Spor yazarları, Fenerbahçe'nin Başakşehir'i 1-0 mağlup ettiği maçı köşelerinde yorumladı.
ERCAN GÜVEN: "Fenerbahçe maçın son dakikasında bir penaltı aldı ve 9 kişi kaldı ev sahibi. Volkan’ın kurtaramadığı tek şut Batshuayi’nin penaltısıydı. Ardından kör talih fazla mesai yapıp Dzeko’nun bir şutu direkten dönse de kabus bitti. Fenerbahçe şeytanın bacağını mı kırdı, maçı mı kazandı belli değil. Lakin son iki doksanın derin izleri bir süre daha titretecektir Fenerbahçe’yi. “Ya tekrarlanırsa”!" (Milliyet)
UĞUR MELEKE: "Konya ve İstanbul maçlarında ikinci devrenin başında 5’i bulan Fenerbahçe, son 3 müsabakadır (Gaziantep, Samsun ve Başakşehir önünde) son bölüme beraberliği bozma çabasıyla giriyor. Antep’i İrfan Can çözdü. Samsun karşısında öndeki 4 adamın birden oyundan çıkmasıyla 2 puan kaybettiler. Dünün kırılma noktasıysa bence uzaktan şutlardı. Başakşehir bu sezon ceza alanı dışından 7 gol yemiş. Ligin uzaktan en fazla gol yiyen takımlarından biri. Fenerbahçe dün 90’a kadar çok zorlandı Volkan’ı geçmekte. Szymanski’nin ceza alanı dışından denemesiyle kazandığı penaltıyla kazandılar 3 puanı." (Hürriyet)
GÜRCAN BİLGİÇ: "Zor maç, Başakşehir'in "olağanüstü" direnciyle daha da zor hale geldi. Volkan Babacan kurtarışlarıyla taşıdı takımı tabelada. Penaltıyı da kurtarıyordu neredeyse. Kulüp, daha önce hiçbir derbi maçında yapmadığını yaptı, bir gün öncesine antrenmana taraftar getirdi. 11 sarı kart gördü takım. İkisi iki sarıdan kırmızıya döndü. Böyle bir motivasyon diğer maçlarda olmadığı için incelenmeli ve Göksel Başkan ile Çağdaş Hoca'nın "sırrı" başkalarına örnek olmalı. Yine de golün sürekli etrafında dolaştı Fenerbahçe. Sanki tekrar filmi gibi üç gün önce Samsunspor maçındaki cümle vardı anlatımda, "Top direğin yanından auta çıktı"… Rakip ceza alanında 70 kez topla buluşup, 30 şut üretip, maçı penaltıyla kazandılar. İsmail Kartal bu detayı çözmeli. Demek ki merkezde "beceri" problemi var." (Sabah)
ÖMER ÜRÜNDÜL: "Çok sayıda hücum presiyle top kazanan Fenerbahçe'nin dengesiz yakalanan rakip savunma karşısında 45 dakikada golü bulamayışı gerçekten inanılır gibi değildi. Üstelik bunlara ilaveten Figueiredo'nun kırmızısıyla Başakşehir devre sonunda 10 kişi kaldı. İkinci devre artık tek kale bir oyun sahneleniyordu ama bir türlü gol gelmedi. Ardından tahmin ettiğim gibi İsmail Kartal medyanın istediği değişikliği yaptı. Batshuayi ile çift santrfora dönerken dışarıya çıkan isim, o dakikaya kadar sahanın her bölgesinde müthiş pres yapan İsmail oldu! Bununla birlikte Çağdaş Atan ayakta duracak hali olmayan ve takımını eksik oynatan Piatek'i çıkarıp nihayet Keny'yi aldı. İsmail'in çıkmasıyla pres yükü azalınca Fenerbahçe sayısal üstünlüğe rağmen rakibinin ani ataklarıyla karşılaşmaya başladı. Kısacası giren Keny ile çıkan İsmail Yüksek bütün dengeleri değiştirdi. Maç beraberliğe kilitlenmişken son dakika penaltısı imdada yetişti. Krunic'i her şeye rağmen olumlu buldum. Dzeko ve Tadic'in fiziki düşüşü devam ediyor. İtiraza neden olan penaltıda hakemin kararı doğruydu." (Sabah)
ENGİN VEREL: "İlk yarının uzatma bölümlerinde Figueiredo'nun kırmızı kart görmesi, ikinci yarı Fenerbahçe'nin işini kolaylaştırmadı. Tam tersine anlamsız bir telaş ve bir an önce gol bulma isteği vardı. Gol gecikçe de stress büyüdü. Uzatma dakikalarında neyse ki penaltıdan golü bulup kazandılar. Ama bu stresle zirve yarışında işleri zor. Daha sakin olmak zorundalar." (Akşam)
İLKER YAĞCIOĞLU: "Son vuruşlardaki hatalar ve kaleci Volkan'ın iyi oyunu Fenerbahçe'nin istediği golü bulmasını engelledi. Geçen hafta yaptığı 3 değişiklikle tepkileri çeken İsmail hoca, bu maçta da değişikliklerde geç kaldı. Özellikle Emre Mor'u oyuna sokmakta 85 dakika beklemesi hataydı. 9 kişiyle savunma yapan rakibe karşı dribling yapıp, adam eksiltecek oyuncalara gerek varken Emre'yi bu kadar kenarda tutması olmadı. Sonuçta 10 kişi kalmış bir rakibe karşı maçı son dakika penaltı golüyle kazanıyorsanız, eleştireler de olacaktır. F.Bahçe, Samsun maçından sonra Başakşehir maçında da puan kaybetseydi sorunlar daha da büyüyecekti. 3 puan geldi ama bu maç iyi bir ders olmalı." (Takvim)
OKTAY DERELİOĞLU: "Şampiyonluğa oynayan, Fenerbahçe gibi kadrosu olan bir takımın oyunu bu olmamalı. Sarı- Lacivertliler ikinci yarıda oyuna hakim gibi gözükse de üretkenlik bakımından çok etkisizdi. Fenerbahçe, çok zorlandığı bence şansa bulduğu bir penaltıyla kazanmasını bildi. Özellikle ikinci yarıya baktığımızda üretmeyen ve ceza sahası içinde final paslarında beceriksiz olan bir Fenerbahçe vardı. Rakip 10 kişi kalmasına rağmen son dakikalardaki şans penaltısıyla sonuca gitti." (Takvim)
ERMAN TOROĞLU: "Böylesine gergin bir maçta hakemin kararları kötü değildi. En beğendiğim olayı da uzun zaman sonra gördüğüm yanlış yerden atılan tacı doğru yerden attırdı. Hem de diğer balta hakem arkadaşlarının yapmadığını yaptı! Balta hakem arkadaşları "Oradan atma buradan at" diyorlardı, tekrar aynı takıma attırıyordu. Bu doğrusunu yaptı ve tacı rakip takıma verdi. Demek ki saat 24 saatte iki kez doğruyu gösteriyor! Güzel bir maç oldu. Son dakikalardaki itirazlar, tartışmalar, havada uçuşan kartlar olmasa daha da iyi olacaktı. Herhalde G.Saray ve F.Bahçe'nin, bundan sonra oynayacağı maçların çoğu böyle geçecek." (Sabah)
AHMET ÇAKAR: "Fenerbahçe'nin performansına söylenecek bir şey yok. İkinci yarıda da İsmail Kartal, Samsunspor maçında yaptığı hatayı yapmadı. Hem Batshuayi'yi hem Dzeko'yu çift forvet oynatıp golü bulmaya çalıştı. Fakat nasip son dakikaymış. Bir penaltı… 'İçeride mi-dışarıda mı' tartışması yapılabilir. Bence içeride ama penaltı mı değil mi, çok tartışılır. Her ne kadar Başakşehirli oyuncu dirseğini kaldırarak hacmini genişletmeye çalışsa da vurulan top, sağ pazusuna ve dirseğine geliyor. Ben olsam penaltıyı verir miyim diye düşündüm, vermem. Aynı penaltıyı Başakşehir yakalasa, son dakikada hakem verir miydi? Yüzde 100 eminim vermez ya da veremezdi. Ama baktığımızda Fenerbahçe yine sanki penaltı jokerini kullanıp yoluna devam ediyor gibi görünüyor." (Sabah)
ERCAN TANER: "Kanat ortaları, şut girişimleri, duvar pasları... Gol atmak için bütün ihtimalleri denedi Fenerbahçe. Gelelim Batshuayi’nin penaltı beklediği pozisyona. İtme var gibiydi. O zamanda penaltı olması lazım. Şampiyonluk stresi kendini göstermeye başlamış Fenerbahçe’de. Son dakikalarda ne olursa olsun gol atalım paniği ile şutlar dağlara taşlara gitmeye başlamıştı. Berabere giden maç biterken penaltı kazanmak altın madeni bulmak gibidir. Batshuayi’nin penaltı golü bütün sıkıntıları bitirmişti." (Sözcü)
TUGAY KERİMOĞLU: "Fenerbahçe'nin 90+4'te gelen galibiyet golü panik oyunu olduğunu gösterir. Fenerbahçe'nin golü bu kadar geç bulmasının sebebi oyuncuların kafasının Samsunspor maçında kalmış olması. Fenerbahçe'nin karnesi 1-0'larda genellikle kötü ama 3 puanı alıyorsanız iş tamamdır."
MEHMET ÖZDİLEK: "Son vuruşlarda panik yapmamak önemli ama Fenerbahçeli oyuncuların bu kadar deneyimli olmasına rağmen hep bir heyecan vardı. Szymanski'nin geçmiş haftalara nazaran performansında ciddi bir düşüş var. Bu durum Fenerbahçe'yi çok etkiliyor. Orta sahada Fred'in olmayışı cidden çok fark ediyor. İsmail ile Krunic aynı tip oyuncular. İsmail, Fred'in yaptığı gibi aralara paslar atmaya çalıştı ama fazla başarılı olmadı. İsmail bir Fred değil yani. Fenerbahçe'nin kazanmasındaki en büyük etki Ferdi'nin sürekli isyan edişi atağa çıkması takımı hareketlendirmesiydi."
RIDVAN DİLMEN: "Fenerbahçe'nin kadrosu çok tecrübeli ancak ligin son anlarına gelinmesiyle birlikte uzun süredir yaşanamayan şampiyonluk takımda bir şuursuzluk yaratıyor. İsmail Kartal'ın artık daha fazla risk alması gerekiyor. Şampiyonluk yarışında risk alınmalı. Bu gelen gol İsmail Kartal'ı fazlasıyla rahatlattı. İsmail Kartal ve oyuncu grubunun üstünde çok fazla stres var buna bir çözüm bulunmalı."