Hakemlerin lehine verdiği kararlar, genelinde taraftarından, teknik direktöründen, teknik heyetinden, oyuncusuna bırakmama arzusu önemli. Başkan diyeceğim. Kısa bir dönem Duygun Bey vardı. Kim olursa olsun bir şekilde şampiyon oluyorlar. Ciddi bir güç elde etmiş durumda Galatasaray.
Lider olan kulüp Başakşehir değil de Beşiktaş veya Fenerbahçe olsaydı Galatasaray'ın işi zordu. Fatih Terim bunların hesabını yaptı. Camiayı piknik, sahada antrenman falan yaparak birarada tuttu. Hakem hataları, yüzde 80 lehlerine oldu ama emeğe de saygı duymak lazım.
Çok uzun süredir Galatasaray ve Trabzonspor, aynı şekilde yukarı doğru gidiyor. Başakşehir aşağı doğru gidiyor. Fenerbahçe zikzaklar çiziyor. Malatya öyle. Antalyaspor, bu kadar olumsuzluklara rağmen başarılı buluyorum. Trabzonspor ve Galatasaray hem puan olarak, hem oyun olarak çıkış yaptı. Rizespor çıkış yaptı. Skor bunu yansıtmadı ama ilk haftalarda yansıtmıştı.
Rıdvan Dilmen, NTV'de yayınlanan Yüzden Yüz Futbol programında Türk futbolunun gündemi ve TFF seçimleriyle ilgili konuştu.
Futbolda önemli olan insanların vicdanen rahat olmasıdır. Geçen hafta Şenol Güneş'in üstü kapalı söylediği gibi. Bir emek vardır. Hakemlerin ciddi hataları vardır ama lige bakınca sürekli kovalayan bir Galatasaray var. Sürekli kovalıyor. Kolay bir hadise değil. Ya takılırsa? 8 puan geride. Başakşehir, Galatasaray'dan önce oynuyor, tak 11'e çıkıyor. Tekrar bunu kapatmak zor.
Rizespor - Galatasaray maçında hatalar oldu, evet. Rizespor Başkanı, "Silahım olsaydı vururdum." dedi. Akhisarlı pırıl pırıl çocuklar, Güray ile falan da tanıştım, terbiyeli futbolcular hepsi. Rize Başkanı'na 11 gün ceza verdiler. "Silahım olsaydı vururdum." diyor. Yarın öbür gün, bundan daha hafifine 150 gün verirseniz ne yapacağız, ki verdiniz Galatasaray başkanına. Fenerbahçe başkanına önceki yıllarda verdiniz.
Rize başkanının ceza almasını istemem ama sadece 1 maç. Daha önceki verdikleirniz ne olacak. Bundan sonra vereceklerin ne olacak? Problem burada. Standart bir türlü olmadı maalesef.
Muhtemelen TFF ile ilgili kafasında planları vardır Nihat Bey'in. Fakat, ben hala aynı karardayım. Önemli bir iş adamıdır, önemli bir insandır. Fenerbahçe kulübünde uzun zaman ikinci başkanlık yapmıştır. Dondursun Fenerbahçe kongre üyeliğini. Bir ilk olur. Yıldırım Bey oldu, Beşiktaşlı. Ali Uras Bey oldu, Galatasaraylı. Haluk Ulusoy Bey olmuştur, Galatasaray kongre üyesiydi. Bir ilk başlat. Kurullarına alacağın kişiler kim olacaksa onlar da kulüplerle ilişkilerini dondursunlar.
Ali Dürüst Bey, "Galatasaray'ın haklarını korumak için döneceğim." diyor. Hiç kimse kulüplerin hakkı olsun diye gitmesin. En önemli çözüm bu. Liderine bakar kadrosu. Nihat Bey, kongreye gitmeden önce kulübüyle ilişiğini kessin. Bari bunu yapsınlar.
Nihat Bey, uzun yıllar ikinci başkanlık yapmış, Aziz Yıldırım cezaevindeyken başkan vekilliği de yapmış. Allah yardımcısı olsun. İnşallah doğru dürüst bir ekip yapar, kurullarla birlikte. Her zaman söyledim. Kurullar dahil kimsenin kulüplerle ilişiğinin olmaması lazım. Resmi hiç olmaması lazım.
