Avcı'dan Kutlualp'e yanıt!

Üzerinden uzun zaman geçmesine rağmen Fransız yıldız Nicolas Anelka'nın Fenerbahçe'ye transferiyle ilgili polemiklerin ardı arkası kesilmiyor.

Haber; Sporx.com
Sporx'e ücretsiz abone ol,ilk bilen sen ol!
Avcı'dan Kutlualp'e yanıt!
Klavye okları ile sonraki ya da önceki habere geçebilirsiniz.
18 Ağustos 2010 11:18
"SAHTEKAR DEĞİL, MAĞDURUM!"

Anelka'nın transferi, Türkiye günleri ve ardından Ada'ya dönüşü çok konuşulmuştu. Anelka şu günlerde basınımızda yine gündemde. Son olarak Fenerbahçe eski asbaşkanlarından Hakan Bilal Kutlualp'in, FIFA menajeri Kazım Avcı'ya sahtekar demesi olayları yeniden alevlendirdi.

Avcı, Anelka'nın transferinde önemli bir pay sahibi olduğunu söylerken, Hakan Bilal Kutlualp'in iddialarının gerçeği yansıtmadığını asıl kusuru bulunanın Duet Sports menajerlik şirketinin olduğunu söyledi.

Avcı'nın konuyla ilgili yaptığı açıklama şöyle:

"Sayın Hakan Bilal Kutlualp 13 Ağustos 2010 tarihinde yaptığı açıklamasında şahsımla ilgili yakışıksız bazı isnat ve iddialarda bulunmuştur. Öncelikle belirtmek isterim ki benim Habertürk Gazetesinde yayınlanan açıklamalarım yaklaşık 1.5 yıl evvel yapılan ve o tarihte yayınlanmayan, bekletilip geçtiğimiz günlerde yayınlanan bir röportajımdan alınmıştır. Yaptığım röportajın tamamında ve yayınlanan kısmında Sayın Kutlualp'i rencide etmeye yönelik herhangi bir açıklamam olmamıştır. Oysaki Sayın Kutlualp'in açıklamasında bana yönelik olarak sarf etmiş olduğu kelimeler hakaret içerir nitelikte ve gerçek dışı olup, eski bir Fenerbahçe Asbaşkanı ve işadamı sıfatları taşıyan Sayın Kutlualp'e hiç yakışmamıştır.

Anelka transferi Türk futbol tarihi için son derece önem taşıyan bir kilometre taşıdır. Gerçekleştiği tarihte bu transfer, FİFA futbolcu temsilcisi olarak bir Türk'ün gerçekleştirmiş olduğu bu büyüklükte ve önemdeki ilk transferdir. Bu transferin ardından buna benzer transferler gerçekleşmiş ve bu şekilde Türk Futbolunda önemli bir yol açılmıştır.

Anelka transferi benim futbolcunun Türkiye'ye ve Fenerbahçe'ye transfer olabilme ihtimaline dayalı olarak, Anelka ile Real Madrid'de birlikte oynamış ve çok iyi arkadaş olduklarını bildiğim AC Milan'lı Seedorf ile yaptığım görüşmenin ardından oluşmuş bir düşüncedir. Bunun ardından futbolcunun temsil hakları konusunda tam yetkili olduğunu bana bildiren Duet Şirketinden Türkiye için yetki belgesi istenmiş ve  alınmış, bunun ardından da Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Sayın Aziz Yıldırım ile temasa geçilmiştir. O tarihte teknik direktör olan Daum'un onayı ile transfer  görüşmeleri başlatılmıştır. Bu süreç yaklaşık 1 ay sürmüştür ve bu süreçten Sayın Kutlualp'in haberi dahi olmamıştır. Bu 1 aylık sürecin sonunda transferin bitirilmesi aşamasında Sayın Aziz Yıldırım tarafından Sayın Kutlualp görevlendirilmiş ve bundan sonra Kutlualp  transferden haberdar olmuştur.

"HAKAN BİLAL KUTLUALP'İ BEN KURTARDIM"

Sayın Kutlualp'in hatırladığının aksine Sayın Kutlualp'in de katıldığı ilk toplantıda her hangi bir avukat bulunmamıştır. Toplantıda Sayın Kutlualp dışında Anelka, ben, menajer Pingisi ve Duet şirketinden Ramon Vega bulunmuştur. Bu görüşme benim ilgili tarafları Manchester şehrinde bir araya getirdiğim ilk toplantı olmuştur. Sayın Kutlualp, Duet Şirketi tarafından düzenlenen belgenin sahte olduğunu ve bunun ilk toplantıdan 1 hafta sonra kendisi tarafından öğrenildiğini iddia etmiştir. Oysaki gerçekte Duet tarafından hazırlanan belgenin sahte olduğu bu ilk görüşmeden yaklaşık 1 ay sonra ortaya benim tarafımdan çıkarılmıştır. Sayın Kutlualp Manchester deki ilk görüşmede komisyon ücretini Duet şirketine ödemeyi taahhüt eden bir belgeyi imzalamıştır ama Paris de transferin son gününde Pingisi'nin de komisyon talep etmesi üzerine önceden benim tarafımdan Pingisi'ye bilgisi verilen ve o görüşmeye benim tarafımdan faxlanılan sahte belge ilk kez Pingisi tarafından gündeme getirilmiş ve yapılan yüzleşme sonucunda Fenerbahçe Spor Kulübünün yetkisiz temsilciye (Duet) komisyon ödemek zorunda kalması önlenmiştir. Anlaşılacağı üzere burada Sayın Kutlualp'in yetkisiz temsilciye komisyon ödemesini engelleyen ve onu bu durumdan kurtaran bizzat benim. Sayın Kutlualp'in sunduğu belgeler arasında yer alan Duet tarafından imzalanmış olan ve Duet Şirketinin komisyon almayacağına ilişkin belge Pingisi ve benim ortaya çıkardığım bu durum üzerine Duet Şirketinden alınmış bir belgedir. Bu belgenin benimle bir alakası bulunmamaktadır. 

Nihayetinde futbolcu ile kulüp arasında ilk teması kuran, 1.5 ayı aşkın bir süre görüşmeleri sürdüren ve transferi sonlandıran temsilci ben olmama rağmen benim ortaya çıkardığım Duet'in yapmış olduğu sahtecilik eylemi sebebiyle mağdur olan yaşanan polemiğin ardından  maalesef şahsım olmuştur. Şahsım tarafımdan ortaya çıkarılan bu durumu ile alakalı olarak uğramış olduğum maddi kayıpların tazmini talebi ile Duet aleyhine açmış olduğum dava sonucunda Duet Şirketi bana tazminat ödemeyi kabul etmiştir. Bu da sahtecilik fiilinin mağdurun şahsım olduğunun en açık ispatıdır. 

"ANELKA FENERBAHÇE'NİN TRANSFERİDİR"

Sayın Kutlualp her şeyi biri birine karıştırmış ve sahtecilik eyleminin faili Duet'i pas geçip beni sahtekarlıkla suçlamasını Sayın Kutlualp adına büyük bir talihsizlik olarak nitelendiriyorum.

Sayın Kutlualp Anelka benim transferim diyor. Benim görüşüm bu transfer Fenerbahçe Kulübünün bir transferidir. Kendisi transferin belli bir aşamasında ve Fenerbahçe spor kulübü tarafından görevlendirilmiş olması sebebiyle yer almıştır. Futbolcuyu bulan da kulübe öneren de benim.  Sonuçta konuya  profesyonel bir gözle  bakacak olursak söz konusu transfer benim mesleki başarımdır.  Sayın Kutlualp profesyonel başarımı bana teslim etmediği gibi bir de beni sahtekarlıkla suçlamaktadır. Yani hem yiğidi öldürmekte hem de hakkını yemektedir.

Transferin ardından Anelka'nın Türkiye'ye gelişinde Sayın Kutlualp'in beni uçağa istemediği doğrudur. Ancak ben transferin sonlanmış olmasını daha önemsediğim için bu konuyu sorun haline getirmedim ve şahsileştirmedim. Bu onun kendi tercihidir, kendisine bunu yakıştırmış ve öyle yapmıştır.  Ertesi gün Türkiye'ye döndüğümde havaalanında gazeteciler bu konuda olası polemikler sebebiyle bekliyordu ancak ben bu konu hakkında bir kelime dahi konuşmadım. Bu da benim tercihim, kendime yakışan bu olduğu için bende böyle davrandım. Hiçbir gazeteciye açıklama yapmadım. Sayın Kutlualp sürekli olarak Anelka transferini kendine mal edip ve hakkımı bana teslim etmemeyi sürekli hale getirdiği için konuştum.

"BEN İŞİMİ BAŞARIYLA YAPTIM"

Ben işimi başarı ile yaptım. Fenerbahçe taraftarı benim transferinde görev aldığım Anelka'yı çok sevdi. O da Türkiye'de kaldığı sürede çok başarılı oldu. Milli takıma yeniden seçildi. Ardından büyük bir bedel karşılığında Premier Lige transfer oldu. Kulüp de bu transferden maddi olarak da kazançlı çıktı. Bu transfer Türk futboluna ve Fenerbahçe'ye büyük prestij kazandırdı. Yani sonuçta ben işimi mükemmel bir şekilde yaptım. Bu da bana yeter.  

Bu önemli tranfer başarıyla tamamlandığına göre; Sayın Aziz Yıldırım Fenerbahçe kulübü Başkanı olarak, Sayın Kutlualp görevlendirilen yönetici olarak ve ben de FİFA lisanslı futbolcu temsilcisi olarak bu transferdeki görevlerimizi yerine getirmişizdir. Benim anlam veremediğim ise, Sayın Kutlualp'in bu transferi tamamen kendisine mal etme çabasıdır. Sayın Kutlualp başta kendisi olmak üzere herkese zarar veren bu asılsız söylemlerine ve kavgacı üslubuna son vermelidir. Bu transferin gerçekleşmesi sırasında rol oynayanların tümü hayattadır. Ben her biri ile söylediklerim hususunda yüzleşmeye hazırım.

Saygılarımla,"

Tümü
 Reklam