Her futbolcunun kötü oynadığı dönem olur, Altay’ın da kötü oynama kredisi var elbette ki var. Jesus onda elbette ki ısrar etmeli. Karagümrük maçında yediği gollerle ağır şekilde eleştirildi ama ilk golde ve penaltıya sebep olan çıkışında hatalıydı. Diğer iki golde yapabileceği pek bir şey yok. Bir kaleci gol yiyerek, hata yaparak olgunlaşır. Altay’a da haksızlık yapmayalım. Kredisi var, şampiyonluğa giden Fenerbahçe’nin de Altay’a ihtiyacı var. Fenerbahçe’nin kalesini korumak kolay iş değildir.
Fiziği mükemmel, “Ben kaleciyim” diyor. Ama maç oynanırken cin gibi olacak, defansını isimle ikaz edecek. ‘Hadi beyler’ demeyecek, oyuncuları ismiyle uyaracak, liderlik vasfını daha da geliştirecek, maçı önceden kafasından geçirecek sonra 90 dakika oynayacak, ertesi gün de en az 90 dakika düşünerek maç üzerinde kendi analizini yapacak.
Vasıflı bir kaleci yediği golden ders çıkarır, Jesus onda ısrar eder ve eminim kısa sürede kendine gelir.
Bir kalecinin inişi çıkışı vardır. Ama Altay kendisini tek zannetmemeli arkasındaki kaleciye de şans vererek Altay’ı sıkıştırmalı, arkasından biri olduğunu hatırlatılması gerekir. Onu kazanmak için rekabeti yaratmak gerekiyor. Bence Altay bir maç daha denemeli, gene kötü oynarsa İrfan Can Eğribayat’a 90 dakika forma verilmeli. Böylece ikisini birden kazanabilirsin.
Altay çok iyi bir kaleci toparlayıp yeniden devleşebilir de kendini bulması uzun zaman da alabilir. Aslolan Fenerbahçe’dir. Bu yüzden hoca devreye girmeli.