Galatasaray’ın eski yöneticisi Özer Saracoğlu suskunluğunu bozdu. Sarı-Kırmızılı kulüpte yaşanan gelişmelere ilişkin NTV Spor Radyo’ya konuşan Saracoğlu Galatasaray’ın yapması gereken ilk işin içine kapanmak olduğunu söyledi. Saracoğlu, yönetimin kontrolü kaybetmek üzere olduğunun altını çizdi.
Saracoğlu’nun açıklamaları şöyle...
“Ünal Aysal farklı bir yöne gitmek istedi. Aldığı kararlar, istediği sonuçları doğurmadı. Böyle olacağı maalesef baştan belliydi. Denemek istedi. Galatasaray kötü gidiyor. Kısa sürede de çıkılabilir. Yeter ki aile olduğunu hatırlasın ve içine kapansın. Artık sorunlarını dışarıda değil, içeride çözmeye çalışsın. Dışarıdan gelen etkilere karşı Galatasaray değerlerini unutmadan hareket ederse, sonuç çok kısa sürede alınır. Kaybedilmiş bir şey yok. Ancak Galatasaray’ı televizyonlarda, spor medyasında, başka ortamlarda değil, kendi içinde tartışsın. Galatasaray TV dahil, Galatasaray’ın en özel anlarını kimseyle paylaşmasınlar.”
"KONTROLÜ KAYBETMEK ÜZERELER"
“Galatasaray Spor Kulübü’nün ikinci başkanı televizyonda konuşurken, genç yönetim kurulu üyesinin söze girmesi Galatasaray’ı yaralar! Kontrolü kaybetmek üzereler!
Zaman ve yöntem açısından Fatih hocayla yolların ayrılışı, bize öğretilen Galatasaray’lılıkta yoktur. Hocanın gönderiliş hakkı ve yetkisi elbette başkanındır. Ama kararın sunumu, kararın verilmesinden sonraki hareketler Galatasaray’a uymamıştır. Bunu yönetimdeki arkadaşlar da bilmektedir. Galatasaray Başkanı’na Galatasaray ahlakından, etiğinden, örfünden, adetinden ayrılmak düşmez! Buna izin verilemez. Ali Sami Yen bile gelse, Galatasaray’ın hocası kim olursa olsun Galatasaray’dan bu şekilde gönderemez! Galatasaray Başkanı’nın cep telefonu televizyonlarda gezmez! Başkana ‘şimdi bakıyım, arayım bir konuşayım’ demekle bağlanılamaz!”
"FLORYA'DA HER ZAMAN SORUN OLUR"
“Florya’da her zaman sorun olur. Orada 25 yaş ortalamasına sahip, medyatik, büyük para kazanan genç insanlar var. Onları bir arada tutmayı, çalıştırmayı, takım içinde arkadaşlığı, abi kardeş olmalarını sağlamak zor işlerdir. Geçen dönem de oldu. Ama Albayrak-Dürüst-Terim üçlüsü sorunları çözüyorlardı.
Galatasaray’da kurumsallaşma lafı dolanıyor ortalıkta. Galatasaray zaten kurumdur; 100 yıllık, 600 yıllık kurumdur. Galatasaray’daki model; futbolun içinden gelmiş, o havayı hissetmiş arkadaşlarla profesyoneller arasındaki uyum üzerine kurulmuştu. Son iki senedir başarı da böyle gelmişti. Bunu yok sayıp bir inat uğruna ve yanlış yönlendirmelerle bu noktaya gelindi.”
"MANCINI TÜRKİYE'NİN SIKINTILARINI TANIMIYOR"
“Futbol takımları yönetmek için futboldan gelen insanların avantajları çoktur. Sahanın dışında gelişenleri de bilmek lazım. Başarı varken bu işleri yapmak kolaydır. Başarı vardı; ama şimdi sıkıntı var. Maharet şimdi sıkıntıları aşabilmekte. Bu noktada görev alacak isimler sadece profesyonel etiketleriyle bu işi çözemezler. Daha önce bu sıkıntıları göğüslemiş insanların yöntemleri gerekmektedir.
Mancini büyük hoca.. Ama Türkiye’nin şartlarını ve sıkıntılarını tanımıyor! Yönetimde kim var? Kimse yok! Profesyonel kadroda kim var? Kimse yok! Dürüst-Albayrak ikilisi Galatasaray’ın son 15-20 yılında varlar! Fatih hocayı konuşmaya gerek bile yok! Bunları kaybedip, her şey yolunda giderken inatlaşma uğruna gelinen noktada sıkıntı var.”
"GALATASARAY'DA GÜNDEM OLMAMASI GEREKEN TEK ŞEY SEÇİM"
“Galatasaray’da gündemde olmaması gereken tek şey, seçimdir. Kulüp, mahalle baskısı taraftar baskısı içinde yanlış kararlar verebilir. Zaten şu anda kulüp yönetme tecrübesine sahip bir yönetim ve profesyonel kadro olmadığını düşündüğüm için bu durumda yapılacak hatalar, gelecekteki yönetimlere kaos ve enkaz bırakma tehlikesi doğurur.
Sizler bir sorun yaşıyorsunuz. Lütfen bu sorunu çözerken Galatasaray’ın geleceğine bir ipotek ve teminat koymayın. Eğer çözümü finansal bir pencereden bulacak, yani transferlerle bu sorunu çözme cihetine gidecekseniz, Galatasaray’ın değil, kendi gücünüzle yapın bunu. Başarısız olursanız da gelecek yönetimlere bir enkaz bırakmamak zorundasınız ve sorumluluğundasınız. “
Saracoğlu’nun açıklamaları şöyle...
“Ünal Aysal farklı bir yöne gitmek istedi. Aldığı kararlar, istediği sonuçları doğurmadı. Böyle olacağı maalesef baştan belliydi. Denemek istedi. Galatasaray kötü gidiyor. Kısa sürede de çıkılabilir. Yeter ki aile olduğunu hatırlasın ve içine kapansın. Artık sorunlarını dışarıda değil, içeride çözmeye çalışsın. Dışarıdan gelen etkilere karşı Galatasaray değerlerini unutmadan hareket ederse, sonuç çok kısa sürede alınır. Kaybedilmiş bir şey yok. Ancak Galatasaray’ı televizyonlarda, spor medyasında, başka ortamlarda değil, kendi içinde tartışsın. Galatasaray TV dahil, Galatasaray’ın en özel anlarını kimseyle paylaşmasınlar.”
"KONTROLÜ KAYBETMEK ÜZERELER"
“Galatasaray Spor Kulübü’nün ikinci başkanı televizyonda konuşurken, genç yönetim kurulu üyesinin söze girmesi Galatasaray’ı yaralar! Kontrolü kaybetmek üzereler!
Zaman ve yöntem açısından Fatih hocayla yolların ayrılışı, bize öğretilen Galatasaray’lılıkta yoktur. Hocanın gönderiliş hakkı ve yetkisi elbette başkanındır. Ama kararın sunumu, kararın verilmesinden sonraki hareketler Galatasaray’a uymamıştır. Bunu yönetimdeki arkadaşlar da bilmektedir. Galatasaray Başkanı’na Galatasaray ahlakından, etiğinden, örfünden, adetinden ayrılmak düşmez! Buna izin verilemez. Ali Sami Yen bile gelse, Galatasaray’ın hocası kim olursa olsun Galatasaray’dan bu şekilde gönderemez! Galatasaray Başkanı’nın cep telefonu televizyonlarda gezmez! Başkana ‘şimdi bakıyım, arayım bir konuşayım’ demekle bağlanılamaz!”
"FLORYA'DA HER ZAMAN SORUN OLUR"
“Florya’da her zaman sorun olur. Orada 25 yaş ortalamasına sahip, medyatik, büyük para kazanan genç insanlar var. Onları bir arada tutmayı, çalıştırmayı, takım içinde arkadaşlığı, abi kardeş olmalarını sağlamak zor işlerdir. Geçen dönem de oldu. Ama Albayrak-Dürüst-Terim üçlüsü sorunları çözüyorlardı.
Galatasaray’da kurumsallaşma lafı dolanıyor ortalıkta. Galatasaray zaten kurumdur; 100 yıllık, 600 yıllık kurumdur. Galatasaray’daki model; futbolun içinden gelmiş, o havayı hissetmiş arkadaşlarla profesyoneller arasındaki uyum üzerine kurulmuştu. Son iki senedir başarı da böyle gelmişti. Bunu yok sayıp bir inat uğruna ve yanlış yönlendirmelerle bu noktaya gelindi.”
"MANCINI TÜRKİYE'NİN SIKINTILARINI TANIMIYOR"
“Futbol takımları yönetmek için futboldan gelen insanların avantajları çoktur. Sahanın dışında gelişenleri de bilmek lazım. Başarı varken bu işleri yapmak kolaydır. Başarı vardı; ama şimdi sıkıntı var. Maharet şimdi sıkıntıları aşabilmekte. Bu noktada görev alacak isimler sadece profesyonel etiketleriyle bu işi çözemezler. Daha önce bu sıkıntıları göğüslemiş insanların yöntemleri gerekmektedir.
Mancini büyük hoca.. Ama Türkiye’nin şartlarını ve sıkıntılarını tanımıyor! Yönetimde kim var? Kimse yok! Profesyonel kadroda kim var? Kimse yok! Dürüst-Albayrak ikilisi Galatasaray’ın son 15-20 yılında varlar! Fatih hocayı konuşmaya gerek bile yok! Bunları kaybedip, her şey yolunda giderken inatlaşma uğruna gelinen noktada sıkıntı var.”
"GALATASARAY'DA GÜNDEM OLMAMASI GEREKEN TEK ŞEY SEÇİM"
“Galatasaray’da gündemde olmaması gereken tek şey, seçimdir. Kulüp, mahalle baskısı taraftar baskısı içinde yanlış kararlar verebilir. Zaten şu anda kulüp yönetme tecrübesine sahip bir yönetim ve profesyonel kadro olmadığını düşündüğüm için bu durumda yapılacak hatalar, gelecekteki yönetimlere kaos ve enkaz bırakma tehlikesi doğurur.
Sizler bir sorun yaşıyorsunuz. Lütfen bu sorunu çözerken Galatasaray’ın geleceğine bir ipotek ve teminat koymayın. Eğer çözümü finansal bir pencereden bulacak, yani transferlerle bu sorunu çözme cihetine gidecekseniz, Galatasaray’ın değil, kendi gücünüzle yapın bunu. Başarısız olursanız da gelecek yönetimlere bir enkaz bırakmamak zorundasınız ve sorumluluğundasınız. “
Galatasaray
