10 KASIM MUSTAFA KEMAL ATATÜRK MESAJLARI 79. yılında Kurtuluş Savaşı'mızın Başkomutanı, Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını, tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi bir kez daha hürmet, minnet ve rahmetle yad ediyorum. Ruhları şad olsun.
Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemali ebediyete irtihalinin 79. Yıl dönümünde saygıyla yad ediyorum.
Cumhuriyetimizin sonsuza kadar yaşaması için birçok yeniliklere imza atıp bir inkılap hareketi başlatan ve gelecek nesillere büyük bir miras bırakan Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü rahmetle anıyorum.
Milli iradeyi h,kim kılan, insan hak ve özgürlüklerini koruma altına alan, adaleti hakkıyla tesis eden ve çoğulcu demokratik prensipleri hayata geçiren bir seviyeye ulaşmamızda pay sahibi olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü şükranla anıyorum.
İstiklal Mücadelemizin Başkomutanı, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü vefatının sene-i devriyesinde saygı, rahmet ve minnetle anıyorum.
Cumhuriyeti bizlere armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve aziz şehitlerimizi bir kez daha saygı ve şükranla anıyoruz. Dünya var oldukça adın yaşayacak Büyük Atatürk ruhun şad olsun.
10 Kasım 1938 tarihinde aramızdan bedenen ayrılsa da yaşadığımız topraklarda ve dünyada ilkeleri, fikirleri, eserleri ile yaşayan ve daima yaşayacak olan Ata'mızı büyük bir özlem ve saygıyla anıyorum.
Bugün Büyük Önder'i kaybetmenin hüznünü bir kez daha yaşarken, öğretileri ışığında emanetlerine sahip çıkarak Türkiye Cumhuriyeti'ni yüceltmeye azimliyiz.
Büyük Önder'in en büyük eseri Türkiye Cumhuriyetini sonsuza dek yücelteceğimize olan azim ve kararlılığımızı yineliyor, aramızdan ayrılışının 79'uncu yıl dönümünde O'nu bir kez daha saygı, şükran ve rahmetle anıyoruz.
Ebediyete intikalinin 79. yıldönümünde Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal'i bir kez daha saygı ve rahmetle anıyoruz.
Cumhuriyetimizin kurucusu, büyük komutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü minnet, şükran ve rahmetle anıyor, manevi huzurunda saygı ile eğiliyorum.
Atatürk, ömrünü milletine adamış, kurduğu Cumhuriyet'e sahip çıkılmasını ve çok çalışılarak bilimde ekonomide ileri bir seviyeye ulaşılmasını öğütlemiştir. Bu duygu ve düşüncelerle Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi bir kez daha rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz.
Amacımız 'Ey yükselen yeni nesil! cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz' vasiyetine sahip çıkarak, cumhuriyetimizi korumak ve yükseltmektir. Bu duygu ve düşüncelerle Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü vefatının 79. yıldönümünde minnet, şükran ve rahmetle anıyorum.
Büyük komutan, büyük devlet adamı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve Milli mücadelenin kahramanı Mustafa Kemal Atatürk'ü aramızdan ayrılışının 79. yılında milletimiz adına saygı, minnet ve rahmetle anıyorum.
İstiklal Savaşımızın Başkumandanı ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, O'nun şahsında dava ve silah arkadaşlarını, istiklal mücadelemizin tüm kahramanlarını bir kez daha minnetle, saygıyla ve rahmetle anıyorum
ATATÜRK'ÜN ÖLÜM VE DOĞUM TARİHİ NE ZAMAN? Anıtkabir'de Atatürk'ün mozolesi
Mustafa Kemal Atatürk'ün sağlığının bozulmasına ve ölümüne neden olan hastalık konusunda çeşitli iddialar vardır. Bir karaciğer rahatsızlığına dair hemen herkes aynı fikirdedir. Ancak hastalığın adı konusundaki tartışmalar günümüzde bile devam etmektedir. Atatürk'ün sağlığı 1937 yılından itibaren bozulmaya başladı. 1938 başlarında iştahsızlık ve halsizlik hissetmeye başladı. Vücudunun çeşitli yerlerinde kaşıntılar meydana geliyor ve burun kanamaları güçlükle önleniyordu.
Siroz teşhisi konulması
Bu kaşıntıların Çankaya Köşkü'ndeki karıncalardan meydana geldiği öne sürüldü ve köşk ilaçlamaya alındı. Atatürk de özel bir kür tedavisi için Yalova Termal'e gönderildi. Termal Otel'de, 22 Ocak 1938 günü Atatürk'ü muayene eden Dr. Nihat Reşat Belger, karaciğer rahatsızlığından kuşkulandı ve Atatürk'e siroz teşhisi koydu. Doktor Belger, Atatürk'e mutlak surette perhiz yapmasını tavsiye etti. Atatürk, Termal Otel'deki tedavisine bir süre daha devam etti, ancak doktorların bütün itirazlarına rağmen 1 Şubat 1938'de tedaviyi yarıda bırakarak Bursa'ya hareket etti.
Atatürk'ün ölümünden sonra çekilen bir fotoğrafı, Dolmabahçe Sarayı.
Fransa'dan doktor getirtilmesi
Atatürk'ün sağlık durumunun ciddiyet göstermesi hükümeti de telaşlandırdı. Başbakan Cel,l Bayar,Avrupa'dan iki hekim getirilmesini önerse de Atatürk o günlerdeki Hatay Sorunu yüzünden hastalığının dışarıda duyulmasının iyi olmayacağını düşündüğünü belirtti ve bunu reddetti. Türk doktorların kapsamlı bir muayene yapmasını kabul etti. Nihayet 6 Mart 1938 günü beş doktor Çankaya Köşkü'nde Atatürk'e bir konsültasyon yaptılar ve siroz hastalığı teşhisini yenilediler. Atatürk'ün kesinlikle alkolü kesmesi gerektiğini ve yoğun çalışma temposunu biraz düşürmesini istediler. Atatürk bu önerilere olumlu yanıt verdi. Bu muayeneden bir süre sonra Başbakan Cel,l Bayar'ın tavsiyesi üzerine Paris Tıp Fakültesi'nden Prof. Dr. Noel Fissenger Ankara'ya davet edildi. Fransız doktor Atatürk'ü muayene etti ve diğer doktorların teşhis ve tavsiyeleriyle örtüşen bir tanı-tedavi ortaya koydu. Fransız doktorun sözleri ve tavsiyeleri ve tavırları Atatürk'ü oldukça memnun eder cinstendi. İlk teşhisten sonra Fissinger Atatürk'e "Efendim, büyük savaşlar kazanmış olabilirsiniz ancak bu olayda vaka sizsiniz ve bende sizin komutanınızım, lütfen bu hususu unutmayınız" telkininde bulunmuş ve Atatürk de gerçekten doktorun tavsiyelerini ciddi şekilde uygulamıştır.

11 Kasım 1938'e ait bir gazete
Son kez Ankaralıların karşısına çıkışı
Atatürk'ün rahatsızlığı ve özellikle Avrupa'dan doktor getirtilmesi, dünyada geniş bir yankı buldu. Atatürk'ün ölmek üzere olduğu ve siyasi mirasını kime bırakacağı yönündeki haberler üzerine Atatürk tüm dünyaya sağlıklı olduğunu göstermek istercesine 19 Mayıs 1938 günü Ankara Stadyumu'nda halkın karşısına çıktı. O gün son defa Ankaralıların karşısındaydı. Kutlamalar çok parlak geçti hatta o günün anısına Ankara Stadyumu'nun adı 19 Mayıs Stadyumu olarak değiştirildi..
Hatay Sorunu'nun çözülmesi
Atatürk aynı gün törenden sonra Mersin'e hareket etti. Daha sonra Adana'ya geçti. Askeri geçit törenleri yaptırdı ve ordunun başında olduğunu herkese gösterdi. Yaptıkları işe yaramıştı, dış basında hastalık, hatta "ölüyor" tarzı haberler kesildi. Fransızlar Hatay konusunda tüm şartları kabul ettiklerini bildirdiler. Ancak bu seyahat Atatürk'ün hastalığını iyiden iyiye arttırmıştı. Atatürk 26 Mayıs 1938 günü son defa Ankara'dan ayrıldı, İstanbul'a hareket etti.
Atatürk, İstanbul'da 1 Haziran 1938'den 25 Temmuz 1938'e kadar Savarona Yatı'nda kaldı. Yaz sıcakları üzerine tekrar Dolmabahçe Sarayı'na döndü. Bu arada Hatay sorunu da çözüldü ve Türk Ordusu Temmuz ayı başlarında Hatay'a girdi.
Atatürk'ün karaciğerindeki rahatsızlık iyiden iyiye artmıştı. Doktor Fissenger ve Türk doktorların tekrar yaptıkları muayeneler karında su toplanmaya başladığını gösteriyordu
Atatürk'ün Mozelesi
Vasiyeti
5 Eylül 1938 günü Atatürk vasiyetini yazdı ve bütün malvarlığını belirli şartlarla, genel başkanı olduğu Cumhuriyet Halk Partisi'ne bıraktı. Kız kardeşine ve manevi çocuklarına, İsmet İnönü'nün çocuklarına para yardımı yapılmasını belirtti. Ayrıca Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu'na da belirli miktarlarda yardım yapılmasını istedi.
6 Eylül 1938'de Fransız doktor Fissenger üçüncü defa İstanbul'a geldi. Atatürk'ün karnında biriken su iyice artmıştı. O gün yapılan su alma işlemi ile Atatürk'ün karnından tam 6 litre su alındı. Fakat buna karşılık Atatürk'ü daha da rahatlatmak için 12 litre su alındığı söylendi. 18 Eylül 1938'de Başbakan Cel,l Bayar, Dolmabahçe Sarayı'na geldi ve dört yıllık ekonomik plan dosyasını Atatürk'e sundu. Atatürk ülke ekonomisi için çok önem taşıyan projelerin gerçekleştirilmesi için Türkiye'nin önünde en fazla üç yıl olduğunu, bir dünya savaşı çıkacağını ve bir an önce bu projelerin hayata geçirilmesini istedi.
Komaya girmesi
Hastalık gitgide ilerlemekteydi. Atatürk'ün karnında yeniden su toplanmıştı. Ekim ayında yapılan bir işlemle bu su da alındı.İşlemin ardından 16 Ekim 1938 günü öğleden sonra Atatürk ağır bir komaya girdi. Hükümet, ulusu Atatürk'ün sağlık durumundan haberdar etmek için 17 Ekim 1938'den itibaren Anadolu Ajansı aracılığı ile resmi tebliğler yayınlamaya başladı. Atatürk girdiği komadan 21 Ekim günü çıktı. Çok istemesine rağmen sağlık durumu elvermediği için 29 Ekim 1938 günü Ankara'da cumhuriyetin onbeşinci yıldönümü kutlamalarına katılamadı. Bayram nedeniyle Ankara'da düzenlenen törenlerde Türk Ordusu'na hitaben yazdığı bayram konuşmasını Başbakan Cel,l Bayar okudu. Atatürk'ün hastalığı ve Dolmabahçe Sarayı'ndan çıkamayışı bayrama hüzün düşürdü.29 Ekim akşamı Ankara'dan dönen Kuleli Askeri Lisesi öğrencileri Dolmabahçe Sarayı önünden geçerken Atatürk'e büyük sevgi gösterilerinde bulundular. Atatürk'ün TBMM beşinci dönem dördüncü yasama yılını açış konuşmasını da 1 Kasım 1938'de Başbakan Cel,l Bayar okudu.
10 KASIM ATATÜRK RESİMLERİ
10 KASIM ATATÜRK GÖRSELLERİ




10 KASIM MUSTAFA KEMAL ATATÜRK MESAJLARI Büyük Atatürk! tarih seni bağımsızlığın baş mimarı olarak yazmakta, bütün uluslar senin manevi şahsiyetin önünde saygıyla eğilmektedir.
Türk milletinin büyük kahramanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü vefatının 79. yıl dönümünde saygı ve rahmetle anıyorum.
Ulusumuzun güvenine layık olacak bir şekilde millet adına çalışmalarımıza bütün gücümüzle devam edeceğimize manevi huzurunda söz veriyoruz.
Atatürk'ün büyük eseri, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti, sonsuza kadar bağımsız ve özgür yaşayacaktır.
Yalnızca yurtta değil, dünyada da barış diyen Büyük Önder Atatürk, tüm dünyanın takdir ettiği büyük bir devlet adamıdır.
Türk Milletinin her bir ferdi Atatürk'ün getirdiği ilke ve devrimlerin gönüllü ve azimli birer koruyucusu olmaktan büyük bir onur duymaktadır.
Dünyanın ender yetiştirdiği eşsiz bir komutan ve dahi bir yönetici olan büyük Atatürk'ün dünya milletlerine bıraktığı bağımsızlık ve eşitlik düşüncesi, sonsuza değin takdirle tatbik edilecektir.
Ey yüzü gibi kalbi de güzel insan emanetlerine sahip çıkacağımıza söz verirken bir On Kasım'ı daha seni y,d ederek anıyoruz. Seni çok seviyor ve çok özlüyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve yeniliklerin sahibi olan Atatürk, fikirleri ile her zaman yaşayacak ve yaşatılacaktır.
Rüzg,r ağırdan eser, her 10 Kasım sabahı, her bir yere savurur, sararmış yaprakları. Hüzünlenir milletim, her 10 Kasım sabahı, çiçeklerle donanır, Anıtkabir yolları.
Boğazımızda kocaman bir düğüm olur her On Kasım'da. Geçen her yıl seni daha da çok aratır oldu. Sen bize bu cennet vatanı bıraktın Allah da seni cennet yurtlarında barındırsın.
Büyük adamlar, kuşaklarının başındadır. Türk Milleti'nin başındaki büyük ve dahi Atatürk, politika ve savaş alanlarında yılmayan büyük ve yurtsever bir insandı.
Unutturamaz seni hiç kimse unutulsak da biz. Her yerde sen her şeyde sen bilmem ki nasıl söylesem. Atam rahat uyu. Emanetini çiğnetmeyiz. Her birimiz Mustafa Kemal'in askerleriyiz.
10 Kasım'da ben üzgünüm neden? Çünkü bizden ayrıldı Atatürk'üm, bizden kalbimiz kırık gönlümüz buruk çünkü bizden ayrıldı en güzel varlık.
Her 10 Kasım'da olduğu gibi bu 10 Kasım'da da Atatürk'e olan bağlılığımızı ve sevgimizi ortak düşünce ve duygularla bir kez daha dile getiriyor, büyük önderimizi özlemle anıyoruz.
10 KASIM'DA OKULLAR TATİL Mİ? 10 Kasım günü Anıtkabir ziyaret edilmekte, başkent Ankara'da resmi tören yapılmaktadır. Türkiye'nin genelinde de yas tutulmaktadır. Her yıl 10 Kasım günü, saat 09:05'te trafikteki arabalar durur ve 4 dakika korna çalarak anma etkinliklerine destek verirler. Ayrıca, tüm bayraklar 10 Kasım günü yarıya indirilir.
Mustafa Kemal Atatürk'ün aramızdan ayrılışının 76.Yılı... Ülkemizde ise bu önemli günde Atatürk saygıyla anılıyor. Ülkemizde her gün bu tarihlerde etkinlikler düzenlenir. Bu önemli gün/hafta ise Mustafa Kemal Atatürk'ün anısına düzenlenen; onun yurtseverliği, inkılap ve ilkelerinin anlatıldığı, radyo ve televizyonda Atatürk'ün konuşmalarının kendi sesinden dinletildiği, Atatürk'le ilgili filmlerin gösterildiği haftadır.
Saat 9'u beş gece ülke genelinde sirenler çalınır; rafikteki arabalar durur ve 4 dakika korna çalarak anma etkinliklerine destek verirler. Okullarda resmi bölgelerde törenler düzenlenir; siyasi büyükler ve kişiler Anıtkabir'e bu günde akın ederler. Ülke genelinde Millet Meclisi hariç tüm bayraklar bu günde yarıya indirilir.