim için kriterler önemli değil, yeterliliği yetersizliği önemli. Antrenörün de yabancısı yerlisi olmaz iyisi kötüsü olur. İyi oyuncu varsa çıkıyor oynuyor zaten. Bu kriterleri doğru bulmuyorum. Kriterlere bağlı kalırsanız yetersiz oyuncuları da oraya yazmak zorunda kalırsınız. Yeterli bir gelişim merkezi olursa sürekli oyuncu çıkarma şansınız olur zaten"

"Türk antrenörü yetkin, yeterli kendisini geliştiren insanlardır. Yabancı sayısı konusunda 14 yabancı mı var kural olarak, o zaman 14 oyuncuyla kontrat yap. 14 yerine 20 tane yapınca o zaman zarar."

"Ben 4 kulüp çalıştırdım hepsini Avrupa'ya götürdüm. Hepsinde 50 puanları gördüm. Türkiye'nin her yerinde top oynadım, antrenörlük de yaptım. Ülkenin her tarafında futbol yapısına hakimim. Ümit Milli Takım'da da yaptıklarımız ortada. Ben bel altından vurulacak adam değilim, yapamadığım zaman da çıkıp yapamadığımı da söyleyebilirim ve gerekeni de yaparım"

"Öyle bir paradoks var ki anlatamıyoruz. İlk Milli Takım'da görev yaptığım dönemde ayrılmak durumunda kaldım nedenlerini de anlattım. Şimdi geldikten sonra da Ümit Milli Takım'da ben 2 senedir görev yapıyorum, bu da çok karışıyor. Derdim para değil, çok fazla para kazanma derdim yok. Çok da teklif aldım ama Milliyetçiliğim nedeniyle bu görevde devam ediyorum. Misyonumu tamamlayınca da ayrılacağım, burada hep kalayım hiç kalkmayayım buradan diye bir derdim hiç olmadı"

"Galatasaray'daki Metehan'ın çok büyük oyuncu olacağını düşünüyorum. Serdar Saatçı'nın Beşiktaş için çok büyük kayıp olduğunu düşünüyorum. Ertuğrul'un Fenerbahçe için çok büyük bir kaleci olacağını düşünüyorum. Ben bunları çok içten ve samimi söylüyorum. Emre Bilgin de mesela çok iyi bir kaleci olacak."

"Antrenör de oyuncu da yalnız Türkiye'de. Bir dağın zirvesine çıkmak mesele değil, kalmak önemli. Ronaldo'yu neden tüm dünya alkışlıyor çünkü en iyisi olmak için çaba sarf ediyor. Bizim çocuklarımızın sadece teknik taktik açıdan değil, moral motivasyon açısından da yeterli olmalı. Zihinsel açıdan da dayanıklı olmaları lazım. Küçük yaştan itibaren çok çalışırlarsa sürekli gelişeceklerini bilmelerini öğretmemiz gerekiyor. O yüzden eğitim çok önemli"

"En değerli taş nedir? Pırlanta. Bunu çok iyi işlemek gerekiyor ki değeri artsın. Türk futbolunun pırlantası konumunda Arda Güler. Bir kere çok özgüveni yüksek. Her antrenmanın içinde olmak isteyen birisi. Ben çok az insana saygı duyarım ama annesine babasına sevgilerimi saygılarımı gönderiyorum. Sevmek başka, saygı başka bir şey. Türk futbolu ve Fenerbahçe'ye çok büyük bir oyuncu geliyor. Davranışıyla, anlayışıyla, çalışkanlığıyla umarım kaldırabileceğinden daha fazla bir yükü omuzlarına yüklememek lazım"

"Beşiktaş düşmanı olarak söylenmemi hiç anlamıyorum, benim en değerli dostlarım Beşiktaşlıdır. Hiçbir yere konduramıyorum yani. Fenerbahçe - Kayserispor maçı, hakem Hakan Sivriselvi, maçtan sonra verdiğim tepki var. Orada tepkim Fenerbahçe'ye de değil. Orada İsmail Kartal'la yaşadığmız ikili bir diyalog var, onun söylediği ve bizim de karşılık verdiğimiz bir laf var. Biz kimseye haysiyetimizi oynatamayız yani. Birileri bir yarışın içinde olurken ben başka bir yerlerde oynadım diye namussuz ve şerefsiz bir adam olamam. Kayserispor olarak hedeflerimiz vardı ve her maçı kazanmak istiyorduk"

"Roberto Carlos meselesine gelince, saha kenarında benim başımı okşarmış gibi bir hareket yaptı. Ben bir teknik direktörüm, öyle bir görüntü veremem ki orada. Bunu kendime yaptırmam ben, oyuncuma da yaptırmam. İyi niyetle yapmış olabilir ama yaptırmam yani. Çok erken yaşta paranın önemli olmadığını anladım, saygı ve itibarlı olmanın önemini biliyorum. Ben Trabzonspor'da çalışırken Fenerbahçe bizim düşmanımız değil rakibimiz dedim, Karabük'teyken Fenerbahçe şampiyon oldu, bütün çocukları çıkartıp sahaya alkışlattım, neden bunları kimse söylemiyor de Fenerbahçe düşmanı ilan ediliyorum ben?"

"Ben entellektüel yapıda bir adamım bunu da övünerek söylüyorum. Benim düşmanım da belli, ben akıllı bir adamım. Ben Fenerbahçe kulübüne düşmanlık yapacak ne çaptayım ne konumdayım veya Beşiktaş'a aynı şekilde. Böyle bir şey olabilir mi, ben başka kulüplerde oynadım diye neden düşmanı olayım ki diğer kulüplerin. Ben açıkça Milliyetçiyim diyorum, küçük işlerle uğraşacak bir adam da değilim"

"Galatasaray ile hazırlık maçı yapmamız çok tartışıldı. Normalde Spartak Moskova ile mi yapmamız lazımdı. Ya bunlar bizim kendi takımlarımız kendi çocuklarımız. Sergen hocayla konuştuk, uygun olmadı. Fenerbahçe'yle konuştuk Erol hocayla İstanbulspor'la maç aldık dedi. Fatih hoca kabul etti sağolsun ve hazırlık maçı yaptık. İngiltere ile maça çıkacağız, baklava dilimi 4-4-2 oynuyorum, takım ne yapar ne eder görmek istiyorum....