Abdurrahim Albayrak'tan canlı yayında flaş açıklamalar

Hiçbir kulübün bu maaşları ödeme şansı yok. Mustafa Cengiz önderliğinde her gün konuşuyoruz. Bütün sponsorlar anlaşmaları iptal etti. Oyunculara, menajerlere para ödemek zor. Bu paralar ne bu sene, ne gelecek yıl ödenebilir. İndirime mecburuz, hiçbir gelirimiz yok. Yayıncı kuruluş da haklı olarak ödemeyi durdurdu. Kulüpler bitmiş. Ya ciddi bir şekilde indirim yapacağız ya da bu iş burada bitti diyeceğiz.

Amatörleri belli bir süre kapatmamız lazım. Buna taraftarlar da razı olmalı. Bunları yapamazsak kapıya kilit vururuz. Bütün sponsorlar anlaşma iptali için yazı gönderdi. Zaten uzun sürede taraftarlar tribünde olmaz.

Süper Lig'in yakında başlayacağını düşünmüyorum. İnsanlar dışarı bile çıkamazken lig başlamaz. Ancak ligin bu şekilde tescil edilmesini de asla kabul etmem. Kimin aklına gelirdi, Kabe ibadete kapanacak? Çin'de bir virüs ortaya çıkıyor ve bütün dünyaya yayılıyor. Hiç hayal edilemeyecek bir olay. Rüştü Reçber'i severim, ona da geçmiş olsun.

Göksel Gümüşdağ ile hastalık döneminde defalarca konuştuk. Bu dönem içerisinde yüzlerce insan aradı. Mustafa Cengiz günde 10 kez aradı. Diğer yönetim kurulu arkadaşlarıma ve camiama teşekkür ederim, hepsi sahip çıktı. Bütün kulüp başkanları aradı. Ali Koç en az 10 kez aradı. Ahmet Ağaoğlu aynı şekilde. Ahmet Nur Çebi aynı şekilde. Hepsine teşekkür ederim.

Bir gün Bahçelievler Belediye Başkanı adına biri aradı, 'Başkanıma bağlıyorum' dedi. Konuştuk, sesi çok benziyordu. 'Abdurrahim Bey, garibanlara yardım ediyoruz, paramız eksik kaldı, size de şu kadar yazıyorum' dedi. Ben de 'Tamam' dedim. Bir marketten erzak alınacakmış, parayı gönderdik. Sonra asistanım fatura bilgilerini sordu. Hemen belediye başkanını aradım 'Para geldi mi?' diye sordum. 'Ne parası' dedi. 'Sabah senle konuşmadık mı?' diye sordum, 'Hayır' dedi. Dolandırıldığımızı anladık. Önemli bir rakam ama Emniyet bulacaktır. Bizden başka birçok derneği, insanı dolandırmışlar, biz olaya uyandık.

Eşim de rahatsızlanınca hastaneye gittik. O gün koronavirüs olduğumuzu söylediler. Çok öksürüyordum. Ateşim 38'e çıktı. Ayakta duramıyordum. Bitik bir vaziyetteydim. Hayatımda hiç sigara içmedim. Şu an hayatta olmamın nedeni önce yüce Allah, sonra doktorlar ve de sigara içmemem.

Fatih Hoca ile her gün konuşuyoruz, hayat devam ediyor. Ligler başlayacak. Hocam da benden sonra hastaneye yattı. 'Acaba' sorusu var ya insanı mahvediyor. 'Acaba benden mi geçti?' diye düşündüm. Hocama bir şey olmasın diye dua ettim.

Hastaneye düştükten sonra sabah kadar dua ettim, 'Allahım ne olur onlara bir şey olmasın' dedim. Mesut Yılmaz ile görüşmüştüm, Mustafa Erdoğan ile görüşmüştüm. Zaten Mesut Yılmaz'ın hastalığı var. Onlara bir şey olsa mahvolurdum. Bir gün Mesut Yılmaz aradı, sesi çok yorgundu, ona da bulaştı sandım ama çok şükür kapatırken öyle bir şey olmadığını söyledi.

Bu virüsü şuradan aldım, buradan aldım diyerek bir günaha giremem. Havaalanının oralarda çok dolaştık. Oradaki şoförlerle çok görüştük. 100-150 şoför vardı, hepsini sarılıp öptüm. Bundan sonra insanlara sarılmadan nasıl duracağım bilmiyorum. Eğer insanlar benim vereceğim kanal iyileşecekse, kanımın son damlasına kadar veririm. Hastanede neler yaşandığını orada olanlar bilir.

Sayın Cumhurbaşkanımız aradı, "Abdurrahim bu hastalık sana nasıl bulaştı?" diye sordu. Uzun uzun konuştuk. Eşi Emine Hanım, Bilal Bey hepsine teşekkürler. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'yı doğuran annenin ellerinden öperim. Aradı, hemşirelerden bile bilgi aldı. Yargıtay'daki Galatasaraylı arkadaşlar yazdı. Ekrem İmamoğlu da aradı, sağolsun.

Kızım aradı beni öğlen, öğrendim ki oğlum Hikmet hastaneye yatmış, testi pozitif. Aradım hemen nasıl ağlıyor, çocuklarla çok oynadım acaba bulaştı mı diye. Sonra kızım akşam aradı ateşe çok yükselmiş, ağlayarak benim olduğum hastaneye geldi. Kızım ateşlendi, yanına gidemedim. Aklımı kaybedecektim. Bir günde inanılamz duygular yaşadık. Allah kimseye böyle şeyler yaşatmasın. Saate bakıyorum, kızımdan haber alamıyorum. Allah, hiçbir babaya böyle bir şey nasip etmesin. Allah oralara kimseyi düşürmesin. Devletin dediklerinden dışarı çıkmayalım. Bu işin şakası yok.