Halter, peşi sıra gelen doping skandallarıyla sarsılırken, korkunç bir şüphe de gündeme geldi. 23 yaş altı bayan ve erkek milli takımında yer alan 16 sporcunun tümünde ve daha önce de 5 sporcuda aynı yasaklı maddenin çıkması, gözleri halter federasyonu tarafından yurt dışından temin edilen ve sporculara verilen “destekleyici” maddeye çevrildi.
Farklı yerlerde kamp yapmalarına karşın sporcuların tamamında tespit edilen “Stanozolol” maddesinin kas geliştirici özelliğine dikkat çeken halter otoriteleri, bugüne kadar görülmemiş bu durum karşısında detaylı soruşturma yapılması gerektiğine işaret ettiler. Yurt dışından ithal edilen bu ilaçların sadece halter değil, güce dayalı spor branşlarının tamamında kullanıldığını vurgulayan yetkililer ise öncelikle bu maddelerin analizinin yapılması gerektiğini belirttiler.
Milliyet gazetesinden Ayşe Yeşin'in derlediği habere göre; Halter Federasyonu Başkanvekili Zeki Türkeş yasaklı madde ile yakalanan sporcuların isimlerinin şu aşamada açıklanmayacağını ifade etse de halen Ankara’da kampta bulunan sporcuların yakın çevresine “Böyle bir madde kullanmadık, adını bile bilmiyoruz. Hepimizde birden aynı maddenin ortaya çıkması şaşkınlık verici” diye konuştukları öğrenildi.
Spor Genel müdürlüğü yetkilileri ise halter federasyonu tarafından başlatılan soruşturmanın yanı sıra, spor teşkilatının da konuyu araştırmak üzere hukuk müşavirliğini harekete geçireceği ve müfettişlerin geniş çaplı bir inceleme başlatacağını kaydetti.
“Komplo olabilir”
5 sporcunun dopingli çıkmasından sonra görevinden istifa eden eski başkan Hasan Akkuş, 16 sporcunun numunesinin de pozitif çıkmasına komplo olabileceği ihtimalini öne sürdü. Akkuş, “Sporcuların bazıları ile konuştum. Doping yapmadıklarını, bunun şahsıma yönelik komplo olduğunu söylüyorlar. Öyle bile olsa sistemde açık var. Tüm sporcularda aynı maddenin çıkması ilginç. Bir komplo demiyorum, ama nasıl bu noktaya gelindiği ortaya çıkmalı. Bilinçli mi alındı, birileri mi yanlış yönlendirdi bilinmeli. Komplo olduğu kesinleşse dahi yeniden görev almayı düşünmüyorum” ifadelerini kullandı.
Toplu kullanılmış
WADA gözlemcisi Rüştü Güner, kas geliştirici Stanazolol’un uzun süreli kullanılması halinde belli bir orana ulaşacağını söyledi
Dünya Anti-Doping Ajansı WADA’nın 2001’den bu yana Bağımsız Gözlemciler Kurulu üyeliğini yapan, Atina Olimpiyatları başta olmak üzere birçok büyük organizasyonda bilirkişi olarak görev alan Prof. Dr. Rüştü Güner, haltercilerin kullandığı tespit edilen “Stanozolol”un kas geliştirici olduğunu belirtti.
Güner, bu maddenin ancak uzun süreli kullanılması halinde kanda belli bir orana ulaşacağını vurguladı ve “Yani tek seferlik kullanımla değil. Ve uzun sürede vücuttan çıkar. Çıkarken de idrarda parçalanma ürünü olarak bulunur. İşte bu ürünler kontrolde çıkar. Yemekle, içecekle vücuda girmesi mümkün değil. Ayrıca doping konusunda dünyada teknoloji çok ilerledi. Bu madde çok uzun süre önce kesilse bile yeni teknoloji ile tespit edilebiliyor. 21 sporcuda da aynı maddenin alınması da toplu halde kullanıldığını gösteriyor” diye konuştu.
WADA ve Uluslararası Halter Federasyonu’nun, Türkiye’nin dopingle mücadelesini yakından takip ettiğine değinen Güner, “Bu olay sonrası Türk Federasyonu ceza almayabilir. Çünkü hem WADA, hem IWF, Akkuş ve yönetiminin bu konuda ciddi mücadele içinde olduğunu biliyordu. Yakından da takip ediyorlardı. O yüzden ülkeye bir yaptırım uygulamayabilirler” dedi.
‘Dopingde taviz olmaz’
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, 23 Yaş Altı Halter Milli Takımı’nda bulunan 16 sporcunun doping yapmasıyla ilgili, “Aynı anda tüm sporcularda aynı maddenin benzer oranlarda bulunması, garip bir durum” dedi.
Kılıç, “IOC’nin kuralları belli. Olimpik olmayan branşlarda da spor heyetlerinin, uluslararası federasyonların etik kuralları belli” diye konuştu. Bakan Kılıç konuşmasını şöyle noktaladı: “Spor Genel Müdürlüğümüz, Halter Federasyonu ile temas halinde. Gerekirse numuneler dünyada farklı laboratuvarlarda yeniden incelemeye alınacak.”
‘Bu ziyaretler çok normal’
İstanbul’un 2020 Olimpiyatları’na adaylığıyla ilgili IOC Başkanı Jacques Rogge ile görüşmek üzere, İsviçre’nin Lozan kentine giden Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç “İstanbul aday kent ve bu tür ziyaretlerde bulunması normal” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin, adaylık çalışmalarına ciddi anlamda enerji harcayan bir ülke konumunda olduğunu ifade eden Kılıç, “Sürdürdüğümüz bu çalışmalar sonucunda, nihayetinde ‘Aday kent İstanbul’, ‘Olimpiyat kenti İstanbul’ statüsünü ve hüviyetini kazansın” dedi.
EFSANE GERİ DÖNDÜ! EK 1 MİLYON TL! Bu fırsatı kaçırmayın! <<<<<Farklı yerlerde kamp yapmalarına karşın sporcuların tamamında tespit edilen “Stanozolol” maddesinin kas geliştirici özelliğine dikkat çeken halter otoriteleri, bugüne kadar görülmemiş bu durum karşısında detaylı soruşturma yapılması gerektiğine işaret ettiler. Yurt dışından ithal edilen bu ilaçların sadece halter değil, güce dayalı spor branşlarının tamamında kullanıldığını vurgulayan yetkililer ise öncelikle bu maddelerin analizinin yapılması gerektiğini belirttiler.
Milliyet gazetesinden Ayşe Yeşin'in derlediği habere göre; Halter Federasyonu Başkanvekili Zeki Türkeş yasaklı madde ile yakalanan sporcuların isimlerinin şu aşamada açıklanmayacağını ifade etse de halen Ankara’da kampta bulunan sporcuların yakın çevresine “Böyle bir madde kullanmadık, adını bile bilmiyoruz. Hepimizde birden aynı maddenin ortaya çıkması şaşkınlık verici” diye konuştukları öğrenildi.
Spor Genel müdürlüğü yetkilileri ise halter federasyonu tarafından başlatılan soruşturmanın yanı sıra, spor teşkilatının da konuyu araştırmak üzere hukuk müşavirliğini harekete geçireceği ve müfettişlerin geniş çaplı bir inceleme başlatacağını kaydetti.
“Komplo olabilir”
5 sporcunun dopingli çıkmasından sonra görevinden istifa eden eski başkan Hasan Akkuş, 16 sporcunun numunesinin de pozitif çıkmasına komplo olabileceği ihtimalini öne sürdü. Akkuş, “Sporcuların bazıları ile konuştum. Doping yapmadıklarını, bunun şahsıma yönelik komplo olduğunu söylüyorlar. Öyle bile olsa sistemde açık var. Tüm sporcularda aynı maddenin çıkması ilginç. Bir komplo demiyorum, ama nasıl bu noktaya gelindiği ortaya çıkmalı. Bilinçli mi alındı, birileri mi yanlış yönlendirdi bilinmeli. Komplo olduğu kesinleşse dahi yeniden görev almayı düşünmüyorum” ifadelerini kullandı.
Toplu kullanılmış
WADA gözlemcisi Rüştü Güner, kas geliştirici Stanazolol’un uzun süreli kullanılması halinde belli bir orana ulaşacağını söyledi
Dünya Anti-Doping Ajansı WADA’nın 2001’den bu yana Bağımsız Gözlemciler Kurulu üyeliğini yapan, Atina Olimpiyatları başta olmak üzere birçok büyük organizasyonda bilirkişi olarak görev alan Prof. Dr. Rüştü Güner, haltercilerin kullandığı tespit edilen “Stanozolol”un kas geliştirici olduğunu belirtti.
Güner, bu maddenin ancak uzun süreli kullanılması halinde kanda belli bir orana ulaşacağını vurguladı ve “Yani tek seferlik kullanımla değil. Ve uzun sürede vücuttan çıkar. Çıkarken de idrarda parçalanma ürünü olarak bulunur. İşte bu ürünler kontrolde çıkar. Yemekle, içecekle vücuda girmesi mümkün değil. Ayrıca doping konusunda dünyada teknoloji çok ilerledi. Bu madde çok uzun süre önce kesilse bile yeni teknoloji ile tespit edilebiliyor. 21 sporcuda da aynı maddenin alınması da toplu halde kullanıldığını gösteriyor” diye konuştu.
WADA ve Uluslararası Halter Federasyonu’nun, Türkiye’nin dopingle mücadelesini yakından takip ettiğine değinen Güner, “Bu olay sonrası Türk Federasyonu ceza almayabilir. Çünkü hem WADA, hem IWF, Akkuş ve yönetiminin bu konuda ciddi mücadele içinde olduğunu biliyordu. Yakından da takip ediyorlardı. O yüzden ülkeye bir yaptırım uygulamayabilirler” dedi.
‘Dopingde taviz olmaz’
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, 23 Yaş Altı Halter Milli Takımı’nda bulunan 16 sporcunun doping yapmasıyla ilgili, “Aynı anda tüm sporcularda aynı maddenin benzer oranlarda bulunması, garip bir durum” dedi.
Kılıç, “IOC’nin kuralları belli. Olimpik olmayan branşlarda da spor heyetlerinin, uluslararası federasyonların etik kuralları belli” diye konuştu. Bakan Kılıç konuşmasını şöyle noktaladı: “Spor Genel Müdürlüğümüz, Halter Federasyonu ile temas halinde. Gerekirse numuneler dünyada farklı laboratuvarlarda yeniden incelemeye alınacak.”
‘Bu ziyaretler çok normal’
İstanbul’un 2020 Olimpiyatları’na adaylığıyla ilgili IOC Başkanı Jacques Rogge ile görüşmek üzere, İsviçre’nin Lozan kentine giden Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç “İstanbul aday kent ve bu tür ziyaretlerde bulunması normal” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin, adaylık çalışmalarına ciddi anlamda enerji harcayan bir ülke konumunda olduğunu ifade eden Kılıç, “Sürdürdüğümüz bu çalışmalar sonucunda, nihayetinde ‘Aday kent İstanbul’, ‘Olimpiyat kenti İstanbul’ statüsünü ve hüviyetini kazansın” dedi.
